HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

İngiliz dergisi The Economist: AK Parti destekçilerine ihanet etti

Türkiye'de 17 Aralık'ta başlatılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonuyla yükselen tansiyon dünya basınının gündeminden düşmüyor.

İngiliz dergisi The Economist: AK Parti destekçilerine ihanet etti

Bugün özellikle İngiltere basınının saygın dergisi The Economist'te yer alan iki yorum dikkat çekiyor.

Derginin başsayfalarında yer alan "Arap yolu" başlıklı yazıda "Erdoğan hükümetinin yanıtlaması gereken ciddi sorular var" girişinin ardından şu yorum yapılıyor:
"Arap Baharı iç yıl önce Ortadoğu'da patladığında, bir model arayışı içindeki umutlu demokratlar ılımlı İslam’ı refah ve demokrasiyle birleştirebilmiş gibi görünen Türkiye'nin çekimine girmişti. Maalesef Araplar Türklerin yolundan gitmedi. Bunun yerine Türkiye Arapların yolunu izleyip yolsuzluğa ve otokrasiye yürüdü. Türkiye için bu moral bozucu bir durum. Neredeyse 11 yıldır iktidarda olan Erdoğan kendi kaderinin ülkenin kaderiyle karıştırmaya başladı. Polis ve yargı mensupları üzerinde kaba kuvvet kullanmaya hazır olması hukukun üstünlüğüne zarar veriyor. Kendi iktidarı üzerinde hiçbir kontrolü hoş görmemesi demokrasiyi boğuyor."

Yazıda Erdoğan'ın kısa bir süre öncesine kadar Türkiye'ye Atatürk'ten bu yana gelen en büyük lider olarak görüldüğü hatırlatılarak, "Ancak bugün Erdoğan sorunlarla kuşatılmış durumda" deniliyor. Economist'e göre dış sermayeye bağımlı ekonominin kırılganlığının yanı sıra "Erdoğan'ın orduyu karşısına alıp kazanmasını sağlanan uzlaşının dağılması" Başbakan'ın karşı karşıya olduğu sorunlar.

Erdoğan'ın yaşadığı üçüncü sorunu ise Economist şöyle açıklıyor: "Gülen inkar etse de birçok kişi yolsuzluk soruşturmalarının AK Parti ve liderine bir meydan okuma olduğunu düşünüyor. Ancak bu Erdoğan'ı aklamıyor. Eğer partisi yolsuzluk yapıyorsa, bu hukukun sadece ihlali değil aynı zamanda AK Parti hükümetinin kirli laik hükümetlerden daha iyi olmasını bekleyen dindar destekçilere ihanet anlamına geliyor. Erdoğan, nasıl ki geçtiğimiz yaz ülke çapında düzenlenen protesto eylemlerini baskıyla ortadan kaldıramadıysa polisin ve mahkemelerin üzerine giderek de yolsuzluk şüphelerini ortadan kaldıramaz. Aksine kendisini eleştirenleri ve rakiplerini susturmak için ne zaman çalışsa, Türkiye'deki bölünmeler derinleşiyor."

Ve yazı şu ifadelerle sona eriyor: "Erdoğan bu yıl yapılacak seçimlerde Türkiye'nin başkanı olmak istiyor. Ancak o değişmedikçe, yeni bir başlangıç Türkiye için daha iyi olur."

"Türkiye artık parlak bir örnek değil"

Derginin iç sayfalarındaki "Türkiye artık parlak bir örnek değil" başlıklı yazıda ise "Türkiye'de hükümet yolsuzluk iddiaları ve gittikçe artan otoriter yönetim anlayışı nedeniyle hayal kırıklığı yaratıyor" denilmiş ve Dave Simonds imzalı ilginç bir karikatür kullanılmış. Yazıda "Türkiye'deki hükümetler ya fazla yolsuz oldukları için ya da askerlerin postalıyla devrilirler (bazen ikisi birden olur). 2002'de ülkenin laik partilerinin açgözlülüğü ve beceriksizliğinden bıkan seçmenler Recep Tayyip Erdoğan'ı başbakan seçti. 10 yıl sonra Türkçede "beyaz", "saf" anlamlarına gelen AK Parti o kadar da büyük bir istisna olmadığını kanıtladı ve kendisini yakın tarihin en büyük rüşvet skandallarından birinin içinde buldu" yorumu yapılıyor.

17 Aralık'tan bu yana yaşananların detaylarıyla anlatıldığı yazı şöyle sona eriyor: "Ancak bugün AK Parti'nin çöküşüne feryat figan edenler uzun uzun düşünmeli. CHP hala zayıf ve bölünmüş durumda. Kimse partinin ve liderlerinin neyi temsil ettiğini bilmiyor. Eski kafalı, sağcı Milliyetçi Hareket Partisi daha da beter. Ülkenin Kürtleri şüphesiz AK Parti'nin iktidarda kalmasını isteyecektir çünkü tüm hatalarına karşın Erdoğan Abdullah Öcalan'la açıkça görüşen ilk Türk lider. Türkler bir dahaki seçimlerde muhtemelen kötünün iyisini seçmek zorunda kalacaklar. Bunun AK Parti olması hala çok muhtemel."

"Erdoğan askeri davaları yeniden açması için baskı altında"

The Times gazetesi ise rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasıyla bağlantılı olarak Genelkurmay Başkanlığı'nın Ergenekon ve Balyoz davalarıyla ilgili olarak dün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na suç duyurusunda bulunmasını yorumlamış.

"Erdoğan askeri davaları yeniden açması için baskı altında" başlıklı yorumda "[Ergenekon ve Balyoz davaları], Türklere ve dünyaya Türkiye'nin geçmişinden uzaklaştığını ve artık orduya minnettar olmadığını kanıtlamakta büyük rol oynadı. Ama orduya karşı açılan davalarda öncülük ettiği iddia edilen güçlü İslamcı Gülen hareketiyle Erdoğan'ın arasının açılmasıyla Başbakan'ın destekçileri ve muhalefet davaların yeniden açılması yönünde baskı uyguluyor. Dün ordu harekete geçti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan suç duyurusunda "davayla ilgilenen emniyet yetkilileri, savcılar ve yargıçlar savunma avukatlarının başvurularını hiçe sayıp suç delillerini kararttılar" deniliyor.

Haber-analizde, "Erdoğan ve Gülen hareketinin mantık evliliği sırasında AK Parti hükümeti davaları oldukça desteklemişti. Aralarında Erdoğan'ın da bulunduğu yetkililer davaları savunmuş ve belgelerin sahte olduğunu yönünde şikâyet eden muhaliflere kulak tıkamıştı. Ama Erdoğan şimdi kendini yargıyla ihtilafa düşmüş halde bulurken 'derin devlet' davalarının yeniden gözden geçirilmesini memnuniyetle karşılayabilir" yorumu yapılıyor.

"Türk ordusu darbe davalarının yeniden görülmesini istiyor"

Financial Times ise "Türk ordusu darbe davalarının yeniden görülmesini istiyor" başlıklı yazıda "Genelkurmay Başkanlığının iki davanın da yeniden görülmesi istemiyle attığı bu adımı, Türk devleti içinde devam eden ve piyasaları altüst eden kavgaya yeni bir işaret. 27 Aralık'ta bildirilen suç duyurusu dün ortaya çıktı. Ülkede hukukun egemenliği konusunda endişeler sonucunda dün Türk lirası dolar karşısında rekor seviyeye inip 2,184'e geriledikten sonra 2,171 seviyesine çıktı" detaylarına yer veriliyor.

dünyadan haberler

Yerel Seçim 2024


En Çok Aranan Haberler