Adana'nın sembol yapısı Taş Köprü Roma döneminde yapılmış, günümüzde Seyhan ve Yüreğir merkez ilçelerini birbirine bağlayan tarihi bir yapıdır. Birkaç sene öncesine kadar araç trafiğine de açık olan yapı bu özelliğiyle Dünya'nın araç trafiğine açık en eski köprüsüdür. 21 gözlü inşa edilen köprünün kara kısmı dolgularla küçülerek bugün 14 gözlü olarak ayaklı tarih olarak şehrin tam ortasında heybetiyle dikilmektedir.
Adana'nın sembol yapılarındandır. Tarih dersleri boyunca anlatılan beylikler var ya, hah onlardan Ramazanoğulları döneminde; 1541'te tamamlanmış tarihi bir yapıdır. Mimarisi Selçuk ve Memluk tarzını taşır. Merkez Camii'den önce Adana'nın en büyük camisidir.
Tarih boyu defalarca kez taşınmış olup, şu an şehrin merkezinde Reşatbey'de ziyarete açıktır. Çukurova bölgesindeki arkeolojik kazılardan çıkan eserler sergilenir. Giriş 5 TL olup müze kart geçerlidir, ancak 2014 itibariyle geçici olarak ziyarete kapalıdır.
Sabancı Merkez Camii ile birlikte nehrin kenarında yer alan devasa alan gerçekten botanik bir nefes alanıdır. Oldukça geniş çim alanda, çeşitli ağaçlar ve doğanın huzuru Avrupai merkez kent park kültürünün önemli bir örneğidir.
Büyük Saat'in yanında yer alan tarihi çarşı, geleneksel Anadolu kapalıçarşı örneklerinin eskilerinden biridir. Bakırcıların ve kazancıların çarşısı olsa da günümüzde gündelik ihtiyaçlara yönelik her türlü dükkan bulunur.
32 metre uzunluğu ile Türkiye'nin en büyük saat kulesidir. 1881'de inşasına başlanıp 1 yılda hizmete açılmıştır. Malum o dönem saat kuleleri modernleşmenin sembolüdür. Kendisinden 5 sene sonra inşa edilen ülkemizin en büyük ikinci saat kulesi Dolmabahçe Saat Kulesi'nden (27 metre) 5 metre daha uzundur. Şehrin çarşı bölümünde yer alır. Belediyenin armasında yer alan kule budur.
Çukurova'nın yerlileri ve Toroslar'ın yerlileri sayabileceğimiz yörüklere yönelik tarihi eşyaları barındıran müze 1983'te açılmış, şehir merkezi Kuruköprü Mahallesi'ndedir. Bizi içindekilerden ziyade 1845'te inşa edilmiş bir kilise olan binası etkiler. Giriş ücretsizdir.
Akdeniz'e dökülen en büyük akarsu olan Seyhan Nehri, Adana il merkezine de yıllar boyu katkı sağlamış durumda. Bu doğal güzellik, zamanında taşkınları önlemek için bir barajla ve aynı baraj üzerindeki güzellikleriyle de yerel halka serinleme fırsatı sunuyor. Siz de Adanalılar gibi nehir kıyısında yürüyüş yapabilir, atıştırabilir ve keyif çatabilirsiniz.
1923'te Ata'nın kenti ziyaretinde konuk olduğu ev, 1981'de doğumunun yüzüncü yılında müze olarak hizmete açılmıştır. İçeriği kadar 19.yy tipik Adana evlerinin korunmuş önemli bir örneği olan binada çeşitli odalar ziyarete açıktır. Merkez Yüreğir ilçesi Seyhan Caddesi'ndedir. Kültür Bakanlığı'na bağlı olup giriş ücretsizdir.
Adana'nın olmazsa olmaz yemeği. Hatta ünü tüm Türkiye'ye ulaşmış. Adana kebabı, satıra benzer bir bıçakla elde edilen kıymayla yapılan bir kebap çeşididir. Etin mutlaka erkek koyundan elde edilmesi gerekir. Et karışımına biber salçası, pul biber ve karabiber de katılır. Adana'da bu kebabı çok iyi yapan yerler var. Ancak Karataş yolundaki Elem Kebap'ı tavsiye edebiliriz.
Adanalıların ciğeri sabah kahvaltısında tükettiğini söylesek şaşır mıydınız? Ciğerler küçük küçük kesilip şişte ızgarada pişirilir. Yağda pişirilen Arnavut ciğerinden tamamen farklı bir tattır. Özellikle Büyük Saat civarındaki ciğerciler, Pazar sabahları tıklım tıklım oluyor. Burada Adana ciğerini tatmanızı mutlaka tavsiye ederiz.
Bici Bici özellikle yazın yenilen Adana'ya özgü bir tatlıdır. Nişasta, pudra şekeri ve şerbetten oluşan bu tatlıya buz katılır. Yazın sıcaklarda insanı serinletip ağzını tatlandıran hafif bir tatlıdır. Eskiden seyyar satıcılarda satılan bu tatlı artık restoranlarda ve kafelerde de bulunuyor.
Koyunun 4 midesinden biri olan şırdanın temizlenip, içine baharatlı pirinç doldurulup dikilip pişirilmesiyle hazırlanır. Bumbar ve kokoreç gibi sakatat yemeğidir. Adana'ya özgü şırdan dolmasında kuzu tercih edilir. Köşe başlarında şırdancılara rastlayabilirsiniz.
Adana'ya özgü bir başka yemek türü de Fellah köftesi ya da sarımsaklı köftedir. Bulgur ve irmikle hazırlanan köfteler, küçük küçük kesilir ve suda kaynatılır. Salçalı özel sosuyla bir miktar daha kaynatılır ve piştikten sonra üzerine serpilen yeşillikleriyle ağızda değişik ve hoş bir tat bırakır.
Farkı yörelerde de yapılsa bile Adana'ya özgü içli köfte meşhurdur. Kıymalı, bulgurlu ve meşakkatli yapılan bu köfteyi, Adana'da iyi yapan yerler bulabilirsiniz. Başlıca malzemeleri kıyma, bulgur, irmik, salça ve nar ekşisidir.
Adana'da kebap yemek istediğinizde yanına mutlaka soğan salatası getirilir. Sumakla soğanların ovularak hazırlandığı bu salataya, maydanoz ve tuz ilave edilir. Kebapla birlikte yenildiğinde unutulmayacak bir tat bırakır.
Ülkemizde pek çok yörede yapılan kısır, Adana'da biraz farklı yapılır. Daha ıslak ve salçalıdır. Hanım günlerinin vazgeçilmez salatası olan kısıra, Adana usulünde nar ekşisi ve kimyon da eklenir. En temel malzemesi ise köftelik bulgurdur.
Şalgam bitkisinden yapılan ve Çukurova'ya özgü bir içecektir. Adana bölgesinde yaygın olarak tüketilen şalgam suyu, kırmızı renkli bulanık görünüşlü ve ekşimsidir. Acılı ve acısız olmak üzere iki türlüdür. Mide ve karaciğere faydalı şalgam suyu, sindirimi kolaylaştırır ve sinirleri yatıştırıcı özelliği vardır. Şalgamı Adana'da her yerde bulabilirsiniz.