Nedir bu adını gördüğümüzde şaşırdığımız yeni tür yiyecekler? Şimdi hepsine birlikte bir göz atalım...
Kinoa
Kinoa tahıl olmayan ama tahıl gibi kullanılan Güney Amerika'daki And Dağları'nda yetişen bir bitkidir. Asırlar öncesi bölgenin yerli halkı İnka uygarlığının en önemli besin kaynağı olan bu mütevazı bitki, besin değeri keşfedilince son yıllarda çok popüler olmuştur.
*Kinoa yüksek oranda protein ve tüm temel amino asitleri içerir. *İçinde A, B, C, D ve K vitaminleri bulunur. *Lif içeriği çok yüksektir. *Kolestrol içermez. Kalsiyum, magnezyum, çinko, demir ve fosfor açısından zengindir.
*Yaşlanmayı geciktirici etkisi vardır ve cildi yıpranmaya karşı korur. *Güçlü bir antioksidandır. *Yağ oranı düşüktür. Besleyici değeri yüksek olmasına rağmen kilo aldırmaz ve kolayca hazmedilir. *Yüksek protein içerir. *Bulgurun ve pilavın kullanıldığı tüm alanlarda rahatça kullanılabilir.
Chia Tohumu
Chia tohumu tüketimi bütün dünyada sağlıklı omega-3 yağları ve lif içeriği yüzünden giderek yaygınlaşıyor. Mexico ve Guatemala'da yetişen Chia tohumu, tarihi Aztek uygarlığında büyük önem taşıyordu.
*Chia bilinen en yüksek Omega 3 kaynağıdır. *Chia tohumu fonksiyonel bir yiyecektir çünkü tıpkı fonksiyonel meyveler gibi, o da maksimum miktarda besleyici özelliğe sahip olup, minimum kalori içerir.*Chia tohumu kendi ağırlığını 12 kez absorbe eder ve böylece iştahınızı frenlemeye yardımcı olur. *Özellikle romatizmalı hastalar için yararlıdır. Bu durum ile bağlantılı ağrı ve enflamasyon, azaltmada etkili olduğu tespit edilmiştir.
*Chia tohumları metabolizmayı hızlandırır ve aynı zamanda yağsız kas kütlesini artırır.*Zengin besinli gıdalardan biridir, ama kalorisi düşüktür. Kendinizi enerjik hissedersiniz. *Vücutta detoks etkisi yapar, toksinlerden kurtulmaya yardımcıdır.*Hamilelerin ve gebelik riski bulunanların tüketmemesi gerekir. *Su, süt, yoğurt ve sıvı olan her şeyin içinde jelimsi bir kıvam arttırıcı olarak pudinge benzer tarifler oluşturabilir ve tatlı ihtiyacınız yerine aperatif tarifler için kullanabilirsiniz.
Siyez
Kastamonu'nun İhsangazi ilçesinde yetiştirilen siyez buğdayı, 14 kromozom sayısıyla genetik olarak dünyadaki ilk buğday çeşidi olarak biliniyor. Geçmişi yaklaşık 10 bin yıl öncesine dayanan ve dağlık arazilerde yetiştirilen siyez buğdayı, günümüz buğdayının atası kabul ediliyor.
*Pirinç yerine günümüzde daha çok tercih edilen bulgurun;*Kandaki yağları düşürücü yönü olduğu bilinen posa/lif bakımından oldukça zengin bir gıdadır. *Karbonhidrat değeri düşük, protein değeri yüksektir. *Bulgurda bulunan B1 vitaminleri, sinir ve sindirim sisteminde önemli rol oynamaktadır.
*İçerdiği folik asitten dolayı, çocuk ve hamile kadınlar için çok önemli bir gıda maddesidir. *Doymamış yağa sahiptir ve toplam yağ oranı düşük olduğu için sağlıklı bir besin maddesidir. *Kolesterol içermez. *Hububat ürünlerinin en büyük dezavantajı olan fitik asit, bulgurun sahip olduğu pişirme ve kurutma işlemlerinden dolayı, bulgurda bulunmaz.
*Yüksek mineral ve selülozdan dolayı besin emilimini hızlandırır, kabızlığı engeller ve bağırsak kanserini önler. *Emzikli anneler için çok faydalıdır. Anne sütünü arttırır. Folik asit miktarı çok fazladır.
*Bakliyatlarla karıştırıldığında dünyadaki en önemli besin kaynağı durumuna geliyor. *Radyasyonu emmez ve radyasyona karşı dayanıklıdır. Bu nedenle bazı ülkelerde nükleer savaşlara karşı, askeri ve sivil amaçlar için stokta tutulan ürünlerden.
Goji Berry
Anavatanı Tibet olan, kurt üzümü ya da mutluluk meyvesi olarak da bilinen "goji berry''nin içerdiği polisakkaritler ve güçlü antioksidanlar sayesinde serbest radikallerin uğratacağı zararlara ve erken yaşlanmaya karşı vücudu koruduğu düşünülüyor.
*Goji, hipofiz bezinden salgılanan insan büyüme hormonu (hCG, gençlik hormonu) salınımını arttırır. *Vücut yağ oranını azaltır.*Uyku düzensizliklerini engeller, hafızayı güçlendirir. *Yüksek tansiyonu belirgin biçimde önlediği görülmüştür.
*Goji'deki betain ve ana molekül olan polisakkaritler hasarlı DNA'nın tamiri ve restorasyonunu gerçekleştirir. *Portakaldan 3 kat daha fazla C vitamini içerir.*Şeker, insülin ve kolestrol seviyesini düzeltir ve Tıp 2 diyabet bozukluğunda iyileştirici etkiye sahiptir. *A vitamini, zeaksantin, beta karoten gibi göz sağlığı açısından hayati önem taşıyan mineral ve vitamin içeren gojiberry göz sağlığına da faydalıdır.
Karabuğday
Karabuğday tahıl olarak bilinse de bitki türlerindendir. Özellikle Çin, Rusya ve Japonya'da üretilir ve en fazla bu ülkelerde tüketilir. Beyaz ekmeğe oranla tüketilmesi daha sağlıklı olan karabuğday sağlıklı ve lezzetlidir.
*Kan şekerini kontrol altına alır. *Kansızlık ve tansiyonun yükselmesinde etkilidir. *Vücudun yağ toplamasını engeller. *Bağırsakların çalışmasını düzenler.
Yaban Mersini
Fundagiller familyasından yüksek kesimlerde yetişen 20–50 cm boylarında, odunsu çalı türü bir bitkinin meyveleri olan Yaban Mersini, Amerika, Kuzey Avrupa ve Karadeniz bölgesinin dağlık kesimlerinde bol miktarda bulunur. Kırmızıdan mor renge kadar olan meyveleri Temmuz ayında toplanmaya başlar ve Eylül ayına kadar toplanabilir.
*Antioksidan kapasitesi en yüksek besin maddesidir. *Yaban mersini kalp sağlığını koruyor ve kalp hastalıklarının görülme riskini önemli oranda azaltır. *Yaban mersininde bulunan antioksidanlar, damar çeperlerine yapışarak plaklar oluşturan ve damar tıkanıklığına yol açan kötü kolesterolü (LDL kolesterol) düşürüyor.
*Beyinde oksidatif stresi önleyen yaban mersininin öğrenme, düşünme yeteneği ve hafızayı geliştiriyor. *Yemeklerden sonra daha uzun süre tok hissetmemizi sağlayan besin lifi bakımından zengin olan yaban mersini kilo vermenize yardımcı olabilir. *Günde 50 gram yaban mersini yemenin kan basıncını %4-6 arasında düşürdüğü belirlenmiş.
Kuşkonmaz
Kuşkonmaz çalı halinde odunsu, bazı türleri de otsu olan Asya, Afrika ve Akdeniz bölgesinde yetişen bir bitkidir. Yaprakları pul gibi ve almaşık dizilişlidir. Çiçekleri küçüktür. Renkleri yeşilimsi veya beyazdır. Meyveleri üzümsüdür. 150 kadar türü vardır.Tıbbi kuşkonmaz Trakya ve Doğu Anadolu'da yabani olarak yetişir. Çiçekleri sarımsı yeşildir. Meyvesi kırmızıdır. Hekimlikte toprakta sürünen gövdesi, kökü ve tomurcukları kullanılır. İlkbahar aylarında toplanıp kurutulur.
*Kuşkonmaz suyunun alkali özelliği yüksektir ve dolayısıyla kas dokuları temizleyerek, kan asiditesinin azalmasına yardımcı olur ve aynı zamanda böbrek taşlarının eritilmesine yardımcı olur. *Artrit ve romatizmaya yardımcı olan anti-inflamatuvar etkili bir fitokimyasal içerir.*Kuşkonmazın düzenli tüketimi lif açısından zengin olduğu için, bağırsak hareketliliğini artırır.*İyi bir antioksidandır ve kanser, katarakt ve diğer göz sorunlarını önlemeye yardımcı olabilir.
*Kan şekeri düzeylerini kontrol etmeye yardımcı olur bu nedenle diyabet hastaları için oldukça yararlıdır.*Kemoterapinin başarı oranını artırır.*İyi bir vücut detoks ajanı olduğu için idrar yolu enfeksiyonlarını önlemeye yardımcı olur. *Süt üretimini uyardığı için emziren anneler için oldukça faydalı bir besindir.
Ham Kakao Ham Kakao, kakao bitkisinin çekirdeklerinden elde edilir, sağlıklı gıda marketlerinde veya süpermarketlerde toz, tane veya katı yağ olarak satılır. Çoğu ticari olarak üretilen çikolatanın şeker veya şurup ile sağlanan çok tatlı tadına oranla daha kekremsi bir tadı vardır. Kakao dildeki kekremsi tat alma cisimciklerini etkinleştirir. Bu sayede beyin ve pankreasa mide salgılarını artırmak için sinyal gönderilir ve sindirim canlanır.
*Kakao, günümüzde kronik hale dönüşen stresle mücadeleye karşı en yararlı element olan potasyumu içinde barındırıyor. *Kakaonun içinde bulunan antioksidanlar kanserle mücadelede en önemli etkiyi oynarken, yeşil çaya oranla üç kat daha fazla antioksidan madde içeriyor. *Zengin bir kalsiyum kaynağı olan kakao, güçlü kemiklerin oluşmasını sağlıyor. *Kakao, büyük miktarda bakır içeriyor. Bakır, vücudun demiri absorbe etmesine yardımcı oluyor. Bu da cilde, damarlara ve dokulara faydalı oluyor.
*Bağışıklık ve üreme sistemi için faydalı demir ve çinko kakaoda bolca mevcut. *Toz haline getirilerek suyla kaynatılıp içilebildiği gibi, pasta, kek ve çeşitli tatlıların imalatında da geniş miktarda kullanılan kakao, böbreklerde su ve tuzun emilmesini engelleyerek idrarı arttırır. *Vücutta yer alan iç organ kaslarını gevşeterek damar tıkanıklıklarını engeller, bronşları genişletir.Zindelik ve uyanıklık verir.
Demirhindi
Demirhindi adı Arapça'da "hint hurması" demek olan "tamr-i hindimden gelir. Afrika'da baharat olarak kullanılan meyvelerin en başta gelenidir. Afrika'nın bazı bölgelerinde kutsal ağaç olan demirhindinin meyveleri ve kabukları fillere uysal olmaları için yedirilirdi Susuzluk giderici olarak ünlenen bu bitki, Osmanlı tıbbı ve mutfağına da girmiştir.
*Susuzluğu kesmesi, kusma, ateş ve iç sıkıntısına iyi gelmesiyle tarihte ünlüdür. Meyveleri, yaprakları, tohumları geleneksel tıpta kullanılır.*Baharatatlımsı ekşi tadıyla çokça kullanılır. Sanayide şekerlemelere kıvam verici olarak eklenir. Bilinen alerjik ve toksik bir etkisi rap olarak ise meyveleri bütün olarak veya sadece etli kısımlarıyla kullanılır. Hint, Orta Doğu ve Güney Doğu Asya yemeklerinde tor edilmemiştir. *Demirhindi meyvesi kan lipidlerini düşürme ve kilo verdirici etkinliğinden dolayı kalp hastalıklarına karşı koruyucu etki gösterir.*Sarılık ve nezle tedavisinde yıllardan beridir kullanılan bir meyvedir.
*İçeriğinde bulunan A, C ve E vitaminleri; selenyumdan dolayı kanserle mücadele için iyi bir antioksidan kaynağıdır.*Ateş düşürücü ve soğuk algınlığından koruyucudur.*Meyvesinin yenilebilen kısmına 1 litre kaynatılmış su eklenerek 1 saat bekletilir. Biraz bal ile tatlandırılır. Bu su, içilerek ateş düşürücü olarak fayda verir.*Sindirime yardımcıdır. Kabızlık giderici olarak çok iyi sonuç verir.
*Cilt inflamasyonlarında kullanılır. Ciltteki lekelere ve çillere karşı renk açıcıdır.*Hipertansiyon, obezite, kan kolesterol ve trigliserid yüksekliği, bozulmuş açlık glikozuyla karakterize metaboliksendrom tedavisinde etkindir.*Barsak spazmlarında rahatlatıcı etkisi mevcuttur.*Ülser tedavisinde yeni bir ajan olabilir; çünkü ülserde mide asit salgısını azaltıcı etkisi bulunur.*Safra kesesi rahatsızlıklarında tedavi edicidir.
Siyah Fasulye
Ülkemizde çoğunlukla beyaz fasulye (kuru fasulye), yeşil taze fasulye yada börülce tüketilir. Beyaz fasulyenin yanında siyah fasulye ülkemizde çok fazla bilinen ve tüketilen bir fasulye değildir. Ancak siyah fasulye içeriğindeki protein, çeşitli vitaminler ve mineraller sayesinde tüketilmesi gereken bir yiyecektir.
*A, B2, B3, B6 ve B9 vitamini, folik asit, kalsiyum, fosfor, çinko, magnezyum, bakır, demir ve manganez gibi mineralleri içerir. Aynı zamanda yüksek oranda lif içerir. *Yapılan araştırmalara göre, siyah fasulye sindirim sistemini rahatlatır. Nohut ve mercimek gibi bakliyatlara oranlara sindirimi daha kolaydır. Kabızlığı önler. Sindirim sisteminin yanında kolon sağlığını da korur. *Kan şekerini dengeleyici özelliği vardır.
*Kardiyovasküler yani kalp hastalıklarına karşı koruma sağlar. Kalp krizi ve felç geçirme riskini azaltır. Kalp ve damar hastalıklarına iyi gelir. *Sinir sistemine fayda sağlar. *Kolesterolü düşürücü etkisi olması da siyah fasulye faydaları arasındadır. *Kanserli hücrelerin büyümesini yavaşlatır, birçok kanser türüne karşı koruma sağlar.
*Yüksek oranda molibden içerir. İçeriğindeki molibden sayesinde iktidarsızlığa da iyi gelir. *Alzheimer ve parkinson hastalıklarına karşı koruma sağlaması da yararları arasındadır. *İyi bir kalsiyum ve fosfor kaynağı olması sebebiyle kemik ve eklem yapısını korur. Romatizmal hastalıklara iyi gelir. *Kan basıncını düşürücü etkisi vardır. Bu sayede hipertansiyon için faydalı bir bakliyattır.
*Gut hastalığına iyi gelmesi de siyah fasulye faydaları arasındadır. *Selenyum çoğu meyve ve sebzelerde bulunmayan bir mineraldir. Ancak siyah fasulyede bulunur. Bu mineral karaciğerin temizliğinde rol oynar ve kansere neden olan bazı bileşiklerin atılmasına yardımcı olur. Ayrıca selenyum vücutta iltihap oluşumunu önler ve tümör büyüme oranını azaltır.
*Yüksek lif içeriği sayesinde tokluk hissi oluşturur, uzun süre tok tutar. Kilo vermeye de yardım eder. *Gastrit gibi mide rahatsızlıklarına yarar sağlar. *Vücuttan toksinleri atar. *Enerji verir. *Vücuttaki stresi azaltır. *Yaraların çabuk iyileşmesine katkı sağlar. *Kansızlık yani anemi rahatsızlığına iyi gelir. *Kolon kanserine karşı koruma sağlar.
Sadeyağ Sadeyağ gözlere iyi gelir,sindirimi teşvik eder,yüzdeki ışıltıyı ve güzelliği destekler ,hafızayı güçlendirir,dayanıklığı artırır,yaşamı uzatır ve çeşitli hastalıklara karşı bedeni korur. Bir günde alınacak azami miktar bir yemek kaşığıdır. Önemli oranda anti-oksidan madde A,D,E,ve K vitamini içerir. Sadeyağı gece ayak tabanlarına sürüp yattığınızda derin ve rahat bir uyku sağlar.