HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Başbakan Yıldırım'dan 'evet' açıklaması

Başbakan Binali Yıldırım, TGRT Haber'de 'Referandum Özel' programında soruları cevapladı. "Evet' sonucunun çıkacağı konusunda benim hiçbir tereddüdüm yok, rahatım." diyen Yıldırım, "Rahat bir şekilde 'evet' mi çıkacak" sorusu üzerine, 'Orasını karıştırmayın. 'Evet' dediğin 50 artı 1'dir, Allah ne verirse onun üstüne bin bereket versin." diye konuştu.

Başbakan Binali Yıldırım, 16 Nisan'daki anayasa değişikliğine ilişkin halk oylamasında "Evet' sonucunun çıkacağı konusunda benim hiçbir tereddüdüm yok, rahatım." dedi.

Başbakan Yıldırım, TGRT Haber'de katıldığı "Referandum Özel" yayınında yaptığı açıklamada, Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nun (HSYK) bir yargılama kurulu olmadığını sadece hakimler ve savcıların atamalarını yaptığını, görev yerlerini belirlediğini söyledi.

HSYK'nın idari bir kurul olduğunu kaydeden Yıldırım, "İdari kurul olması yargı bağımsızlığını ve tarafsızlığını ihlal edebilir anlamı taşımaz. Burada da ehil kanunlara göre, mevzuata göre hukuk devleti esasına göre görev yapacak insanlar olması lazım." dedi.

Başbakan Yıldırım, HSYK'nın mevcut halinde 22 üyenin olduğunu, anayasa değişikliğiyle oluşacak Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu'nda ise 13 kişinin yer alacağını belirtti.

Yeni kurulda adalet bakanı ve müsteşarın yine üye olacağını, cumhurbaşkanının 4 üye seçeceğini, meclisin de geri kalan 7 üyeyi belirleyeceğini kaydeden Yıldırım, şöyle konuştu:

"Mevcut sistemde yargı bürokrasisi hakimler, savcılar kendi aralarında seçim yapıyor, HSYK'ya üye veriyorlar. Bu ne oluyor, yargıçlar, savcılar arasında siyasileşiyor. Seçilebilmek için bu sefer onlar da siyaset yapıyorlar. Daha sonra bu siyaset aynı üniversite rektörlerinde olduğu gibi husumet devam ediyor, ayrışma devam ediyor, paralel yapı benzeri yapılar buradan kolayca oluşabiliyor. Biz ne yapıyoruz? Biz burada işte yargı bürokrasisini kendi arasındaki seçimlerini kaldırıyoruz, tamamını Meclise seçtiriyoruz. Altısı cumhurbaşkanı, yedi meclis. Meclis kimin, milletin, cumhurbaşkanı kimin, milletin, millet seçiyor. Milletin adına karar verecek yargı mensubunu da milletin kendisi seçecek. Gerçek yargı bağımsızlığı bu. Bu yapıyla paralel oluşumlar, paralel yapılar, yargı içerisinde bir takım gruplaşmaların önüne de geçilmiş oluyor."

- Anketler

Başbakan Yıldırım, "Bizimle paylaşabileceğiniz bir anket var mı?" sorusu üzerine şöyle konuştu:

"Anket çok, adam tıraş oluyormuş, saçım ak mı kara mı diye soruyor. Berber diyor ki önüne düşünce göreceksin, pazar akşamı belli olacak. Bizde bir laf vardır, etlik kuzu közde belli olur. Pazar günü sandıklar açılacak, sayılacak, gerçek anket milletin kararıdır. Bizim anketlerimiz filan var ama açıklamayı vatandaşın iradesine saygısızlık olarak görüyoruz. Yönlendirme yapmak bize yakışmaz, kararı millet verecek, milletin kararı da her kararın üzerinde olacak. Bizler onlar gibi 'evet' verenleri hain ilan etmiyoruz, 'evet' verenleri denize dökmekle tehdit etmiyoruz."

Kurtuluş Savaşı'nda İzmir'de düşmanın denize döküldüğünü anımsatan Yıldırım, "Evet' verenler bu ülkenin düşmanı mı?. 'Hayır' verenler bu ülkenin düşmanı mı? Öyle bir şey olur mu, böyle bir nefret söylemi olur mu? İzmir bunun cevabını 9 Nisan'da Cumhurbaşkanımızın katıldığı mitingde verdi. 200 bin İzmirli heyecanla coşkuyla meydanda Cumhurbaşkanımızı, bizi karşıladı ve bence verilen cevap oydu. Orada vatandaş dedi ki 'Biz denizin kıyısındayız, buyrun gelin' dedi. Son cevap pazar günü verilecek." ifadelerini kullandı.

- "Evet çıkacak, rahatım"

"Evet' sonucunun çıkacağı konusunda benim hiçbir tereddüdüm yok, rahatım." diyen Başbakan Yıldırım, "Rahat bir şekilde 'evet' mi çıkacak" sorusu üzerine, "Orasını karıştırmayın. 'Evet' dediğin 50 artı 1'dir, Allah ne verirse onun üstüne bin bereket versin." dedi.

Yıldırım, "Hayır' oylarının oranının yüzde 53-60 bandında gittiği" söylentilerin olduğunun belirtilmesi üzerine, "Nereye gidiyormuş" diyerek şöyle konuştu:

"Balçova'da çiçek mezatı var, oraya gidince açık artırma ile bir yerden başlıyorlar. 2 saat boyunca, 'yok mu fazla veren' diye soruyorlar. Milletin vereceği oyun hesabını CHP yapacağına, biraz daha çok çalışsın, millete doğruları anlatsın. Daha ciddi, aklı başında şeyler söylemesi lazım, söyleyemez, çünkü getirilen değişiklik milletin iradesini esas alıyor."

- "Vatandaşın kararı net"

Kararsızların çok olduğunu zannetmediğini bildiren Başbakan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü::

"Ben vatandaşın kararının net olduğunu görüyorum. Kararsız, belki paylaşmıyor kararını. Herkesin bir kararı var. Paylaşmıyor. Vatandaş da diplomat oldu. O kadar çok gelen giden var ki.. 'Ne için soruyor arkasında ne var, arkasından vergi memuru mu gelecek, o mu gelecek bu mu gelecek', vatandaş haklı olarak tereddüt ediyor. Tabiri caizse anket manyağı olduk. Herkes ha babam.. tırnak içinde, böyle bir şey olur mu? Herkes anket, her şey anket, gece gündüz rahat yok millete. Bırak da millet uyku uyusun."

Yıldırım, Kürt seçmenin ne yönde karar vereceğini soruması üzerine, şöyle konuştu:

"Kürt, Türk, Laz, Çerkes, Alevi, Sünni, Zaza ne kadar mezhep, meşrep, etnik grup vasa hepsi Türkiye'nin baştacıdır, birinci sınıf vatandaşıdır. Herkes Türkiye'nin geleceğini, Türkiye'nin birliğini, beraberliğini devam etmesini isteyecek ve ona göre oy verecek. Biz Güneydoğudan iyi oy alacağımızı düşünüyorum. Güneydoğu çok kötü bir tecrübe yaşadı, özellikle 7 Haziran'dan sonra orada terör örgütü çukur siyaseti ile orada yaşayan vatandaşlarımıza çok büyük acılar yaşattı. Güvenlik güçlerimize büyük acılar yaşattılar. Ülkemize büyük zararlar verdiler ve orada yaşayan vatandaşlarımız bunu yapanları affetmeyecek, bunlara bir fatura kesecek."

Başbakan Binali Yıldırım, anayasa değişikliğinin MHP tabanında karşılık bulmadığı iddialarına ilişkin, "Hiçbir milliyetçinin, vatan millet bayrak sevdası olan hiçbir vatan evladının, terör örgütlerinin çizgisine düşeceğine ihtimal vermiyorum." dedi.

Binali Yıldırım, TGRT Haber'de canlı yayınlanan "Referandum Özel" programında soruları yanıtladı.

Anayasa değişikliğinin TBMM'de MHP ile hazırlanmasına rağmen bu partinin tabanının buna destek vermediği, "hayır" oyu kullanacağı iddialarına yanıt veren Yıldırım, "Hiçbir ülkücü, milliyetçi, vatanını, milletini seven, ülkesini seven, ülkesinin birliğini beraberliğini canından önemli bilen hiçbir milliyetçi ülkücü kardeşimiz PKK terör örgütünün, FETÖ terör örgütünün safında yer almaz, bunu çok açık söylüyorum." ifadesini kullandı.

Yıldırım, ülkücülerin, milliyetçilerin temel prensibinin önce ülke ve millet, sonra kendi nefisleri olduğunu söyledi. Ülkücülerin, milliyetçilerin bunu görerek ona göre karar vereceğini dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:

"Yani MHP, bu ülkenin birliğini, beraberliğini, kardeşliğini en önde savunan parti. Üniter yapının korunması, Türkiye'nin teröre karşı mücadelesinin kesintisiz devam etmesini ısrarla takip eden, bu konuda her zaman bize destek veren bir parti. MHP'den, MHP'ye gönül vermiş, ülkücü, milliyetçi kardeşlerimizden hatta Büyük Birlik Partisi alperen kardeşlerimizden nasıl böyle bir şey bekliyorsunuz? Böyle bir şeye ben ihtimal vermiyorum ama FETÖ maalesef her yere sızıyor yani maalesef ülkücüler ve milliyetçi kesim içerisinde de bütün partilerde olduğu gibi bir alan açmaya çalışıyor, böyle bir gayretleri var ama hiçbir milliyetçinin, vatan millet bayrak sevdası olan hiçbir vatan evladının, terör örgütlerinin çizgisine düşeceğine ihtimal vermiyorum."

- 15 Temmuz gecesi yaşananlar

Başbakan Binali Yıldırım'a, 15 Temmuz gecesi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun tutumuyla ilgili tartışmalar ve onun "Asıl o gece Başbakan neredeydi?" sorusu hatırlatıldı.

Kılıçdaroğlu'nun o gece nerede olduğunun bilindiğini dile getiren Yıldırım, şunları kaydetti:

"Bakırköy Belediye Başkanı'nın evinde geceyi geçirdiğini biliyoruz ama o gece Recep Tayyip Erdoğan ve bu ülkenin başbakanı, o darbeyi bastırmak için ölümü göze aldı, saldırıya da uğradı, ateş de edildi. Başbakan'a da ateş edildi, Cumhurbaşkanı'na da edildi. Bizim nerede olduğumuzun yüzlerce şahidi var. Yaptıklarımızın da onlarca şahidi var. Onun hesabını biz fazlasıyla milletimize verdik, o geceyi dolu dolu geçirdik ve o alçakların, bu alçakça saldırılarının önlenmesi için yapılması gereken her şeyi yaptık. Hayatımızı da ortaya koyduk. Başta Cumhurbaşkanı olmak üzere, biz, milletvekillerimiz, bakanlarımız ve her şeyden önemlisi milletimiz... Savcılarımızı, polislerimizi de unutmayalım, onları da unutmayalım. Medya da iyi iş gördü. Medya hiçbir telkin olmadan ülkeye sahip çıktı, hakkını teslim etmemiz lazım. Şimdi bu polemiğe, tartışmaya girersek Sayın Kılıçdaroğlu çok şey kaybeder."

- O geceki görüşme

Yıldırım, darbe girişimi sırasında Kılıçdaroğlu ile görüşüp görüşmediğine ilişkin soru üzerine şu ifadeleri kullandı:

"Görüştüm evet. Beni aramış görüşemedik, sonra kendisini aradım. Bana dediği şey şudur; 'Biz ne yapabiliriz? Bu bir darbedir.' Ben de dedim ki yapacağınız şey, bu önemli bir şeydir, 'Sizin yanınızdayız, ne yaparız', ben bunu duyduğuma memnun oldum, teşekkür ediyorum ama biz milleti meydanlara çağırıyoruz, siz de kendi parti mensuplarınıza aynı şeyi yapabilirsiniz. Bana dedi; 'Bunların güvenliğini kim sağlayacak?' Dedim, millet artık ölüm kalım mücadelesi veriyor. Millet kendi güvenliğini sağlar. Bugün sokağa çıkmayacağız da ne zaman çıkacağız? Aramızda geçen konuşma bu.

Daha sonra Yenikapı'ya geldi. Yenikapı ruhunda bizimle beraber oldu. Sonra ne oldu ne bitti ne telkin oldu bilemiyorum. Biliyorsunuz içeri atılan FETÖ'cülere filan sahip çıkmaya kalktı. Kendi partisinden eleştiriler aldı, ondan sonra '15 Temmuz tiyatro' dedi. Sonra, 'kontrollü darbe' dedi. Tiyatro olursa bir senaryosu da olması lazım kendi içinde tutarlı ama böyle bir şey yok. Ülke ölüm kalım mücadelesi verdi o gün. Vatandaşlarımız tanka, topa, tüfeğe, uçağa karşı göğüslerini siper etti. Bayrağı indirmedi, ezanları dindirmedi. Bu darbe girişimine bu tip isimler koymak, FETÖ'ye destek anlamına gelir, başka hiçbir anlam ifade etmez."

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu iddiaları ortaya atarken FETÖ tarafından yönlendirildiği yolundaki söylemlerin anımsatılmasının ardından Yıldırım, "Öyledir, değildir bilmem ama söylem o yorumu kendiliğinden getiriyor." değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Yıldırım, Kılıçdaroğlu'nun "Maillerim izleniyor mu?" tepkisiyle ilgili de "Bilmiyorum ben, o konuda fikrim yok." açıklamasını yaptı.

AA


En Çok Aranan Haberler