HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA YURT  BÜLTENİ13

Fethiye'de fırtına hayatı olumsuz etkiledi

MUĞLA'nın Fethiye ilçesinde sabah başlayarak etkili olan fırtına, zor anlar yaşattı.

Fethiye'de gece boyunca etkili sağanak yağmurun ardından sabah başlayan rüzgarın hızı, zaman zaman saatte 75 kilometreye ulaştı. Şiddetli rüzgarla oluşan ve sahil bandına vuran dalgalar, bazen yürüyüş yoluna kadar ulaştı. Kıyıda bulunan restoran ve kafeteryalarda çalışan personel, sandalye ve masalara zorlukla sahip çıktı. Küçük teknelerden ve kayıklardan bazıları alabora oldu. Bazı vatandaşlar ise teknesini vinç yardımıyla kurtardı. Vatandaşlar sert rüzgardan ve yağıştan korunmak için sahile çıkmamaya özen gösterdi.

Diğer taraftan Fethiye Körfezi, çamura döndü. Yoğun yağış dolayısıyla özellikle Kargı ve Mut derelerinden gelen çamurlu yağmur suyu ve denizde daha önce biriken toprağın oluşturduğu tepelikler nedeniyle, körfezin rengi kahverengiye döndü. Körfeze dökülen akarsuların taşıdığı atıklar ve çamurun yanı sıra körfezde Fethiye'nin merkezi ile Şövalye Adası arasında yer alan kesimde, denizin toprakla dolan kısımlarında oluşan toprak tepeleri de lacivert körfezi kahverengiye boyadı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-------------------------------

- Fethiye sahil bandında fırtına ile ilgili detay çekimi

- Fethiye sahil bandında denizin çamur rengi olması ile ilgili detay çekimi

- Fethiye sahil bandında fırtına ile ilgili detay çekimi

Haber- Kamera: Kıvanç Galip ÖVER / FETHİYE (Muğla), (DHA)

==========================================

Ölü sayıldığı yıllardaki mağduriyetinin giderilmesini istiyor

Mardin'de resmi kayıtlarda 1998'de öldüğünü 2002 yılında öğrendikten sonra yaşadığını ispatlamak için 2012 yılına kadar mücadele veren Şeyhmus Bağış (49), geçen 14 yıldaki mağduriyetinin giderilmesini istedi.O yıllarda pasaport ve ehliyetine el konulması nedeniyle şoförlük yapamadığını belirten Bağış, zor zamanlar geçirdiğini, hakkını alabilmek için dava açacağını söyledi.

Mardin'de yaşayan Şeyhmus Bağış, Kuzey Irak'a yük taşıyan araçlarda şoförlük yaparken, 2002 yılında pasaport süresini uzatmak için gerekli olan T.C. kimlik numarasını öğrenmek amacıyla nüfus müdürlüğüne gitti. Nüfus kayıtlarına göre 1998'de öldüğünü öğrenen Şeyhmus Bağış'ın, ölmediğini ispatlamak için verdiği mücadele 2012 yılında sonuç verdi. 10 yıl içerisinde birçok olumsuzluk yaşayan Bağış, pasaport ve ehliyetine konulduğu için ailesinin geçimini sağladığı TIR şoförlüğünü yapamaz hale geldi.

YENİ KİMLİKLERDE DE SORUN ÇIKTI

Yaşadığını ispat etmek için mahkemeye başvuran Şeyhmus Bağış'ın bu çabası da işe yaramadı. Resmi kayıtlarda 'öldü' gözüken Bağış'a mahkeme, 'yaşadığını ispatlayamıyorsun' diyerek davayı kapattı. Bu arada hatasını anlayan nüfus idaresi Şeyhmus Bağış'a yeni bir kimlik düzenledi. Ancak bu kimlik de Bağış'ın başına yeni dert açtı. Jandarmanın trafikte yaptığı kontrolde Şeyhmus Bağış, yeni kimliğine göre kayıtlarda asker kaçağı görünüyordu. Yaşadıklarına inanamayan Bağış, "Meğer o kimlik benimle aynı adı taşıyan ama 4 gün arayla doğan başka bir kardeşim varmış gibi düzenlenmiş" dedi. Yapılan hatanın düzeltilmesi için gittiği nüfus idaresinde Şeyhmus Bağış'a üçüncü kez kimlik düzenlendi. Ancak üçüncü kimlik de sorunu çözmedi. Bağış, "Bana verilen kimliklerde T.C. kimlik numaraları ve doğum tarihleri birbirinden ayrı. Bu kimliklere göre ya ölüyüm, ya da asker kaçağıyım. Bu yüzden çocuklarıma kimlik çıkartamadım" diye konuştu.

'YEŞİL KART ÇIKARAMADIM, EŞİMİ KAYBETTİM'

Bu süre içerisinde çocuklarının okul yerine tarlada çapa salladığını söyleyen Bağış, 10 yıllık mücadele sonunda mahkeme kararıyla yaşadığını sonunda ıspatlayabildi. Bu süreçte yeşil kart çıkaramadığı için hasta olan eşi Tenzile Bağış'ın tedavisini yaptıramadığını öne süren Bağış, "Eşim hastalandığında valiliğe başvurdum ancak bana yeşil kart verilmedi. O zaman benimle ilgili haberler çıktıktan sonra eşimin tedavi masraflarını Mardin Valiliği üstlendi. O süreçte eşimin tedavisi için kısa süre önce alınan solunum cihazının ücretini ödeme taahhüdü vermesine rağmen Mardin Valiliği Yeşil Kart Bürosu eşim vefat ettikten sonra 'Ölü birine yardım yapılmaz' diye bin 620 liralık faturayı ödemekten vazgeçti" dedi.

'MAĞDURİYETİM GİDERİLSİN'

Yaşadığını ispatlama sürecinde elinden pasaport ve ehliyeti alındığı için nakliyecilik yaptığı işini kaybettiğini anlatan Bağış, "O zaman pasaportuma ve ehliyetime el konulduğu için iş yapamaz hale geldim. Bendeki bir kimlikte ölü sayıldığım, diğer kimliklerde ise asker kaçağı olduğum için iş başvurularımdan her sefer olumsuz cevap aldım. Çocuklarıma bir şeyler yedirmek için Sosyal Yardımlaşma Vakfı'na tam 14 dilekçe verdim, ama ölü veya asker kaçağı olduğum gerekçesiyle bana hiçbir yardımda bulunmadılar. Başıma gelenlerin hesabını kim verecek? Benim kimliğim olmayınca yeni doğan çocuklarıma kimlik çıkartamadığım için okula gönderemedim. Şimdi hepsinin elinde kalem defter olması gerekirken tarlada inşaatta kazma kürekle çalışıyorlar. Onların eğitimi ve geleceklerinin hesabını kim verecek? Ben devlet büyüklerine sesleniyorum. Ben Şeyhmus Bağış. Ölmedim, buradayım. 10 yıllık mücadeleden sonra asıl kimliğime kavuştum. Lütfen mağduriyetimi giderin" diye konuştu.

'EVİM ÇÖKTÜ'

Şeyhmus Bağış, beş parasız ve dilenecek duruma düştüğünü öne sürerek, "Yaşım ilerlediği ve hasta olduğum için artık eskisi gibi gündelik işlerde de çalışamıyorum. Hayatımın en güzel yıllarını kimliksiz geçirdim. 14 yılın acısını kim dindirecek? Başvurduğum her kapı yüzüme kapandı. İmkansızlıklar içinde yaşamıma devam ederken şimdi de evim çöktü, evim başıma yıkıldı. Sadece çocuklarımı kurtarabildim, tüm eşyalarımız göçük alında kaldı. Bu karda kışta dışarıda kaldık yetkililere başvurdum, geldiler resim çektiler bana sadece 3 bin 500 lira verdiler. Sonra da 'eksikliklerini tamamlarız' dediler ama ne gelen oldu ne giden. Her yeri açık evin içinde çocuklarım hastalandı. Bu sefer cumhurbaşkanlığına faks gönderdim. Oradakiler geri dönüş yaparak dosyamı Mardin Valiliği ve Artuklu Kaymakamlığı'na gönderdiklerini söylediler. Ancak henüz bir sonuç çıkmadı. Bu saatten sonra ne yapacağımı bilmiyorum. 14 yıllık kaybımı istiyorum."

Görüntü Dökümü

-------------------------

-Köyden görüntü

-Çimento kullanmadan yeni yaptığı evden görüntü

-Şeyhmus Bağış ve çocuklarının açıklamaları

-Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Nezir GÜNEŞ/MARDİN,(DHA)

==========================================

Bir otobüste 137 kaçak göçmen

Sivas'ın Gölova ilçesinde bir otobüste yapılan aramada yurda yasa dışı yollarla girdikleri belirlenen 137 yabancı uyruklu şahıs yakalandı.

Gölova İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Sivas- Erzincan karayolunun Gölova ilçesi girişinde A.C.Ş. yönetimindeki bir yolcu otobüsünü durdurdu. Otobüste ülkeye yasa dışı yollarla girdiği belirlenen 107 Afganistan, 23 Pakistan, 4 Bangladeş ve 3 Eritre uyruklu 137 kişinin olduğu belirlendi. Jandarma ekipleri daha öncede göçmen kaçakçılığı suçundan sabıkası bulunan otobüs sürücüsünü gözaltına alırken, araca da el koydu.Yabancı uyrukluların işlemlerinin ardından İl Göç İdaresi Müdürlüğüne teslim edilecekleri öğrenildi.

Görüntü Dökümü:

-------------------------

-Otobüsün görüntüsü

-Yakalanan göçmenler

Haber-Kamera: SİVAS, (DHA)

============================================

Serik'te hızlı tren bilgilendirme toplantısı

ANTALYA'nın Serik ilçesinde hızlı tren hattının geçeceği güzergaha ilişkin bilgilendirme toplantısı yapıldı.

TCDD Genel Müdürlüğü tarafından Kayseri- Nevşehir- Aksaray- Konya- Antalya Hızlı Tren Projesi'ne ilişkin bilgilendirme toplantısı düzenlendi. Serik Belediyesi'ndeki toplantıda Çevre ve Şehircilik İl Müdür Yardımcısı Mehmet Akın ile projenin geçeceği güzergaha ilişkin ÇED raporunu hazırlanan firmanın yetkilileri, vatandaşa proje hakkında bilgi verdi.

Toplantıyı CHP Büyükşehir ve Muratpaşa Belediye Meclis Üyesi Songül Başkaya, Aksu Belediye Başkan Yardımcısı Hakkı Coşkun, CHP Serik İlçe Başkanı Abdullah Akbaba, Serik Eski Yörük Mahallesi Muhtarı Ramiz Güzel, Aksu Yeni Dumanlı Mahallesi Muhtarı Adem Çapa da izledi. Çevre ve Şehircilik İl Müdür Yardımcısı Mehmet Akın, "Bakanlık tarafından projenin tanıtımıyla ilgili vatandaşımızın katılımıyla bilgilendirme toplantısı yapıyoruz. Sizlerin projeyle ilgili görüşlerinizi alacağız" dedi. ÇED raporunu hazırlayan firmanın yetkilisi İbrahim Akdoğan da projenin sunumunu yaptı. Akdoğan, "6 ilden geçecek 603 kilometre mesafeli hızlı tren projesinin, 107 kilometresi Antalya hattı olacak. Manavgat, Serik ve Aksu sınırlarından geçecek hat üzerinde toplam 31 tünel, 22 köprü ve 6 viyadük bulunacak. Bu çalışmanın tamamlanması 4 yıl sürecek" diye konuştu. Daha sonra toplantıya katılan vatandaşlara projeyle ilgili görüşleri soruldu. Söz alanlar hızlı trene karşı olmadıklarını ancak geçeceği güzergahtaki tarım arazilerinin yok olacağını belirtirken, çiftçiliğin, tarım ve hayvancılığın bitirileceğini savundu. Bu nedenle projeye karşı olduklarını aktaran vatandaşlar projenin yapılmasını istemediklerini kaydetti. Bazı vatandaşlar toplantıyı terk etti. Aksu'dan katılanlar da birçok kişinin bu toplantıdan haberi olmadığını vurgularken, toplantıların Aksu'da da yapılmasını istedi. CHP Serik İlçe Başkanı Abdullah Akbaba da "Bu toplantıyı Aksu'dan gelen vatandaşların haber vermesiyle öğrendim. Ben ki hem CHP ilçe başkanıyım hem de belediye meclis üyesiyim. 'Biz yaptık oldu' mantığıyla hareket edip, işi 'oldu bitti'ye getiriyorsunuz" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------------

- Toplantıdan detay

- Vatandaşların konuşmaları

HABER- KAMERA: Namık Kemal KILINÇ/SERİK(Antalya), (DHA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler