BİZE ULAŞIN
Cumayeri’nde Hüseyin Köse’ye ait olan ve Ramazan Köse’nin kullandığı otomobilinin, başka bir aracın sıkıştırması sonucunda meydana gelen kazada taklalar attıktan sonra ters dönmüştü. Kaza sonrası açılmayan hava yastıkları nedeniyle araçtaki anne, baba, kayınbiraderi ve yeğeninin yaralandığını iddia eden Osman Gümüş ise firma yetkililerini aracında incelemeye davet etti. Buna rağmen aracında inceleme yapılmadan firmadan üretim hatası olmadığı cevabını aldığını belirten Gümüş, “Sanki biz kazada hava yastıklarını açılmasın diye tuttuk. Suçlu biz olduk” dedi.
“HAVA YASTIKLARI AÇILMAMASI BİZİM HATAMIZ MI?”
Araçta kaza sonrası sağlam yer kalmadığından perte çıktığını söyleyen otomobil sahibi Osman Gümüş, “Gördüğünüz aracımız, Ankara’dan İstanbul istikametine gelirken Düzce Cumayeri’nde trafik kazası sonucu bu hale geldi. Yan taraftan gelen araç, bizim aracımızı sıkıştırarak sağ ön köşeden vurarak taklalar atmasına sebep oldu. Araç daha sonra karşı şeride geçtikten sonra 80 metre sürüklenerek bu hale geldi. Ve bu araç içerisinde bulunan annem, babam, kayınbiraderim ve onun oğlu aracın hava yastıklarının açılmaması sonucu yaralandı. Biz de şu an yetkili firma ile irtibata geçtiğimizde bize verilen cevap, ‘Aracın fabrika hatası olmadığına karar verilmiştir’ oldu. Ben de soruyorum, ‘Bu arabadaki hata fabrikanın değil de kullanan olarak bizim mi?’” dedi.
“HAVA YASTIKLARINI PATLATACAK SENSÖRLER YOK”
Polis tutanaklarında yüzde 100 haklı olduklarının belirlendiğini ifade eden Gümüş, “Elimizde olan polis tutanağında da açıkça beyan ediyor aracın darbeyi sağ önden aldığını. Daha sonra burnu üzerinde, yani sensör dedikleri şeyi biz arabanın üzerinde bulamadık açıkçası. Bunu da sormak istiyorum yetkililere, ‘Bu araçta hava yastıklarının patlaması için gereken sensörler nerde? Aracı satın aldığımızda bize söyleyen araçta 4 hava yastığı olduğu. Yalnız ‘Koltuk yanlarında olduğu için patladığında 6 hava yastığı etkisi gösteriyor’ denilmişti. Bu boyutta bir kazada açılmayan hava yastıkları ne zaman açılacak?” diye konuştu.
“KEŞKE 50 BİN TL’YE DEĞİL DE 15 BİN TL’YE ARAÇ ALSAYDIM”
“Hakkımızı aramamızın sebebi, hava yastıklarının açılmaması sonucu yaralanan insanlar var. Annemin kaburga kemikleri kırıldı. Ve yaralanan insanlar 70-72 yaşlarında. Bunların tedavisinin nasıl olduğunu doktorlara sorabilirler. 70 yaşındaki bir insanın kaburgasının iyileşmesine 1 yıl süre veriyorlar. Biz konuyla ilgili maddi bir tazminat davası açmadık. Sadece bilirkişi istedik yani yetkili firma uzman ekip gönderip aracı inceltmediler bile. Bu olayın emsal teşkil etmesini istiyorum herkes hakkını arasın. Bu araba 50 bin TL’lik bir araba ama can güvenliği yok. 50 bin TL verdiğimiz arabanın içerisinde biz bu hale geliyorsak, keşke 50 bin TL vermeyip de 10-15 bin TL civarında bir araba alsaydık. Çünkü ‘Onda hava yastığı yok’ derdim en azından” şeklinde konuştu.
“YARALANMALAR HAVA YASTIĞI AÇILMADIĞINDAN”
Hava yastıklarının açılması halinde yaralanmaların en aza inebileceğini iddia eden Osman Gümüş, “Kaza sonrası meydana gelen yaralanmaların çoğunluğu, araç içerisinde dönme esnasında sağa sola vurarak. Önde bulunanların yaralanma sebepleri ise ilk darbeyi aldıklarında kendilerini sağ kapıya vuruyorlar ve üzerlerine cam patlıyor. Çift taraflı camlar üzerlerine patlıyor. Yani yüzlerine, gözlerine geliyor. Allah muhafaza, ölümlü kaza da olabilirdi bu. Yani bun bir an önce tedbirinin alınması gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“BELKİ DE BÖYLE MİLYONLARCA ARAÇ VAR”
Firmadan maddi yönden bir taleplerinin olmadığını da dile getiren Gümüş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Aracım kaskolu. Ben kaskodan parasını alıyorum. Polis raporunda da yüzde 100 haklıyız. Çünkü bizi sıkıştırdılar. Maddi yönden bir talebimiz yok. Ben sadece gelip bu araçta inceleme yapmalarını istiyorum. Yani seri olarak belki milyonlarca üretildi bu araç. Bunun gibi birçok insan sokaklarda güvenerek, ‘Hava yastığım var’ diye geziyor. Diyebilirsiniz ki, ‘Kemer takmadınız, hava yastığı açılmaz’. Belli bir hızdan sonra kemer takmaya gerek olmadığını söylüyorlar. Takla esnasında perde hava yastıklarının açılması gerektiğini söylüyorlar. Araba takla atıyor onda da yok. Biz çözemedik bu olayı. Ama uzman ekip gelip bu aracı incelemedi için konuyu maneviyata döküp, yetkililere de dava açacağız.”
“HAVA YASTIKLARI PATLAMASIN DİYE TUTTUK SANKİ”
“Kaza sonrası aracı serviste aracı inceleyen ekip, aracın kontrolünün yapılabilmesi için tesisat gerektiğini söylediler. İncelemede hava yastıklarının bağlanacağı kablolar bulunmadı. Bu durumu firma yetkililerine ilettiğimizde, ‘Biz gerekli incelemeyi yaptık, aracın üretiminden kaynaklı bir hatanın olmadığını tespit ettik’ dedi. Ben de espri olsun diye şöyle söyledim, ‘Biz kaza esnasında hava yastıkları patlamasın diye ellerimizle tuttuk galiba.’ Araç daha çok zarar görmesin istedim. Konuyu espriye vurdum. Bir şey de söyleyemedim. Dondum kaldım. Yani böyle bir şeyi siz incelemeden nasıl söyleyebilirsiniz. Bu arabayı gelip incelemediniz. Araba burada duruyor ve ben arabanın devamlı yanındayım’ diye konuştum. Şu an arabayı alıp, binip, hava yastıklarını patlatmadığımız için biz suçlu duruma düştük yani.”
(İHA)
