HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Vali Toprak: İzmir, bir çadır kent alanı değil

İzmir Valisi Mustafa Toprak, Suriyeli mültecilerin Avrupa ülkelerine yasa dışı yollarla ulaşabilmek için özellikle İzmir gibi kıyı illerinde yoğunlaşmalarına karşın yeni tedbirler alınacağını belirtti

Vali Toprak: İzmir, bir çadır kent alanı değil

Vali Toprak, "İzmir bir çadır kent alanı, kamp alanı, yerleşme alanı değil" dedi.

Suriyeli mültecilerin Türkiye'nin her yerinde olduğu gibi İzmir'de de kentin her köşesinde yer almaları ve sokaklarda yaşamaları tartışılırken, İzmir Valisi Mustafa Toprak, bu durumla ilgili olarak yeni tedbirlerin alınacağı ve aynı zamanda yasadışı yollarla insan kaçakçılığı yapan çetelere karşı operasyonların devam edeceğini söyledi. Türkiye'nin coğrafi konumu itibariyle önemli bir geçiş noktasında bulunduğunu vurgulayan Vali Toprak, göçmenlerin kıyı kentlerinden çok sınırdaki kentlerde kontrollü bir şekilde yaşamalarının sağlanması gerektiğini ifade ederek, şöyle dedi:

"Suriye'den gelen misafirlerimizin, vatandaşların, son günlerde özellikle Basmane ve çevrede yoğun bir şekilde bulunmalarıyla ilgili bir rahatsızlık, nasıl oluyor tarzında bir değerlendirme yapıyoruz. Biz başından beri iki yol öncesinden bugüne kadar Suriye'den İzmir'e gelen Suriyeli misafirlerimizin buruda konumlarıyla ilgili tüm güvenlik birimlerimiz gerekse diğer Göç İdaresi Müdürlüğü'de dahil olmak üzere ve Türkiye'deki göçmenlerin çadır kentlerini yapan AFAD olmak üzere bu konudaki çalışmalarımızı yürütüyoruz. İzmir'de de bakanlığımızın talimatı çerçevesinde geçici tanıma belgesi düzenlenen bugün itibariyle 67 bin 900 kişi kayıt altında. İzmir bir çadır kent alanı, kamp alanı yerleşme alanı değil. Bunu daha önceki açıklamalarımızda da söyledik. Bu konudaki tedbirlerin alındığı, altyapının oluşturulduğu sınırdaki kentlerde bu alanların oluşturulduğunu söyledik. Ama buraya gelen insanlarında buranın altyapısına uygun bir şekilde bir sıkıntı oluşmadan bir yaşam noktasında olumsuz görüntülere sonuç çıkarmadan bir takım adli olaylara gitmeden, dilencilik ve benzeri hususlardan uzak tutulacak şekilde yaşamalarını sağlamak gibi bir yaklaşımımız var."

"İZMİR'E ÖZGÜ BİR DURUM DEĞİL"

Savaş ve çatışma ortamından kaçan mültecilerin Avrupa ülkeleri ile bu ülkelerin adalarına geçmek için kıyı kentlerini seçtiğini, mülteci yoğunluğunun İzmir'e özgü bir durum olmadığını söyleyen Vali Toprak, şöyle devam etti:

"Son günlerde bu yasadışı göçmen noktasında dış ülkelere gerek Suriyeli gerekse çatışma ve savaş ortamının olduğu ülkelerden yani Myanmar, Afganistan, Pakistan gibi iç bölgelerden, Avrupa ülkelerine doğru bir geçiş olduğu zaten malum. Suriye'den gelen burada kalan ve Suriye'deki savaşın bitmesini bekleyen bir kesim var. Onlardan bir ev kiralamak ya da değişik yardımlarla birtakım alanlarda kalan bir kesim var. Bir de değişik illerden gelen, denizaşırı ülkelerden gelerek çevremizdeki ülkelere, ülkelerin adalarına gitmek istediklerini biliyoruz. Ama biz hiçbir zaman uluslararası hukuk kurallarını göz ardı etmedik. Uluslararası kurallar neyi gerektiriyorsa biz onu yaptık. Yani bizim sahil güvenliklerimiz, emniyetimiz, jandarmamız Türkiye'den başka ülkelere yasadışı yollardan gitmek isteyen insanları nerede olursa olsun yakalayıp getirip hukukumuza göre işlemlerini yapıyorlar. Bu konuda da yakalananlarla ilgili özellikle sahil güvenliklerimiz gerekli açıklamaları yapıyorlar. Ama bu öylesine bir hadise ki ülke sınırlarından özellikle savaş ortamı olan Suriye'den ülkemize girenlerinde burada durmayıp, dışarıya gitmek isteyenlerde belli bölgelerde yığılmaları söz konusu. Bu sadece İzmir'e özgü bir durum değil. Yasadışı insan kaçakçılığını yöneten simsarlara karşı ciddi operasyonlar içindeyiz. Sadece deniz üzerinde değil onları ülkelere götüren ya da götüreceklerini söyleyerek insanları kandıran simsarlar, çeteler üzerinde operasyonlar ve yakalamalar devam ediyor."

FOTOĞRAFLI

Yerel Seçim 2024


En Çok Aranan Haberler