BİZE ULAŞIN
Trabzon - Kılıçdaroğlu, partisince Atatürk Alanı'nda düzenlenen mitingdeki konuşmasına, "Sesim biraz ağır çıkacak ama sesim size feda olsun" sözleriyle başladı.
Yiğit insanların kenti Trabzon'da olduklarını ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
"Türkiye'de iki efsane var; bir Cumhuriyet Halk Partisi, iki Trabzonspor. Biz 90 yıldır mücadele ediyoruz, Türkiye'ye demokrasi gelsin, kul hakkını siyasetçiler yemesin, kadın erkek eşitliği olsun, herkes evine akşam helal ekmek getirsin diye. Trabzonspor, o da mücadele ediyor. Anadolu'nun efsanesi, Anadolu'ya şampiyonluğu getiren takım. Rozet takmakla Trabzonsporlu olunmaz. Trabzonspor yaylaların sesi, Karadeniz efsanesidir, Türkiye'nin efsanesidir. Trabzonspor'u böyle biliyoruz" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu, 30 Mart'ta yapılacak yerel seçimlere değinerek, "Daha önce bildiğiniz, tanıdığını bir ağabeyiniz vardı. Trabzon'un Volkan ağabeyi vardı. O yeniden aday" ifadelerini kullandı.
Mitingi izleyenlere "Sevgili Trabzonlular işsizlik var mı, Trabzon göç veriyor mu" diye soran Kılıçdaroğlu, "İstanbul'da nereye gitsek bir işsiz Trabzonluyla karşılaşırız. Her yerde var. Özellikle iktidara oy veren saygıdeğer yurttaşlarıma sesleniyorum; elinizi vicdanınıza koyup 30 Mart'ta oy kullanın. 12 yıldır iktidardasınız, bu işsizlik, bu yolsuzluk, yoksulluk neden var? 12 yıldır iktidardasınız kul hakkı yiyenlerden neden hesap sormuyorsunuz" diye konuştu.
Konuşmasında kürsüyü kullanmadığını ifade eden Kılıçdaroğlu, "Nedeni de şu. Yağmur yağıyor. Ben de ıslanacağım, siz de ıslanacaksınız. Beraber ıslanacağız, beraber mücadele edeceğiz" dedi.
Bir adamın hikayesini anlatacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hep mağdur olduğunu söyledi. Dedi ki ben mağdurum, ben hapse atıldım, yoksulluk çektim, yırtık ayakkabı ile siyasete girdim. Mağdurluğuna bir şey demem. Şiir okudu diye bir adamın hapse atılmasını istemem. Demokrasiyi savunan bir parti, şiir okudu diye birisinin hapse atılmasını istemez ama o çıktı meydanlara her gün konuştu. Ben yolsuzlukla, yoksullukla, yasaklarla mücadele edeceğim dedi. Ne oldu? Vatandaş onu iktidar yaptı. Oy veren hiçbir yurttaşıma bugüne kadar neden Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy verdin diye kızmadım. Oy veren her yurttaşımın benim başımın üstünde yeri var. Önce onlar bilsinler bunu istiyorum.
Oy verdiniz, yolsuzlukları, yoksulluğu, işsizliği önledi mi? Fındığın, alın terinin hakkını verdi mi? Peki Allah aşkına kime çalıştı? Kime çalıştı, kendine mi çalıştı. Şimdi ben sizi Silivri'ye göndermeyeyim de ne yapayım? Siz diyorsunuz ki kendine çalıştı. Sadece kendine mi? Sadece kendine çalışsa hemen bir yardım kampanyası açardık, ben kendisine söyledim zaten, Allah aşkına kaç liraya doyacaksan yardım kampanyası açacağım, sana o parayı vereyim, şu milletin yakasından düş."
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen telefon görüşmelerine de değinen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:
"Trabzon'dayız, düzgün insanların kentindeyiz. Barışın, sporun, fındığın, alın terinin kentindeyiz. Bana rahmetli babam şunu öğretti, eminim hepinize babalarınız bir şekilde öğretmiştir. Derdi ki Allah her türlü günahı affeder ama kul hakkıyla gelmeyeceksin. Eğer kul hakkı yemek günahsa, bizim dinimizde yoksa, Adalet ve Kalkınma Partisi'ne oy veren değerli yurttaşlarımın vicdanına, ahlakına, insanlığına, inançlarına sesleniyorum; hala bu ülkede hırsızlara oy verilecek mi? Kul hakkı, tüyü bitmemiş yetimin hakkını yiyenlere oy verilecek mi? O zaman hepinize bir görev düşünüyor. Ayın 30'unda sandığa gideceksiniz. Namuslu, dürüst, halkına hesap veren insanlara, kapısını vatandaşın yüzüne kapatanlara değil, sonuna kadar açan insanlara oy vereceğiz. Beraber yapacağız. Söz mü? Ben de size söz veriyorum. Allah'ın izniyle milletin takdiriyle Başbakan olacağım, tüyü bitmemiş yetimin hakkını mutlaka ve mutlaka soracağım." (AA)
