HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Balyoz davasında tüm sanıklar için tahliye kararı

Anayasa Mahkemesi'nin hak ihlali kararının ardından tahliye ve yeniden yargılama taleplerini değerlendirmek üzere toplanan İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 230 sanığın tahliyesine karar verdi.

Balyoz davasında tüm sanıklar için tahliye kararı

Anayasa Mahkemesi'nin Balyoz kararının ulaştığı İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi, tahliye ve yeniden yargılama taleplerini değerlendirmek üzere toplandı.

SAVCI YENİDEN YARGILAMA VE TAHLİYE İSTEDİ

Mahkeme bugünkü duruşmada, AYM’nin kararı hakkında duruşma savcısından görüş istedi. Savcı mütalaasında, yargılamanın yeniden yapılmasını ve infazın ertelenmesini istedi. Bu aşamadan sonra savcının mütaalasını mahkeme, Balyoz davasıyla ilgili kararını açıkladı. Mahkeme savcının mütalaasına uyarak 230 sanığın tamamı için yeniden yargılama ve infazın durdurulması kararı verdi.

Savcılık mütalaasında, dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'ın mahkeme tarafından dinlenmemesinin altını çizdi.

İREM ÇİÇEK DUYURDU

Albay Dursun Çiçek'in avukat kızı İrem Çiçek, Twitter'daki hesabında, "Ve tahliye kararı verildi" “Karar yazılıyor. Bekliyoruz!” diye yazdı.

Çiçek, tahliye kararı açıklandıktan sonra ise şöyle konuştu: "Tahliye yönünde bilgi geldi. Ancak henüz kararı almadı. Artık özgürlük yakın değil özgürlük bugün. Kimin mağdur kimin tam aksi yönde olduğu ortaya çıktı. Biz beş yıl önce bu mücadeleye başladığımızı düşünüyorduk. Sonunda doğruların ortaya çıkacağını düşünüyorduk. Şimdi ilk kez bir hukuk kararıyla karşı karşıyayız. Biz hukuk taneleri aradık ama bulamadık. Artık gerçek bir mahkemede olmak istiyoruz. Temennimiz bu yönde. Bu kumpası kurdu, bize bu beş yılı kim yaşattı. Sonra Barış Terkoğlu arabada beni aradı. Dedi ki bu defa tahliye. Gerçekten gelen mesajlarda da görüyoruz ki, özgürlüklerine sadece ve sadece iki saat kaldı. Ergenekon davasına bir seminer sebebiyle Stutgart’a gitmiştik, döner dönmez tahliye olmuştu. Daha henüz dün döndüm bugün tahliye.

Bugün kafamda bugüne kadar çok hayal ettim. Onu alıp önce nereye götürsem nereden başlasam hiç bilemiyorum. Yapacağım tek şey uzun uzun, sınırlı değil, diğer çocuklar düşünün ki haftada bir gün, kapalı, bir saat görüyorlar. Bugün elini ve kolunu bırakmadan sarılarak bir gün geçireceğiz. En kısa zamanda kararın çıkacağını düşünüyorlardı. Neyi bekliyorlar, cumhurbaşkanlığı, adaylar açıklandı, siyasi bir dava içindesiniz ve siyasi takvimi takip ediyorsunuz. Biz de onlara dışarıdaki gelişmeleri söylüyoruz. Net de bir şey söyleyemiyoruz. Kendileri artık çok sabırsızlanmışlardı. Onlara biraz daha sabır dedim, fakat ben hep söylüyorum çok şanslıyım. Hem babam, hem de diğer tutsak askerler açısından. Gerçekten onların neyi yapıp neyi yapmadığını çok iyi biliyoruz. Dedim ya asıl şimdi başlıyor. Şimdi tutsaklık bitti. İlker Başbuğ ve Mustafa Balbay, bir iki saatlik bir takım dilekçeler gönderilir. Şimdi büyük ihtimal böyle olacak, biraz daha öyle olacak. Kendim bir kere daha söyleyeceğim."

Maltepe'den ilk tahliyeler

Anayasa Mahkemesi'nin hak ihlali kararı sonrası Balyoz Davası'nda tahliyeler başladı. Maltepe Askeri Cezaevi'nden ilk tahliye oldu.

'Er Mektubu görülmüştür' kitabını da yazan Hava Kurmay Albay Davut İsmet Çınkı ile 4 denizci albay, Maltepe Askeri Cezaevi'nden çıkış yaptı.

Hava Kurmay Albay İsmet Çıngı, Maltepe Askeri Cezaevi’nden üniforması ile çıkarken, “Buradaki görevimiz sona erdi. Üniformamıza leke sürdürmedik” dedi. Çıngı ile cezaevinin avlusunda fotoğraf çektiren 4 deniz kurmay albayın ellerinde, üzerinde yargılama devam ederken ölen 3 askerin fotoğrafları bulunan bir pankart vardı.

Cezaevinden çıkan sanıklar yakınlarına sarılarak sevinçlerini paylaştı.

HADIMKÖY'DE HAREKETLİLİK

İstanbul Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nin Balyoz Davası'nda tüm tutuklu sanıklara tahliye kararını vermesinin ardından Hadımköy Askeri Cezaevi'nde tahliye hareketliliği başladı.

Kararın ardından cezaevine akın eden aileler, ilk olarak tutuklu yakınlarının cezaevindeki eşyalarını taşıdılar.

Tahliye kararının ardından Hadımköy Askeri Cezaevi'ne gelen Deniz Kurmay Albay Kadri Sonay Akpolat'ın eşi Nurcan Akpolat, "Çok mutluyuz adalet geç de olsa yerini buldu. Allaha şükürler olsun ki üç sene sonra eşime kavuşuyorum" dedi. (DHA)

'EN KEYİFLİ SİLİVRİ YOLU'

Tahliye haberini alan bazı tutuklu yakınları da sevinçlerini Twitter üzerinden paylaştı. Bilgin Balanlı'nın kızı Burcu Balanlı, ''Bu sefer babaları almaya gidiyoruz. Gittiğimiz en keyifli Silivri yolu :) Tüm sanıklara tahliye çıktı! Darısı bütün adalet bekleyenlere'' diye yazdı.

Cezaevi kapısında bekleyen tek koca

BALYOZ Davası’ndan ceza alan tek kadın askerin, Berna Dönmez’in kendisi de emekli albay olan eşi Zeki Dönmez, tahliye heyecanını Hürriyet’le paylaştı.

Eşinden 21 aydır ayrı olan Zeki Dönmez, “Aslında yeni bir şey verilmiyor. Bizden çalınan 2 yıl eksik olarak iade ediliyor. Buna da seviniyoruz” dedi. Balyoz Davası’ndan tutuklanan 237 kişiden hayatını kaybeden üçünün evine dönemeyecek olmasından duyduğu üzüntüyü dile getiren Dönmez, şunları söyledi:
“Her şeye rağmen hala dürüst hakimler var. Bu karar sadece bize değil ülkeye de fayda getirecek. Geçtiğimiz günlerde Bursa’da adalet mensuplarının yaptığı bir toplantıda, adalete gücenin yüzde 20’lere düştüğü belirtilmişti. Bu karar daha da kötüye gitmesinin önüne geçecek. Adalet anlayışının yeniden tesisine hizmet edecek. Bu intikam değil ama haksızlığı yapanların da bunun hesabını vermesini istiyoruz”.

Doğan ve Fırtına da dilekçe verdi

Öte yandan, emekli orgeneraller Çetin Doğan ve Halil İbrahim Fırtına'nın avukatları tarafından da mahkemeye, tahliye, yeniden yargılama ve infazın durdurulması taleplerini içeren dilekçe verildiği öğrenildi.

İŞTE TAHLİYELERE NEDEN OLAN AYM'NİN KISA KARARI

Anayasa Mahkemesi, Balyoz Davası'nda 230 başvurucu hakkında verdiği ihlal kararında "kısa kararı"nı internet sitesinde yayımladı. Anayasa Mahkemesi'nin açıklamasında "Dijital delillere ilişkin şikayetler giderilmeli" denildi. Kısa kararda Hilmi Özkök ve Aytaç Yalman'a da yer veriliyor.

230 başvurucunun listesine yer verilen kısa kararda, başvurucuların, 765 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 147. maddesinde düzenlenen Türkiye Cumhuriyeti İcra Vekilleri Heyetini Cebren Iskat veya Vazife Görmekten Men suçuna teşebbüsten İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yürütülen yargılama ve yargılama sonunda verilen mahkumiyet kararı nedeniyle Anayasa'nın 36. maddesinde koruma altına alınan adil yargılanma hakkı ile Anayasa'nın 19. maddesinde koruma altına alınan özgürlük ve güvenlik hakkının ihlal edildiğini ileri sürdükleri belirtildi.

Kararda, dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman'ın tanık olarak dinlenmesi taleplerinin reddi nedeniyle tanık dinletme hakkına ilişkin şikayetlerin ve dijital delillerin değerlendirilmesine ilişkin şikayetlerin giderilmediğine dair iddiaların kabul edilebilir olduğuna karar verildiği bildirildi.

Şikayetçilerin güvence altına alınan adil yargılanma hakkının ihlal edildiğine ve ihlalin ve sonuçlarının ortadan kaldırılması için yeniden yargılama yapmak üzere kararın bir örneğinin ilgili mahkemeye gönderilmesine oy birliğiyle karar verildiği kaydedildi.

İşte tahliyenin dakika dakika öyküsü...

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Balyoz davası sanıklarının tümüyle ilgili aldığı hak ihlali nedeniyle yeniden yargılanma kararı, 230 kişi için özgürlüğün kapısını açan anahtar oldu. AYM’nin kararından 23 saat sonra Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nden tahliye kararı geldi.

18 Haziran 2014, saat 17.00: AYM, Balyoz davası sanıklarının hak ihlali ile ilgili başvurularını karara bağladı. Mahkeme, dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’ın tanık olarak dinlenmemesi ve dijital verilerin delil olarak değerlendirilmesi konularında hak ihlali yapıldığına karar verdi. Kararın açıklanmasıyla tahliye umudu doğdu. Ancak karar henüz kimsenin eline geçmemişti.

19 Haziran 2014, saat 09.00: Balyoz davasına bakan avukatlar mesai saatinin başlamasıyla, Balyoz davasına bakan Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi’ne tahliye ve yeniden yargılamayla ilgili başvuruda bulunmaya başladı. Saatler 12.00’yi gösterdiğinde başvuru sayısı 100’ü geçmişti.

19 Haziran 2014, saat 13.30: AYM’nin kararı UYAP ve mahkemenin internet sitesinde yayınlandı.

19 Haziran 2014, saat 14.00: Başkan Özlem Karaçam ile üyeler Mübeccel Saraçoğlu ve Gülperi Güneş’ten oluşan Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, Savcı Can Şükrü Gençkan’dan başvurularla ilgili mütalaa hazırlamasını istedi.

19 Haziran 2014, saat 15.30: Savcı Gençkan, AYM’nin kararına atıf yaparak yeniden yargılama ve infazın durdurulması kararı verilmesini istedi. Savcı, gerekçesini dönemin Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök ve Kara Kuvvetleri Komutanı Aytaç Yalman’ın tanık olarak dinlenmemesi ve dijital delillerin değerlendirmemesi olarak açıkladı.

19 Haziran 2014, saat 16.00: Başkan Karaçam ile üyeler Berrin Çelen, Mübeccel Saraçoğlu ve Tülin Akbey’den oluşan Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti, oybirliğiyle yeniden yargılama ve infazın ertelenmesi kararı verdi.

19 Haziran 2014, saat 16.45: İlk tahliyeler Maltepe Askeri Cezaevi’nden oldu. ‘Er Mektubu Görülmüştür’ kitabını da yazan Hava Kurmay Albay Davut İsmet Çınkı ile 4 denizci albay, Maltepe Askeri Cezaevi’nden çıktı. Ardından Silivri, Maltepe, Hadımköy, Hasdal, Mamak, Bakırköy ve Sincan Cezaevi’nde bulunan Balyoz hükümlüleri tahliye edilmeye başlandı.

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler