BİZE ULAŞIN
HAKKARİ,(DHA)- Demirtaş, geçen yıl Öcalan'ın mektubu ile birlikte yeni bir sürecin başladığını belirterek, "Bu sürecin geçen bir yıl zarfında nelerin değiştiğini, neleri getirip, nelerin götürdüğünü biz İmralı'dan gelecek olan yeni mektupla birlikte muhtevasına kavuşmuş olacağız. Mektup hala elimize ulaşmadı. Adalet Bakanlığı İmralı'dan eliminze ulaşması gereken mektubu bizlere vermiş değil" dedi.
BDP tarafından organize edilen ancak yoğun kar yağışı nedeniyle ertelenen Nevruz etkinlikleri için Hakkari'ye gelen BDP Genel Başkanı Demirtaş, kent merkezine 20 kilometre uzaklıkta bulunan Çiftlik mevkiinde BDP İl Başkanı Mustafa Miraz Çallı, Belediye Başkan adayı Dilek Hatipoğlu ve partililer tarafından kaşılandı. Kar yağışı altında BDP il binasına geçen Demirtaş, burada gazetecilere gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Hakkarililerin nevruzunu kutlayan Demirtaş, demokratik çözüm sürecinin 2013 nevruzundan bu yana devam ettiğini belirterek şöyle konuştu:
"Biliyorsunuz geçen nevruzda, İmralı'da sayın Öcalan'ın bir mesajı Diyarbakır nevruzunda okunmuştu. O mesajla birlikte yeni bir süreç başlamıştı. Bu sürecin geçen bir yıl zarfında nelerin değiştiğini, nelerin getirip, nelerin götürdüğünü biz İmralı'dan gelecek olan yeni mektupla birlikte muhtevasına kavuşmuş olacağız. Mektup hala elimize ulaşmadı. Adalet Bakanlığı İmralı'dan elimize ulaşması gereken mektubu bizlere vermiş değil. Fakat Cuma gününe kadar yani Diyarbakır nevruzuna kadar bu mektubun elimize ulaşmasını bekliyoruz. Orada tahminimizce kapsamlı bir değerlendirme yapılmış olacak. Başlatılan sürecin son bir yıl içerisinde ne tür gelişmelere yol açtığı, sürecin olumlu yanları, eksik kalan yanları, özelikle nevruzda ve seçimde sonra devam edecek sürecin hangi koşullarda devam edeceği, nelerin yapılması, hangi adımların atılması gerektiği bu mektupta muhtemelen belirtilecektir. Dolayısıyla halkımızında, bütün barışseverlerin de gözü bir kez daha 21 Mart Diyarbakır nevruzunda olacaktır. Bizler de buradan Hakkari'den bütün Hakkari halkı olarak barış sürecinin yanında, arkasında, içinde olduk. Sayın Öcalan'ın başlattığı bu süreci en çok destekleyeni Hakkari halkı oldu."
Hakkari'nin yüzde 100'nün bu topraklara barış gelmesini istediğini anlatan Demirtaş, Hakkari halkının bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sürecin olumlu yönde gitmesi için elinden geleni yapacağını belirterek "Bütün bu coğrafya içerisinde acı çekmeyen hiç kimse kalmadı. Ancak en büyük acıyı Hakkari halkı çekti. Hakkari halkı o nedenle gelişmelerin en güzelini hak ediyor, hizmetlerin en güzelini hak ediyor" dedi.
Bilal Erdoğan'ın evinde olduğu iddia edilen paraların Hakkari'nin 4 yıllık bütçesi olduğunu da belirten Demirtaş,"Hakkari şimdiye kadar hizmet alamadı. Ama bizler BDP olarak Belediyemizi, il Genel Meclisimizi ve inşallah seçimde kazanacağım Büyükşehir Belediyeleri olan Van'ın Urfa'nın, Mardin'in, Diyarbakır'ın desteğiyle Hakkari'deki altyapı, üst yapı sorularını çok hızlı bir şekilde çözmüş olacağız"dedi.
Kürtçe'nin gelişmesi için Belediyelere büyük görevler düştüğünü ifade eden Demirtaş, Kürtçe'nin geliKürtçe eğitimin gelişmesi, toplumsal, sosyal, siyasal ve ekonomik anlamda Kürt dilinin kulanımının gelişmesi için Belediyelere yoğun bir desteğin olmasını gerektiğini vurguladı. Kürtçe roman, hikaye, şiir ve öykü kitapların basılması için sanatçılara ve yazarların Belediyelere destek vermesi gerektiğini de belirtti.
Aşiretçilik kavramına da dikkat çeken Demirtaş şöyle devam etti:
"Bütün Hakkari halkından özellikle rica ediyorum. Burada bizim tek bir ailemiz vardır, tek bir aşiretimiz vardır. O da Kürdistan aşiretidir. Onun dışında aşiret yoktur. Hepimiz tek yüreğiz. Omuz omuzayız ve herkes böyle yaklaşmalıdır. Yeni yönetim de yaklaşım böyle olmalıdır, halka böyle yaklaşacaktır. Aşiretcilik burada bizlere kazandıran bir durum değil. Her zaman bize kaybettirmiştir. Bizler aşiret aşiret bölünüp, birbirimize karşı düşman edinmeye çalışıldık. Ama çok şükür bunları kırdık. Artık bizi birleştiren bir siyasetimiz var. BDP etrafında birleşelim, tek aile olalım. Hakkari bunu başırmış bir şehirdir. Bunun dışındaki anlayışlara hiç bir arkadaşımız izin vermemelidir. Yönetimimiz de asla gruplaşmalara, izin vermeyecektir. Bütün Hakkari halkının yönetimi olacaktır. Yediden yetmişe buradaki herkesin siyasetini temsil edecektir. Geçmişten yapılan hatalardan dersler çıkartarak yeni dönemde çok daha güçlü bir şekilde inanıyorum ki Hakkariyi temsil edeceklerdir. Buranın sorunlarını çözme konusunda el ele verecekler. Bizler Hakkari Milletvekilleri olarak yeni dönemde bu sorunları çözmek için uğraşacağız. Bugün Hakkari artık Türkiye'nin sürgün kenti değil, Kürdistanın unutulmuş kenti değil. Kürdistanın gözbebeğidir. Direnişiyle, emeğiyle kendini bu noktaya getirmiştir. Görev artık seçilmişlerdedir. Şimdi siyasetçilerin ve seçilmişlerin Hakkari halkına borcunu ödeme zamanıdır."
