BİZE ULAŞIN
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, referandum sonuçlarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, "Milletin kararına saygılıyız ama milletin kararına YSK, gölge düşürmüştür. Hukuksal açıdan da kamu vicdanı açısından da referandumun meşruiyetini tartışmalı hale getirdiler" dedi.
Kılıçdaroğlu, 16 Nisan halk oylamasının ardından geldiği parti genel merkezinde MYK'yı olağanüstü topladı. Toplantının ardından basına açıklamada bulunan Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
-"İRADESİNİ BEYAN EDEN BÜTÜN VATANDAŞLARIMA TEŞEKKÜRLERİMİ SUNUYORUM"-
"Öncelikle şunu ifade edeyim; sandığa giden bütün yurttaşlarıma içten teşekkürlerimi sunuyorum. Bütün konuşmalarımda, 'Evet' diyenin de 'Hayır' diyenin de başımın üstünde yeri vardır, açıklamasını yapmıştım. Bu bağlamda Anayasa değişikliği konusunda sandığa gidip iradesini beyan eden bütün vatandaşlarıma gerçekten, içten teşekkürlerimi sunuyorum.
-"HUKUK KURALLARININ İÇİNDE ÇABA HARCADIK"-
Eşit olmayan koşullarda bir referandum gerçekleştirdik. Bunu herkes biliyor zaten. Ama biz de koşullar eşit olmamasına karşın demokrasiye sahip çıkmak için elimizden gelen her türlü çabayı, hukuk zemininde kalarak, gösterdik. 'Evet'i savunanlar hukuk kurallarının dışına çıktılar ama biz özenle hukuk kurallarının içinde çaba harcadık, görüşlerimizi bütün vatandaşlarımızla paylaştık.
-"TOPLUMUN EN AZ YÜZDE 50'Sİ BUNA 'HAYIR' DİYOR"-
Anayasalar birer toplumsal uzlaşma belgesidir. Bunu da yaptığım bütün konuşmalarda ifade ettim. Hepimizin Anayasası olacak, bir grubun, bir partinin, bir ailenin, bir kişinin Anayasası değil. 80 milyonun Anayasası olacak, o nedenle 'Toplumsal uzlaşma belgesidir Anayasalar' diyorum. Bu referandum bir gerçeği ortaya çıkardı, toplumun en az yüzde 50'si buna 'Hayır' diyor.
Dolayısıyla bu Anayasa değişikliği ve onun oluşturduğu bütün Anayasa, bir anlamda bir toplumsal uzlaşma belgesi olma niteliğini büyük ölçüde yitirmiş durumda.
-"SİYASET KURUMUNA BİR GÖREV DÜŞÜYOR"-
Daha önemlisi, bu gerçek önümüzde dururken siyaset kurumuna bir görev düşüyor; Anayasayı bir toplumsal uzlaşma belgesi haline dönüştürmek. Bu Türkiye'yi hem içeride, hem dışarıda çok daha güçlü bir devlet konumuna getirir. Bu çağrıyı yapmayı bir partinin genel başkanı olarak görev addediyorum.
-SEÇİM KANUNU'NU OKUDU-
Hukuk devleti kavramı çok önemli, hukukun üstünlüğü kavramı çok önemli. Parlamentolar yasa yaparlar, o yasalara her vatandaş, her kurum uymak zorundadır. Eğer yasalara uyulmazsa hukukun üstünlüğü ve hukuk devleti kavramı büyük ölçüde yara alır.
Yüksek Seçim Kurulu'dan söz etmek isterim; YSK, üzülerek ifade edeyim, bu referandumu tartışmalı hale getirdi. Çok açık ve net, hiçbir tartışmaya yer vermeyecek şekilde ilgili yasayı okuyorum; Seçim Kanunu'nun 98'inci maddesi, aynen şöyle söylüyor, 'Üzerinde ilçe seçim kurulu ve sandık kurulu mührü bulunmayan zarflar geçersiz sayılır.' Bunu ben söylemiyorum, TBMM'den geçen Seçim Kanunu söylüyor. YSK, bu zarfları geçerli kabul etti, niçin?
Seçim Kanunu'nun 101'inci maddesini okuyorum, 'Arkasında sandık kurulu mührü bulunmayan oy pusulaları geçersizdir.' YSK toplandı, 'Bunlar da geçerlidir' dedi.
-"HİÇBİR KURUM KENDİSİNİ PARLAMENTONUN ÜZERİNDE GÖREMEZ"-
YSK'ya şu soruyu sormak istiyorum, vatandaşlar görevlerini yaptılar, sandığa gittiler, hiçbir itirazımız yok. Vatandaşın oyuna sonuna kadar saygılıyız ama hiçbir kurum kendisini parlamentonun üzerinde göremez, böyle bir yetkisi de yoktur. Kaldı ki yasa maddesi böyle, bu yasa maddelerine dayanarak çıkardığı genelge de böyle. Ama siz otuyorsunuz, iktidar partisinden birisinin itirazı üzerine bunları geçerli sayıyorsunuz? Neden? Kendinizi parlamentonun üzerinde hangi gerekçeyle görüyorsunuz? Hangi gerekçeyle yapılan bir referandumu tartışmalı hale getiriyorsunuz.
-"REFERANDUMUN MEŞRUİYETİNİ TARTIŞMALI HALE GETİRDİLER"-
Maç yapılırken, maçın ortasında kural değişmez. Evrensel bir kuraldır. YSK, maçın ortasında, üstelik zarflar açıldıktan sonra yasalara aykırı olarak kuralları değiştiriyor. Bunu doğru bulmuyoruz, asla kabul etmiyoruz. Milletin kararına saygılıyız ama milletin kararına YSK, gölge düşürmüştür. Hukuksal açıdan da kamu vicdanı açısından da referandumun meşruiyetini tartışmalı hale getirdiler. Getiren kim? Vatandaş değil. Getiren kim, bir kurum Yüksek Seçim Kurulu. YSK, seçimin güvenliğinden sorumluyken bir referandumu tartışmalı hale getiriyor. Aklın alacağı şey değil.
-"SONUNA KADAR TAKİP EDECEĞİZ"-
Biz büyük bir milletiz. İçeride ve dışarıda güçlü olmak isteriz. Gücümüzü hukuktan, hukukun üstünlüğünden almalıyız. Kurumlar, yasalara uygun olarak hareket etmek zorunda. Yapılan bir yanlış, bir referandumu tartışmalı hale getiriyor. Alınan bir yanlış karar, yasalara aykırı karar referandumu tartışmalı hale getiriyor. Bunu asla doğru bulmuyoruz ve bunu sonuna kadar takip edeceğiz."
-PARTİDE GERGİNLİK-
Öte yandan Kılıçdaroğlu'nun konuşmasının ardından, genel merkezde bulunan bazı partililer arasında gerginlik çıktı. Bir grup partili Kılıçdaroğlu'nun açıklamasını yeterli bulmazken, "Kılıçdaroğlu istifa" sloganları attı. Diğer grup ise bu sloganlara tepki gösterince kısa süreli gerginlik yaşandı. (ANKA)
