BİZE ULAŞIN
İsrail'in Mescid-i Aksa'daki müdahalesini eleştiren Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, "21'nci yüzyılda bu kadar fütursuz, pervasız böyle bir olay yaşanabilir mi? Bir barış şehrine, mescidine. Semavi dinlerin ortak alanı olan bir yere siz postallarınızla girip orayı kirletmeye çalışacaksınız. O kirli postallarınızla siz o kutsala mekanları kirletemezsiniz. Ancak kendiniz kirlenirsiniz" dedi.
Çözüm sürecinin devam edeceğini vurgulayan Akdoğan, "Çözüm süreci hükümetin başlattığı bir süreçtir. Kamu düzeni ve güvenliğinden taviz vermeden bu süreç devam edecektir. Biz her yıl şu kadar şehit vermeyi göze alalım, bu sorunu idare edelim. Böyle bir kandırmaca ile yaşayamayız. Geldiği gibi gitsin. Diyemeyiz" dedi.
İsrail'in Mescid-i Aksa'daki müdahalesi için "fütursuz, pervasız" diyen Akdoğan şu ifadelere yer verdi: "21'nci yüzyılda bu kadar fütursuz, pervasız böyle bir olay yaşanabilir mi? Bir barış şehrine, mescidine. Semavi dinlerin ortak alanı olan bir yere siz postallarınızla girip orayı kirletmeye çalışacaksınız. O kirli postallarınızla siz o kutsala mekanları kirletemezsiniz. Anacak kendiniz kirlenirsiniz. Bu yoldan çıkmış bir hükümetin, yönetimin yapabileceği bir uygulamadır. Bir gurup yoldan çıkabilir. Fanatik olabilir. Sapkın davranışlar sergileyebilir. Bir yönetim yoldan çıkarsa sapkın davranışlar sergilerse zulüm yapmaya başlarsa, işte o zaman ne olacak. İşte o zaman bütün insanlığın bir araya gelmesi, gerekiyor. Ortak bir tavır takınması gerekiyor. İsrail'deki zalim yönetim, bu zulümleri sadece Gazze'de, Filistin'de yapmıyor. Kutsal mekanlarda sergilediği bu fütursuz tavırlar ve barbarlıkla da bunu ortaya koyuyor. Bu bir fırsatçılık. Dünyanın gündemi Suriye'ye, Kobani'ye kaydı. İşgalci bir zihniyet"
"ARAP BAHARI TERSİNE DÖNDÜYSE"
Yaşananların nedenini "Otoriter rejimlerin halktan korkması ikincisi ise İsrail'dir" diyerek açıklayan Akdoğan, "Arap baharı tersine döndüyse, Milletin seçtiği iktidarlar darbe ile devrildiyse, zalimler rejimler halklarını öldürmeye devam ediyorsa, burada demokrasiden korkuluyorsa bunun iki sebebi var. Otoriter rejimlerin halktan korkması ikincisi ise İsrail'dir" diye konuştu.
"BİZ HER YIL ŞU KADAR ŞEHİT VERMEYİ GÖZE ALALIM, BU SORUNU İDARE EDELİM"
Çözüm sürecinin devam edeceğini vurgulayan Akdoğan, "Çözüm süreci hükümetin başlattığı bir süreçtir. Kamu düzeni ve güvenliğinden taviz vermeden bu süreç devam edecektir. Çünkü bunun alternatifi terör olaylarının tırmanmasıdır. Türkiye'nin birlik ve beraberliğinin tehdit altında olmasıdır. Bu kabul edilebilir bir durum değildir. Biz her yıl şu kadar şehit vermeyi göze alalım, bu sorunu idare edelim. Böyle bir kandırmaca ile yaşayamayız. Geldiği gibi gitsin. Diyemeyiz. Kardeşliğimizi daha da pekiştirmek durumundayız. Sizlere de çok büyük görev düşüyor. Sürecin paydaşlarını arttırmak durumundayız. Bölgedeki bütün sivil toplum örgütleri, vakıflar, dernekler, cemaatler çözüm sürecinin paydaşı muhatabıdır. Hep birlikte bu süreci yürütmeliyiz. Bizler aynı hareketin parçasıyız" ifadelerini kullandı.
(DHA)
