BİZE ULAŞIN
27 Kasım Çarşamba günü akşam eşi Semra Ok (34) ile gizli aşk yaşadığını öne sürdüğü aile hekimi Dr. Cengiz Ünal’ı başlarına 3’er el ateş ederek öldürdükten sonra polise teslim olan inşaat işçisi Mehmet Neytullah Ok, nöbetçi mahkemece tutuklandı. Semra Ok’un, katil zanlısı kocasının verdiği ifadelerden çocuk gelin olduğu ortaya çıktı. 12 yaşında evlendiği ve 16 yaşında ise ailesinin rızasıyla resmi nikah yaptırdığı belirlendi. Şu anda 20 yaşında askerde bir oğlu, 17 yaşında bir kızı ve 4 yaşında bir oğlu da bulunan katil zanlısı, çifte cinayeti nasıl işlediğini ise şöyle anlattı:
"Eşim Semra ile 1991’de yaşı küçük olduğu için nikahsız evlendik. 1995’te de nikah yaptık. Irak’ta çalışıyordum. 6 ay çalışıp 20 günlüğüne izne geliyordum. Eşim ise bir diş hekiminin yanında çalışıyordu. İzne geldiğimde eşimin yatak odasında konuştuğu kişiye ’hayatım, aşkım, canım’ dediğini duydum. Eşime güvendiğim için şüphelensem de üzerinde fazla durmadım. Eşim internete çok giriyordu. Devamlı chatleşiyordu. Bana karşı tavırları değişti, ters davranmaya, evle ilgilenmemeye, yemek yapmamaya başladı. Ayrılmaya karar verdim. Ancak, çocuklarım ve ailem araya girince işler düzeldi."
4 ay önce yine Irak’tan izinle eve geldiğini, akciğerinden rahatsız olduğunu belirten Neytullah Ok, "Doktor ağır işte çalışmamam gerektiğini söyledi. Amcamın oğlunun yanında çalışmaya başladım. 1.5 ay önce eşim çok adet gördüğünü söyleyip doktora gitti. Ben daha sonra eşimin o gün kürtaj olduğunu öğrendim. O zamanlar kendisinden şüphelenmediğim için üzerine düşmemiştim" dedi.
23 Kasım günü ailece kahvaltı yaptıktan sonra eşinin yaptığı telefon görüşmesiyle ilgili ifade veren zanlı, " ’Biz arkadaştık, bu olay kapanacak, bir daha görüşmeyeceğim’ diyerek söz verdi. Kendisi ile yalnız görüştük. Bana, ’banyoda konuştuklarımızı duydun, her şey açık, kendisi aile hekimi Cengiz Ünal, erkeksen vur beni’ dedi. O anda beynimden vurulmuşa döndüm. Eşimin beni aldatması aklımdan çıkmıyordu. Eşimin telefonda konuştuğu kişinin numarasının Cengiz Ünal’a ait olduğunu teyit ettim. Ondan sonra doktoru eşimle birlikte yakalamak için takip etmeye başladım. Eşimin ihanetine fazla dayanamayıp, ’inceldiği yerden kopsun, bunları vurup cezaevinde yatar cezamı çekerim’ diyerek ikisini de öldürmeye karar verdim. Bir arkadaşımdan emanet aldığım tabancamı alıp, arkadaşın motosikleti ile sağlık ocağının oraya gidip doktoru beklemeye başladım. Elinde çantasıyla otomobiline doğru yürümeye başladı. Yanımdan geçti, motorumu bırakıp hızlıca yürüyüp yanına yaklaştım. Silahı boynuna dayayıp bir el ateş ettim. Yere düşünce de iki el daha ateş ettim. Motorla eve geldim. Evde kızım ve eşim vardı. Kızıma ’çık dışarı’ dedim. Çıkmadı. Eşim kanepeye uzanmış televizyon seyrediyordu. Üzerine çöküp kafasına 2 el ateş ettim, yere düşünce bir el daha ateş ettim. Kızım ilk atıştan sonra içeri girdi. Çığlık atıp dışarı kaçtı" diye konuştu.
Her ikisini de öldürdükten sonra kendisinin ve eşinin cep telefonundaki sim kartlarını çıkarttığını, ormanlık alanda geceyi geçirdiğini anlatan Mehmet Neytullah Ok, "Amacım, askerdeki oğlumu son kez görüp teslim olmaktı. Amcamın oğlunun kamyoncular sitesindeki işyerine gittim. Olanları onlara da anlattım. Sonra teslim oldum. Eşimi ve doktoru öldürdüğüm için çok pişmanım, keşke olmasaydı" ifadelerini kullandı. (İHA)
