VİDEO

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Bakan Işık: Türkiye’nin İhracatını Koruyor Olması Bir Başarıdır (2)

Doğan Haber Ajansı

Doğan Haber Ajansı

01 Ağustos 2014

<p>"TÜRKİYE IMF’YE BORÇ VERECEK KONUMA GELDİ" Yalova'daki incelemelerini sürdüren Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, partisinin İl Teşkilatı’nı ziyaret etti. Burada açıklama yapan Bakan Fikri Işık, Türkiye’nin son 12 yıldır yaşadığı değişimin dünyanın da ilgisi ve taktirini kazandığını ileri sürerek şöyle dedi: "19 defa IMF ile stand by anlaşması yapan bir ülke, artık IMF’ye borç verecek konuma geldi. 30 yıldır süren terörün artık bir çözüm süreciyle sonlandırılması ve ülkede barışın ve kardeşliğin her yönüyle tekrar tesis edilmesi noktasına geldi. Bu her alanda gerek özgürlükler alanında, gerek ekonomik alanda, gerekse dış politika alanında Türkiye’nin 12 yılda yaşadığı değişim inanın normal bir ülkede belki 30-40 yılda yaşanacak değişime eşdeğerdir." “TEMELİ OLMAYAN BİR BİNAYA ÇATI YAPTILAR” 10 Ağustos’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ilk tur seçimleriyle ilgili konuşan Bakan Işık, "Milleti günlerce uğraştırdılar. Şu mu olacak, bu mu olacak. Acaba CHP’den mi yoksa MHP’den mi olacak falan filan derken, bir gece yarısı kulaklarına bir isim fısıldandı, ertesi gün sabah hiçbirinin haberi yok, partilinin hiçbir yetkilisinin haberi olmadan iki genel başkan bir araya geldi ve Ekmeleddin İhsanoğlu ismi çıktı" dedi. Kılıçdaroğlu'nun genel başkan olma sürecinde parti içi demokrasiye çok önem vereceğini, tek adam olmayacağını söylediğini hatırlatan Fikri Işık, "Cumhurbaşkanlığına ismi öyle bir önerdi ki partide en yakınında duran adamın dâhil haberi yok. Neden, çünkü onlar Türkiye’nin hala eski Türkiye olduğunu düşünüyorlar, hala vesayetin devam ettiğini, sürdüğünü düşünüyorlar. Eğer Türkiye’de dengelerin adamı olarak Cumhurbaşkanı seçilecekse o zaman halk niye seçsin. Halkı niye boşuna sandığa götüreceksin" diye konuştu. “BİZE ADETA FİRAVUN’U HATIRLATIYOR” İsrail’in Filistin’de katliam ve soykırım yaptığını söyleyen Bakan Işık, Arap Baharı ile başlayan süreçte bölgede demokrasinin hâkim olmasına yönelik umutları yeşerttiğini, ancak Batı ile birlikte İsra