VİDEO

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

(görüntülü Haber) 1- Koruculardan Tepki: Bizi İsyan Ettirmeye Mecbur Bırakmayın

Doğan Haber Ajansı

Doğan Haber Ajansı

20 Ocak 2015

<p> Canan ALTINTAŞ-Serdar SUNAR/DİYARBAKIR, (DHA)- ANADOLU Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen, koruculuğun kaldırılmak istendiğini, devlet eliyle 30 yıldan bu yana kayıt dışı sigortasız çalıştırıldıklarını, haklarının 30 yıl sonra verilmesi gerektiğini söyledi. ‘Çözüm süreci’ni sekteye uğratmadıklarını anlatan Sözen, “Bizi sokaklara inmeye, baş kaldırmaya, isyan ettirmeye mecbur bırakmayın. Korucu bu bölgenin sigortası, şah damarıdır. Bu şah damar kesilirse, patlarsa bu ülkenin akıbetinin belirsizliğe sürüleceğini düşünüyoruz" dedi. Anadolu Köy Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Başkanı Ziya Sözen, Diyarbakır'da Şehit Aileleri Derneği, İnsan Hakları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği ile 22 ilde faaliyet gösteren korucu başkanları ve korucuların katıldığı basın toplantısı düzenlendi. Şırnak'ta görev yaparken bir hafta önce PKK'nın kaçırdığı korucubaşı Lezgin Sak'ın serbest bırakılmasını isteyen Ziya Sözen, 'Çözüm süreci' devam ederken PKK'nın Elazığ, Hakkari ve Şırnak'ta 3 korucuyu ellerinde tuttuğunu vurgulayarak şöyle dedi: "Çözüm sürecini' destekleyen bir camia olarak bunu hak etmiyoruz. Korucularımızın sağ salim derhal ailelerine teslim edilmesini istiyor ve bekliyoruz. Bu en büyük arzu ve hakkımızdır. Korucularımız şehit edilirken, kaçırılırken, birilerinin özgürlük, insan hakları adı altında sokaklara dökülmelerini tasvip etmiyoruz. Korucularımızın yaşama hakkı elinden alınırken, hükümetimizin sessiz kalmamasını bekliyoruz. Uğruna öldüğümüz değerler için ‘Vatan sağ olsun' diyorduk. Bugün uğruna canlarımızı verdiğimiz değerler; Diyarbakır'da bayrağımız indiriliyor, milli ve manevi değerlerimiz ayaklar altına alınıyorsa tabiri caizse ‘pisi, pisine ölüme gittiğimizi’ düşünüyoruz. Bir ortamda 'Vatan sağ olsun' diyebilecek miyiz? Bunu düşünme noktasına gelmişiz." "SEYİRCİ KALMAYIZ" Sözen, korucu camiası olarak kendilerini terk edilmiş, yetim, üvey evlat gibi gördüklerini hiç kimsenin kendi üzerlerinden siyaset yapma hak