VİDEO

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

PKK Terörünün Bitmesi için Alınması Gereken Acil Önlemler

İstanbul Akademia

İstanbul Akademia

10 Aralık 2016

PKK Terörünün Bitmesi için Alınması Gereken Acil Önlemler Çözüm süreci olarak adlandırılan dönem boyunca; PKK’nın asla silah bırakmayacağını, daha güçlenerek ve silahlanarak saldırılarına yeniden başlayacağını, silah depolayıp, militanlarını yenilediğini ve şehirlerde yapılanarak alan hakimiyeti sağladığını Sayın Adnan Oktar sohbetlerinde defalarca dile getirmiştir. Gelinen aşamada, bu tespitlerin ne kadar haklı olduğu ortaya çıkmıştır. Ortada hemen telafi edilmesi gereken ve acil tedbir alınması gereken bir durum vardır. Devletimiz, PKK terör örgütünü sona erdirecek caydırıcı güce sahiptir. Ancak aşağıdaki tedbirlerin aciliyetli olarak uygulamaya konulması gereklidir: • Bir an önce seferberlik ilan edilmeli. Kısa süre içinde asker sayısının artırılmalı. Bölgede depolanmış patlayıcı ve mühimmatın tespiti için gerekli arama tarama operasyonu için çok sayıda asker kullanılması gereklidir. Ayrıca, asker sayısının arttırılması PKK’yı moral olarak çökertecektir. • Özellikle istihbarat raporlarında dikkat çekilen yüksek riskli yerlerde asker sayısı on binlere çıkarılmalıdır. Kan dökülmesi istenecek veya desteklenecek bir şey değildir. Asker sayısının arttırılması caydırıcı bir güç gösterilmesi açısından gereklidir. Böylece PKK’nın azmi kırılacak, iç ve dış düşmanlara kararlılık gösterilecektir. Caydırıcı güç oluşturmak Allah’ın Kuran’da bildirdiği bir yöntemdir: Onlara karşı gücünüzün yettiği kadar kuvvet ve besili atlar hazırlayın. Bununla, Allah'ın düşmanı ve sizin düşmanınızı ve bunların dışında sizin bilmeyip Allah'ın bildiği diğer (düşmanları) korkutup-caydırasınız... (Enfal Suresi, 60) • Güneydoğu’da riskli bölgelerdeki asfaltlar derhal sökülmeli ve kapsamlı şekilde patlayıcı araştırması yapılmalıdır. Bununla birlikte PKK’nın silah yığdığı depolar birer birer ele geçirilip, silahlara, TSK’nın zimmetine geçirilecek şekilde el konulmalıdır. Bu çalışma da asker sayısının arttırılmasını gerektirmektedir. • Ülkemizde acil bir durum söz konusu olduğu için, başta PKK olmak üzere terör örgütlerine yönelik olarak yeni terör kanunu çıkarılmalıdır. • KCK-PKK üyelerinin, PKK’ya destek verenlerin, en küçük bir örgüt propagandası dahi yapanların hepsinin –terör sorunu devam ettiği süre boyunca- tutuklanmasına imkan sağlayacak şekilde kanunlar düzenlenmelidir. • Asker ve polis PKK’ya karşı salt savunma konumundan çıkarılmalıdır. Şüpheli gördüğü durumda asker ve polis PKK’lılara karşı gerekli kanuni tedbiri alma özgürlüğüne hukuken sahip olabilmelidir. PKK bu hakkı kendinde buluyorsa, askerin de bu hakka sahip olması gerekir. Bu konuda kanun değişikliği yapılmalıdır. * Kanun değişikliği ile halka kendini savunma hakkı verilmelidir. Halk, PKK tehdidi altında kaldığında ve asker ve polise ulaşamadığı durumlarda kendi savunmasını yapabilmeli, bundan dolayı sorumlu tutulmamalıdır. Halka böyle bir hak verilmesi, PKK açısından da oldukça caydırıcı olacaktır. * Çözüm süreci kapsamında PKK bayraklarının ve Öcalan posterlerinin serbest hale getirildiği malumdur. Bu konuda acilen düzenleme yapılması ve bu paçavraları taşıma ve kullanmanın tekrar suç kapsamına alınması gerekmektedir. • Tüm dünyayı Türkiye’deki durum hakkında doğru şekilde bilgilendirecek, dünya çapında yaygın olan dezenformasyonun önüne geçecek bir haber ve bilgi ağının organize şekilde yapılandırılması gerekmektedir. Başbakanlığa bağlı Enformasyon Genel Müdürlüğü ve Anadolu Ajansı gibi medya organları bu konuda hemen harekete geçmeli ve olaylar hakkında bütün bilgileri anında dünya basınına yayacak şekilde çalışma yapmalıdırlar. • Türkiye, PKK konusunda İran ve Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi ile ittifak anlaşması imzalamalıdır. PKK, Türkiye-İran ittifakından daima korkmuştur. Özellikle İran ile gerçekleştirilecek bir saldırmazlık ve dayanışma paktı, bir ülke saldırı altında olduğunda diğerinin desteğini mümkün kılacak, ve söz konusu ittifak PKK için büyük bir darbe olacaktır. • ABD’nin bölgede, bir PKK yapılanması olan PYD’ye açıkça destek verdiği ve PKK’ya bu yolla sınırımızda bir alan hakimiyeti sağlamaya çalıştığı açıktır. ABD derin devleti bu konuda pervasız davranmakta ve hedeflediği Komünist Kürdistan için PKK’nın bu alanda devlet kurmasına Türkiye’nin izin vermesini beklemektedir. Bunun bir sonraki aşaması Türkiye’den toprak istemek olacaktır. Türkiye, kendi topraklarının bütünlüğü söz konusu olduğunda ABD derin devletine boyun eğmeyeceğini göstermeli, NATO üyesi olmamızın, topraklarımızdan taviz vermemiz anlamına gelmeyeceğini kararlı bir üslupla göstermelidir. Suriye ve Irak üzerinde oynanan oyunların Türkiye’de başarılı olamayacağı ispatlanmalıdır. • Güneydoğu’da belli bölgelerde PKK’ya karşı bir beceriksizlik havasının mevzu bahis olmaması oldukça önemlidir. Söz konusu bölgelerde terörle mücadelede başarısız olan yetkili kişilerin yerine, bu mücadeleyi hakkıyla başarabilecek idareciler getirilmelidir. Bu konuda zaman kaybedilmemelidir. http://a9.com.tr/video/50/Kisa-filmler---Mutlaka-izleyin/