TBMM Başkanı Bülent Arınç, cumhurbaşkanı seçimi için Meclisin toplantısı sırasında Genel Kurul'da 184 kişinin olduğuna kanaat getirmesi halinde yoklama yapmadan oylamayı başlatacağını söyledi.
Arınç, NTV'de yayınlanan Can Dündar'ın "Neden" isimli programında AK Parti ile CHP grup başkanvekilleriyle yarın cumhurbaşkanı seçim süreci konusunda istişare toplantısı yapacağını söyledi.
Toplantıda herhangi bir karar alınmayacağını vurgulayan Arınç, cumhurbaşkanlığı için adaylık sürecinin başlayacağı tarihle ilgili duyuru yapılacağını, adayların 16 Nisandan 25 Nisan saat 24.00'e kadar başvuruda bulunacağının açıklanacağını bildirdi.
Cumhurbaşkanı seçiminin birinci turunda toplantı yeter sayısının 376 olacağı iddiasının çok tartışıldığına dikkati çeken Arınç, "376 sayısı, konuyu bilmeyenler tarafından öylesine tartışılıyor ki bilgi kirlenmesi var" dedi.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Tülay Tuğcu'nun bugünkü beyanatında "süratle toplanır, karar veririz" şeklindeki açıklamalarının bazıları tarafından "Mal bulmuş mağribi gibi" algılandığını ifade eden Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Anayasa Mahkemesine müracaat edebilir, bunu şekil ve esas bakımından inceler, reddeder veya kabul eder. Bana göre böyle bir başvuruyu reddetmesi yüzde 100'dür. Kendisine bir müracaat yapıldığında o müracaatı kabul edecektir; kısa sürede kararlarını vereceklerdir. Bu kararın, Anayasada yazılış biçimine uygun olacağı kanaatindeyim. Öyle bir karar çıkacaktır ki 'Türkiye'de iyi ki Anayasa Mahkemesi var' diyeceğiz."
Anayasa Mahkemesine başvurulması halinde kararın bekleneceğini belirten Arınç, seçim turları arasında en az 3'er gün bulunacağını, sürenin de Anayasa Mahkemesi kararı ve seçimin yapılması için yeterli olacağını, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in görev süresinin 16 Mayısa kadar devam edeceğini bildirdi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a bu konudaki tavsiyelerinin sorulması üzerine Arınç, "Madem ki uzlaşma beklentisi ve isteği var, işin doğasında da böyle olmalıdır. Bu görüşmelerini, bütün siyasi partilerle yapması uygun olabilir. Sivil toplum örgütlerinin geçmişteki tavırları belli olduğuna göre, onlarla yaptığı çalışmalardan çok biraz daha siyasete ağırlık vermesi gerekir" dedi.
Halen cumhurbaşkanı adayının belli olmamasının, demokratik açıdan sıkıntı olup olmadığına yönelik bir soruya Arınç, şu karşılığı verdi:
"İşin tabiatında bu var. Adaylık müracaatı bile başlamadan, meydan okumaların faydası yok ki. 'Çık bakalım arkadaş, söyle bana.' Karşı taraf, 'Niye söyleyeyim, söylenecek zaman bile gelmemiş' demez mi? 25'inde saat 19.00'da müracaat etse, niye bu kadar geciktin diyecek halimiz yok ki. Bazı partiler ve insanlar, önceden adayı belirleyerek, siyaseti daha fazla germemeyi düşünmüş de olabilir. Süreç başlamadan 'kim' diye sormak belki bir haktır ama buna verilecek cevap acele etmedir."
"Cumhurbaşkanın meclis dışından olması belli dengeleri kollamasını sağladı. Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık ve Meclis Başkanlığının aynı partiden olması, bu dengeyi zedelemeyecek mi?" sorusunu Arınç, "Bu kanaate katılmıyorum" diye yanıtladı.
Arınç, cumhurbaşkanı, meclis başkanı ve başbakanın aynı partiden temsil edilmesinin, uyum sağlayacağına inandığını bildirdi.
AA