Başvuruyu değerlendiren Diyarbakır 5'inci Ağır Ceza Mahkemesi, iki milletvekilinin tahliye edilmesine karar verdi.
Milletvekilleri için bu yönde daha önce yapılan başvurular reddedilmişti.
Geçen ay Anayasa Mahkemesi'nin CHP İzmir milletvekili Mustafa Balbay hakkında verdiği ve yerel mahkeme tarafından tahliye edilmesini sağlayan kararı emsal göstererek BDP'li beş milletvekilinin tahliyelerine karar verilmesi için Diyarbakır 5 ve 6. Ağır Ceza Mahkemeleri'ne baro tarafından başvuru yapılmıştı.
Baro'nun başvurusunu inceleyen savcılık Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi'ne sunduğu mütalaasında Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım ve Şanlıurfa Milletvekili Ayan'ın tahliye yönünde görüş bildirmişti.
Ama bugün tahliye kararını veren mahkeme 13 Aralık tarihinde tahliye taleplerini reddetmişti.
Ergenekon davasında yargılanan CHP İzmir milletvekili Mustafa Balbay, 4 yıl 277 gün tutuklu kaldıktan sonra Anayasa Mahkemesi'nin kararının ardından tahliye edilmişti.
Anayasa Mahkemesi kararı
Geçen ay tahliye taleplerinin reddedilmesi üzerine başvuruda bulunulan Anayasa Mahkemesi, dün KCK davası tutuklularından BDP milletvekilleri Gülser Yıldırım ve İbrahim Ayhan'ın, tutukluluklarının makul süreyi aştığı ve seçilme haklarının ihlali iddiasıyla yaptıkları başvuruyu haklı bulduğunu bildirdi.
Mahkeme, milletvekillerinin seçme ve seçilme haklarının da ihlal edildiğine hükmetti.
Diyarbakır Özel Yetkili 5 ve 6. Ağır Ceza Mahkemelerinde görülen KCK davalarında tutuklu yargılanan BDP Şırnak milletvekilleri Selma Irmak, Faysal Sarıyıldız, BDP Mardin Milletvekili Gülser Yıldırım, BDP Urfa Milletvekili İbrahim Ayhan ve Van Bağımsız Miletvekili Kemal Aktaş'ın avukatları, başvurularında, "uzun tutukluluk süresi" ve "seçilme hakkının ihlalini" gerekçe göstermişti.
Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü, başvurulardan ikisi hakkında kararını verdi. Diğer üç başvurunun henüz ulaşmadığı, ulaştıktan sonra ele alınacağı öğrenildi.
Fırat Haber Ajansı'nın (ANF) haberine göre, "Başvurucuların, tutukluluğun makul süreyi aştığı iddiasıyla ilgili Anayasa'nın seçme ve seçilme hakkını düzenleyen 67. maddesinin 1. fıkrasıyla bağlantılı olarak, Anayasa'nın 19. maddesinin 7. fıkrasındaki, 'Her ne sebeple olursa olsun, hürriyeti kısıtlanan kişinin, kısa sürede durumu hakkında karar verilmesini ve bu kısıtlamanın kanuna aykırılığı halinde hemen serbest bırakılmasını sağlamak amacıyla yetkili bir yargı merciine başvurma hakkı'nın ihlal edildiğine karar verildi."
Seçilme hakkının ihlal edildiği iddiasıyla ilgili de Anayasa'nın 19. maddesinin 7. fıkrasıyla bağlantılı olarak, 67. maddesindeki seçme ve seçilme hakkının ihlal edildiğine hükmedildi.
Başvuruculara 3'er bin lira manevi tazminat ödenmesine de karar verildi.