Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Küresel ve bölgesel düzeyde başarıya ulaşan projelerin, senaryoların hiçbiri de hamdolsun ülkemizde işe yaramadı. Türkiye'yi, Cumhuriyetimizin 94. yılını kutluyor olmamıza bakarak nevzuhur bir devlet sananlar gerimizdeki binlerce yıllık birikimi, tecrübeyi, gücü göremediler. Türkiye bir kabile devleti değildir." dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan,Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı Resepsiyonu'nda yaptığı konuşmada, resepsiyona katılanları "Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ne, milletin evine hoş geldiniz." diyerek selamladı.
Resepsiyona teşrifleri için tüm davetlilere teşekkür eden ve yurt içinde, yurt dışında yaşayan tüm vatandaşların Cumhuriyet Bayramı'nı tebrik eden Erdoğan, illerde ve yurt dışı temsilciliklerde yapılan kutlamalarda sevinçlerine ortak olan herkese şükranlarını sundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti 1923'te bizim binlerce yıllık devlet geleneğimizin toprakla buluşmuş son fidanı olarak doğdu. Aradan geçen 94 yılın sonunda artık Cumhuriyet'imiz ulu bir çınar olma yolunda büyümesine, gelişmesine devam ediyor. Bugün Türkiye Cumhuriyeti bir yandan köklerine daha sıkı sarılan, diğer yandan semaya doğru daha fazla yükselen, kendi gövdesiyle birlikte geniş bir alanda güvenin, huzurun, umudun adı olan bir devlettir." diye konuştu.
- "Ülkemiz bu manzaraya en son Kurtuluş Savaşı'nda şahit olmuştu"
Cumhuriyet'i kuran başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile arkadaşlarını rahmetle yad eden Erdoğan, Atatürk'ün vasiyeti olarak da görülebilecek muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkmak hedefine değindi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ülkemizde yıllarca Cumhuriyet'in ve Gazi Mustafa Kemal'in adını kullanarak kendilerine bir statü elde etmeye çalışanların bu hedef doğrultusunda attıkları somut hiçbir adımın olmaması dikkat çekicidir. Hatta tam tersine Türkiye ne zaman muasır medeniyet seviyesi yönünde bir kalkınma hamlesi başlatsa birileri hemen çıkıp Cumhuriyet'i korumak ve kollamak adına buna engel olmuştur. Darbeler, cuntalar, vesayet girişimleri tarihimize, hep Cumhuriyet'in kazanımlarına darbe vuran karanlık duraklar olarak geçmiştir. Geçtiğimiz yıl yaşadığımız 15 Temmuz darbe girişimi ise Türkiye'nin demokratik ve ekonomik kazanımları yanında doğrudan istiklalimize ve istikbalimize yönelik bir saldırı olarak hafızalarımıza kazınmıştır."
Darbelerde kimi zaman içinden "la havle" çekerek, kimi zaman dişini sıkarak sabreden milletin, 15 Temmuz'da özgürlüğüne ve geleceğine sahip çıkmak için sokaklara, meydanlara indiğine işaret eden Erdoğan, "Ülkemiz bu manzaraya en son Kurtuluş Savaşı'nda şahit olmuştu. Türkiye'nin dört bir yanında kurulan müdafa-i hukuk cemiyetleri milletimizin tamamen kendi iradesiyle başlattığı bir büyük kıyamın ortak adıdır. 15 Temmuz gecesi aynı ruh, aynı heyecan, aynı azim bir kez daha dirilmiş, milletimiz tamamen kendi iradesiyle çağrımıza kulak vererek ülkesine, devletine, bayrağına, ezanına sahip çıkmıştır." diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk milletinin 15 Temmuz gecesi 250 şehit verdiğini, 2 bin 193 gazisi olduğunu hatırlatarak, "Tıpkı 1071'de Malazgirt'te, tıpkı 1299'da Söğüt'te, 1453'te İstanbul surları önünde, tıpkı 1920'de Büyük Millet Meclisinin açılışında olduğu gibi bir kez daha önünde yepyeni bir dönem açtı. Rabb'im tüm şehitlerimizden, tüm gazilerimizden, tüm milletimizden razı olsun diyorum." ifadelerini kullandı.
- 100. yıl kutlamaları gelecek seneden itibaren başlayacakErdoğan, 2023'e biraz daha yaklaşıldığını belirterek, yükledikleri vizyon çerçevesinde kutlanması planlanan 100'üncü yılın hazırlıklarına şimdiden başladıklarını bildirdi. Başbakanlık bünyesinde yürütülen hazırlık çalışmalarının, bilim heyetinin katkıları ve oluşturulan eylem planıyla son aşamaya geldiğini açıklayan Erdoğan, "Önümüzdeki yıldan itibaren somut ürünleri ortaya koyulmaya başlayacak olan 100. yıl kutlamalarımız aşama aşama 2023'e kadar sürecektir. Yıllarca tarihinden, kültüründen, medeniyetinden uzak tutulmaya çalışılan nesillere ecdadının başarıları ve büyüklüğünden hareketle yeni bir vizyon kazandırmak öyle bir anda gerçekleştirilebilecek bir hedef değildir." değerlendirmesinde bulundu.Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu doğrultuda 2023'e kadar bilinçli, yoğun ve birbirini tamamlayan etkinlikler düzenlenecek olmasını isabetli bulduğunu ifade ederek, "Tüm kurumlarımızın bu çerçevede hem üzerilerine düşen görevleri yerine getirmeleri hem de kendi bünyelerindeki hazırlıkları Başbakanlıktaki çalışmayla uyumlu bir şekilde yürütmeleri yerinde olacaktır." dedi.
- "2019, Türkiye'nin gelecek yarım yüzyılının belirleyicisi olacak" Türkiye'nin gelecek çeyrek ve hatta yarım yüzyılının belirleyicisi olacağına inandığı 2019'un, bu vizyonun başarıya ulaşmasında kritik öneme sahip olduğuna işaret eden Erdoğan, bu çerçevede sorumluluk sahibi herkesin birikimini ve imkanlarını Türkiye'nin daha güçlü, daha müreffeh, daha huzurlu, daha mutlu geleceği için seferber etmesini beklediklerini vurguladı. Millete söz verdikleri 2023 Türkiye'sini inşa etmek için gece gündüz çalıştıklarını ve çalışacaklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu:
"Önümüze çıkartılan engelleri, yıllardır neredeyse kesintisiz bir şekilde süren saldırıları Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle birer birer boşa çıkartıyoruz. Küresel ve bölgesel düzeyde başarıya ulaşan projelerin, senaryoların hiçbiri de hamdolsun ülkemizde işe yaramadı. Türkiye'yi, Cumhuriyetimizin 94. yılını kutluyor olmamıza bakarak nevzuhur bir devlet sananlar, gerimizdeki binlerce yıllık birikimi, tecrübeyi, gücü göremediler. Türkiye bir kabile devleti değildir. Türkiye asırlara varan birikimiyle dünyada devletlere örnek olmuş bir devlettir. Türk milletini sadece 80 milyon vatandaşımızdan ibaret sananlar bizim için dua eden, gönüllerini ve gözlerini ülkemize yöneltmiş yüz milyonlarca kardeşimizi bunlar fark edemediler. Cumhuriyetimizin 100. yılına doğru işte bu büyük mücadele, bu büyük silkiniş, bu büyük uyanış ikliminde gidiyoruz."
(Sürecek)