İSTANBUL (AA) - Eski TBMM Başkanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Avrupa ve Asya olarak her iki medeniyeti birleştiren tek ülkenin Türkiye olduğunu belirterek, "Bu coğrafyada ayakta kalmak, geleceği inşa etmek oldukça zor. Türkiye 40 yıldır bir mücadele veriyor, terörle mücadele veriyor. Niye, ülkemizi terör marifetiyle enerjisini azaltma, kalkınma ve gelişme hedeflerini yavaşlatmak, geciktirmek istiyorlar." dedi.
İstanbul Gelişim Üniversitesi (İGÜ) ev sahipliğinde gerçekleştirilen İnanç, Eğitim, Kültür, Sosyal, Dayanış ve Yardımlaş Derneği'nin (İNANÇDER), her yıl düzenli olarak organize ettiği Uluslararası Ticaret Kongresinin 6'ncısında konuşan Ak Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, İpekyolu'nun bir güzergahtan ibaret olmadığını, asırlarca doğu batı arasında zenginliğin göç ettiği bir yol ağı olduğunu belirtti.
2. Dünya Savaşı'ndan sonra artık 2 kutuplu bir dünyanın görüldüğüne dikkati çeken Yıldırım, Türkiye'nin o dönemin yöneticilerinin batı blokunu tercih ettiğini kaydetti.
Yıldırım, 2000'li yıllarda ise dünyanın tek kutuplu olduğunu ve dijital çağa geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
"Dijital çağ hedefi ve amacı dünyamızı küresel bir köy haline getirmek. Ülkeleri birbirine daha fazla yaklaştırmak ve küresel refahın daha adil dağılımını sağlamak ve böylece bölgesel ve küresel huzursuzlukların ortadan kaldırılması. Hedef güzeldi ancak gerçekleşen bu olmadı. Gerçekleşen servetin, dünyadaki refahın dağılımının gittikçe daha da adil olmayan bir şekilde geliştiğini görüyoruz. Esasında milenyum döneminde ne hedefleniyordu, bütün dünya ülkeleri birbirine açık olacak, sermaye hareketi, mal hareketi ve hizmet hareketi gerçekleşecek ve böylece bölgesel sorunlar daha da asgariye düşecek. Ancak gelişmiş batı ülkeleri tam tersini yaptılar. Sermayenin dolaşımını sağladılar, ancak insanların dolaşımını engellediler, malların dolaşımına kısıtlama getirdiler. Kısacası gelişmekte olan ülkelerin iş gücünün üretim kabiliyetlerini sağladıkları sermaye ile sömürmeye devam ettiler. Bu da bölgesel ve küresel huzursuzlukları daha da artırdı. Bugün bölgemizde yaşanan savaşlar, anlaşmazlıkların temelinde bu vardır.
- "Terörle kalkınma ve gelişmeyi geciktirmek istiyorlar"
Artık dinamik, genç, üreten, iş gücüne sahip bir doğu coğrafyası olduğuna işaret eden Yıldırım, bir de doygunluğa erişmiş daha fazla yenilikleri sürdüremeyen batının olduğunu dile getirdi.
Türkiye'nin burada önemli bir konuma sahip olduğunu vurgulayan Yıldırım, şöyle devam etti:
"Burada bulunduğumuz Marmara, Çanakkale, İstanbul Boğazı iki coğrafyayı Asya ve Avrupa'yı fiziken birleştiriyor. Yani coğrafi olarak da kültür olarak da bölgesel olarak da gerçek anlamda Avrasya ülkesi. Her iki medeniyeti birbiriyle birleştiren tek ülke Türkiye. Onun için Türkiye üzerinden etrafındaki olaylara herkes kulak kabartıyor. Bu coğrafyada ayakta kalmak, geleceği inşa etmek oldukça zor. Türkiye 40 yıldır bir mücadele veriyor, terörle mücadele veriyor. Niye, ülkemizi terör marifetiyle enerjisini azaltma, kalkınma ve gelişme hedeflerini yavaşlatmak, geciktirmek istiyorlar."
- "Birlik, beraberlik, kardeşlik ve vatanın bölünmezliği önceliğimiz"
Türkiye'nin ilk defa soğuk savaş döneminden beri 2 büyük ülkeyle masaya oturduğunu ifade eden Yıldırım "Türkiye, hudutlarının hemen arkasında planlanan terör oluşumuna 'dur' demiştir. Bunu yapan da bu ülkenin lideri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'dan başkası değildir. Şehit kanlarıyla suladığımız bu toprakları hiçbir şart altında bir takım planlarla, terör örgütleriyle kimseye teslim etmeye asla ve asla rıza gösteremeyiz. Milletimizin şartlar ne olursa olsun birlik beraberlik kardeşlik vatanını bölünmez bütünlüğü her zaman önceliğimiz olmuştur." değerlendirmesini yaptı.
- Kürsel krize rağmen yatırımlar sürdü
Küresel ticarette 2008'den beri bir daralma içinde olduğunu anlatan Yıldırım, bu zaman diliminden sonra dünyanın ekonomik olarak daraldığını aktardı.
Türkiye'nin finansal krizi fırsata dönüştüren nadir ülkelerden biri olduğunu ve kürsel kriz döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Kriz bizi teğet" geçti sözünün gerçek bir ifade olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Biz krize rağmen inatla o dönemde kamu yatırımlarına hız verdik ve arttırdık. Bu neyi sağladı, bizim iç piyasada kriz yok algısının süratle yayılmasına sebep oldu ve özel sektör biz bir yatırım yaptıysak 9 kat yatırım yaptı." dedi.
İNANÇDER Yönetim Kurulu Başkanı Nejdet Külünk de ölüleri ve şehitleri hiçbir zaman unutmadıklarını, anaları, babaları, dayıları, amcaları ve vatan için canını seve seve veren kahraman şehitleri asla unutmadıklarını, unutmayacaklarını söyledi.
En büyük sermayelerinin vefa duygusu olduğunu söyleyen Külünk, "Barış Pınarı Harekatı'nda şehit düşen kahraman mehmetçiklerimizi ve kahraman istihbarat elemanlarımızı huzurlarınızda saygıyla yar ediyoruz Allah rahmet eylesin, makamları cennet olsun." dedi.
Külünk sözlerine şöyle devam etti:
"Çin devlet başkanının ifadesiyle, İpekyolu ekonomik kemerini ve 21'nci yüzyıl Deniz İpekyolu' nu inşa etmek için birlikte çalışacağız. 'Kazan Kazan' işbirliği çerçevesinde İpekyolu'nu birlikte inşa edeceğiz."
Külünk, "Tek Yol Tek Kuşak" projesi için yaklaşık 65 ülke düşünüldüğünü, bunlardan 40'tan fazla ülke uluslararası örgütte Çin işbirliği anlaşmasını imzaladığını anlattı.
Rusya'nın Avrasya ekonomik birliği, Türkiye'nin orta koridor girişimi, Kazakistan'ın bulunduğu yol girişimi gibi atılımların "Tek Yol Tek Kuşak" girişiminin gerçekleştirilmesi için koordinasyonu sağlamakta etkili olduğunu dile getirdi.
Öte yandan Türkiye'nin uluslararası alanda özgür iradesi ile hak ve hukukunu her türlü platformda araması, uluslararası pazarda söz sahibi olmasının öneminin anlatıldığı kongrede "Tek yol tek kuşak" projesi de konuşuldu. Kongreye, eski TBMM Başkanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım'ın yanı sıra AK Parti İstanbul Milletvekili Metin Külünk, İNANÇDER Yönetim Kurulu Başkanı Nejdet Külünk, T.C. Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Selim Dursun ve çok sayıda davetli katıldı.
Programın ardından milletvekili Metin Külünk, Binali Yıldırım'a plaket ve Çamlıca Camii anısına hediye takdim etti.