AİHM, üç davada Türkiye'yi mahkum etti

Mahkeme, Van'da yaşayan 1974 doğumlu Türk vatandaşı Hamdi Atiman'ın 2009'daki başvurusunu değerlendirerek, Türkiye'nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin (AİHS) 2. Maddesi'nde yer alan yaşam hakkını ihlal ettiğine karar verdi.

Atiman, 25 Haziran 2008'de kamyonetiyle giderken benzin kaçırdığı şüphesiyle jandarma tarafından durdurulmak istenmiş, durmayınca üzerine ateş atılmış ve yaralanmıştı. AİHM, jandarmanın aşırı güç kullandığına hükmederek yaşam hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Türkiye, davacı herhangi bir talepte bulunmadığı için tazminat ödemeyecek.

Almanya'da yaşayan 1962 doğumlu Türk vatandaşı Cevat Soysal'ın 2003'de açtığı davada ise mahkeme, Türkiye'nin adil yargılanma hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Soysal, 1999'da PKK terör örgütü üyesi olduğu şüphesiyle Moldova'da yakalanarak Türkiye'ye getirilmiş ve hakkında "PKK'nın Avrupa Temsilcisi" - "örgütün 2 numaralı adamı" gibi suçlamalarda bulunulmuştu. Terör örgütü üyesi olduğuna hükmedilen Soysal, 2002'de 18 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Soysal, 2008'de şartlı tahliye edilerek ailesinin yaşadığı Almanya'ya gitmişti.

AİHM, davada, telefon kayıtlarının ve tapelerin yasa dışı delil olarak kullandığı gerekçesiyle Soysal'ın yargılanmasında Türkiye'nin AİHS'in Adil yargılanma hakkına ilişkinin maddesini ihlal ettiğine karar verdi. Türkiye, masraflar da dahil 10 bin avro tazminat ödemeye mahkum edildi.

AİHM, İstanbul'da yaşayan 1923 doğumlu Mahmut Sezer'in 1977'de aldığı ve 1982'de yeşil alana çevrilen ev arsasından istediği gibi yararlanamadığı gerekçesiyle açtığı davayı da karara bağladı. AİHM, Türkiye'nin AİHS'in mülkiyet hakkına ilişkin maddesini ihlal ettiğine karar vererek Türkiye'yi 10 bin avro tazminat ödemeye mahkum etti.