HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

AK Parti Grup Toplantısı

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan: (5) - "Teklifimiz, hemen bu gece tüm teröristler silahlarını, malzemelerini, her şeylerini bırakıp, kurdukları tuzakları imha edip, belirlediğimiz Güvenli Bölge'den dışarı çıksınlar" - "(Teröristlerin güvenli bölgeden çıkması teklifi) Bu dediğimiz yapıldığında, sadece teröristleri hedef alan Barış Pınarı Harekatımız zaten kendiliğinden sona ermiş olacak" - "Suriye konusunu görüşmek üzere ülkemize gelecek veya bizi arayacak olan herkes, Türkiye'nin bu gayet açık, gayet samimi ve gayet makul yaklaşımını göz önünde bulundurarak hazırlıklarını yapmalıdır. Aksi takdirde beyhude zaman ve enerji harcamış oluruz" - "Suriye'deki gelişmeler sebebiyle bizi ekonomik yaptırımla tehdit edenlere de diyoruz ki azdan az gider, çoktan çok gider" - "Şehitler tepesi hiç boş kalmayacak olsa da hak, hakikat, ülkemize ve milletimize hizmet için mücadeleye devam edeceğiz. Son nefesimize, gücümüzün son takatine kadar bu yoldan dönmeyeceğiz. En büyük hesabın Allah'ın hesabı olduğu inancıyla bize dayatılan değil, doğru bildiğimiz yolda yürümekte kararlıyız" - "Gerekirse yedi düveli karşımıza almak pahasına bu ümmetin ve bu milletin onurunu, izzetini, haysiyetini yere düşürmedik, düşürmeyeceğiz"

TBMM (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Teklifimiz, hemen bu gece tüm teröristler silahlarını, malzemelerini, her şeylerini bırakıp, kurdukları tuzakları imha edip, belirlediğimiz Güvenli Bölge'den dışarı çıksınlar." dedi.

Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, kendilerini arayarak teröristler adına talepte bulunanlara seslendi. "Madem terör örgütüyle bu kadar içli dışlısınız, madem terör örgütünü bu kadar seviyorsunuz ve kolluyorsunuz, madem masumların akan kanının değil de teröristlerin ezilen başlarının derdindesiniz, madem teröristlerin gönlünü etmek uğruna Türkiye'nin müttefikliğini hiçe saymayı göze alıyorsunuz, öyleyse size bir teklifimiz var." ifadelerini kullanan Erdoğan, şöyle konuştu:

"Bizim terörist bile olsa kimseyi taammüden öldürmek gibi bir niyetimiz zaten olamaz. Çünkü biz, sizler gibi değiliz. Yunus Emre'nin, Hz. Mevlana'nın, Şeyh Edebali'nin, Hacı Bayram Veli'nin torunları, öldürmek değil yaşatmak için çalışır. Suriye'deki sorunun en kestirme yolu... Bunun için de teklifimiz, hemen bu gece tüm teröristler silahlarını, malzemelerini, her şeylerini bırakıp, kurdukları tuzakları imha edip belirlediğimiz Güvenli Bölge'den dışarı çıksınlar. Bölgede bu dediğimiz yapıldığında, sadece teröristleri hedef alan Barış Pınarı Harekatımız zaten kendiliğinden sona ermiş olacak. Gerçek derdi bölge halkının zarar görmemesi olan herkesin, bu teklife derhal olumlu cevap vermesi gerekir. Şayet dert bölge halkının can güvenliği değil de teröristlerin canını kurtarmak ise yine bu teklife olumlu cevap verilmesini bekleriz. Yok dert, terör örgütünün ülkemize yönelik saldırılarının ve bölge halkı üzerindeki baskısının devamı ise hiç kimse kusura bakmasın, böyle bir şeye rıza göstermeyiz. Bu yöndeki tekliflere de üstü örtülü veya açık tekliflere de eyvallah etmeyeceğimiz, bugüne kadarki tavrımızla herhalde anlaşılmıştır."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Barış Pınarı Harekatı veya harekat alanındaki herhangi bir yerle ilgili kimseye bir söz verilmediğini vurgulayarak, "Ama Barış Pınarı Harekatı'ndan önce, başta Amerika olmak üzere Rusya, Avrupa Birliği üyesi ülkeler, NATO, hepsini bilgilendirdik. Biz, bunları haber vermeden bunu yapmadık. Hepsini haberdar ettik, bilgilendirdik, adımları böyle attık. Soranlara sadece terör örgütünün, sınırlarımızın 30 kilometre uzağına çekilmesiyle ilgili sayısız defa tekrarladığımız duruşumuzu ifade ettik. Ne zaman ki Münbiç'ten Irak sınırına kadar olan hat boyunca istisnasız bir şekilde 30-35 kilometrelik bir derinliği kontrol altına aldık, işte o zaman harekatımız sona erer. Bu hedefe ulaşana kadar hiçbir güç bizi durduramaz." değerlendirmesinde bulundu.

Türkiye'ye yönelik ekonomik tehditlere ilişkin de Erdoğan, "Suriye'deki gelişmeler sebebiyle bizi ekonomik yaptırımla tehdit edenlere de diyoruz ki az dan az gider, çoktan çok gider." diye konuştu.

- "Bizde açtığınız her yaranın çok daha büyüğü sizin ekonominizde açılır"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Çanakkale'de bir tas çorbayı paylaşan bir milletin, Çanakkale destanını yazanların torunları olduklarını hatırlattı.

"Bizde açtığınız her yaranın çok daha büyüğü sizin ekonominizde açılır. Bizim kesilen sakalımız bir süre sonra çok daha gür şekilde yerine gelir ama sizin kayıplarınızın telafisi o kadar kolay olmaz." diyen Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"Suriye konusunu görüşmek üzere ülkemize gelecek veya bizi arayacak olan herkes, Türkiye'nin bu gayet açık, gayet samimi, gayet makul yaklaşımını göz önünde bulundurarak hazırlıklarını yapmalıdır. Aksi takdirde beyhude yere zaman ve enerji harcamış oluruz. Düşünün. Bize ülkelerine girme yasağı koyanlar, onların da iyi düşünmeleri lazım. Bu ne demektir? Türkiye gibi bir devlete siz ülkenize girme yasağı koyacaksınız. Bize düşen nedir? Hayırlı olsun... Gelmesek de olur. Batar mıyız, biter miyiz, öyle bir şey mi var, çok mu meraklıyız? Düşünün. Şahsıma, aileme, bakan arkadaşlarıma, 3-4 bakan arkadaşıma vize yasağı koyuyorlar. Bu, siyasetten zerre kadar nasibini almış olan insanlara yakışır mı, bir ülkeye, bir devlete bu yakışır mı? Siyaset, duygusallık sanatı değildir. Siyaset, birinci derecede insan yönetme, iki ülke yönetme sanatıdır. Aziz milletim, ülkemizin zor bir dönemden geçtiğini biliyoruz. En büyük gücümüz, her zaman olduğu gibi milletimizin bizatihi kendisidir. Allah'ın yardımı, milletimizin desteği, dostlarımızın duası yanımızda olduğu müddetçe bu mücadeleden de başarıyla çıkacağımızdan şüphe duymuyoruz. Yaşanılan süreç, Suriye meselesinin sadece Suriyelileri ilgilendirmediğini, asıl hedefin bizim ülkemizin ve milletimizin bekası olduğunu tüm açıklığıyla ortaya koymuştur."

- "Kökü sağlam olan ağacı unutmayın rüzgar deviremez"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, harekatın, NATO'nun 5. maddesinin uygulanması ve Adana Mutabakatı sebebiyle yürütüldüğünü, ancak şu anda koalisyon güçlerini Suriye'ye kimin davet ettiğini bilemediğini söyledi. Erdoğan, şu açıklamalarda bulundu:

"Rejim güçleri değil, onu biliyorum. Öyleyse niçin? Ama Rusya'yı rejimin davet ettiğini biliyorum. Burada kim davetlidir, kim rastgele gelmiştir ortada. Kökü sağlam olan ağacı unutmayın rüzgar deviremez. Hamdolsun, biz kökü binlerce yıl ötesine uzanan sapasağlam bir ülkeyiz. Gerekirse yedi düveli karşımıza almak pahasına bu ümmetin ve bu milletin onurunu, izzetini, haysiyetini yere düşürmedik, düşürmeyeceğiz.

Şehitler tepesi hiç boş kalmayacak. Kalmayacak olsa da hak için, hakikat için, ülkemize ve milletimize hizmet için mücadeleye devam edeceğiz. Son nefesimize, gücümüzün son takatine kadar bu yoldan dönmeyeceğiz. En büyük hesabın Allah'ın hesabı olduğu inancıyla bize dayatılan değil doğru bildiğimiz yolda yürümekte kararlıyız."

- "Biz dik durursak bizim sırtımızı kimse yere getiremez"

Dede Korkut'un "Yer ve gök, yerdekiler ve göktekiler ve yüce Allah şahit olsun ki sen er oldukça, yiğit oldukça, adam oldukça ve senden olanlar, senin yanındakiler böyle oldukça Türk Milleti'nin sırtı yere gelmez." sözlerini hatırlatan Erdoğan, "Biz dik durursak, sağlam durursak, bir ve beraber olursak Allah'ın izniyle kimse bizim sırtımızı yere getiremez." diye konuştu.

Barış Pınarı Harekatı bölgesi ve diğer yerlerde kahramanca mücadele eden güvenlik güçlerine, Mehmetçiklere başarı dileyen Erdoğan, Türkiye'nin yanında, cephenin önünde mücadele eden ve şu ana kadar 46 şehit veren Suriye Milli Ordusu mensuplarına da Allah'tan muvaffakiyetler temenni etti.

Erdoğan, çeşitli müsabakalarda şampiyon olan ve başarıdan başarıya koşan sporcuların, Mehmetçik'e verdiği selamların, kendilerine başarıyla dönmesini diledi.

Yürekleri Türkiye ile atan Suriyelilere, dünyanın dört bir yanında Türkiye'nin haklı davasına sahip çıkan vatandaşlara, dostlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Somali'den Katar'a, Azerbaycan'dan Libya'ya, Afrika'dan Asya ve Balkanlar'a kadar Türkiye ve Mehmetçik için dua edenlere selam gönderdi.

Erdoğan, "Türkiye'nin bu önemli davasında siyasi ve fikri ayrılık gözetmeksizin, ülkesinin yanında yer alan herkesi yürekten selamlıyorum. Bu ülkenin ekmeğini yiyip, suyunu içip, havasını soluyup, sonra da bulduğu her fırsatta gavurun kılıcını çalanları da milletimizin engin irfanına, takdirine havale ediyorum. Günün kavga etme değil birlik olma, tek yumruk, tek bilek, tek yürek olma günü olduğu bildiğimiz için bu konuları tartışmayı ileri bırakıyoruz. Bizim niyetimiz de çabamız da hedefimiz de ülkemizin, milletimizin, evlatlarımızın daha güvenli, huzurlu, müreffeh bir geleceğe sahip olmasıdır." şeklinde konuştu.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar'ı siyasi partilere gönderdiğini ve Akar'ın da siyasi parti liderlerini ziyaret ederek bilgilendirdiğini hatırlatan Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun da bugün Meclis'te geniş bilgilendirme konuşması yapacağını söyledi.

"İşi nakış işler gibi hassasiyetle yürüttüklerine" işaret eden Erdoğan, kendileri için ne istiyorlarsa tüm insanlık için de bunu istediklerini söyledi.

Erdoğan, konuşmasını "Şahit ol ya Rab, şahit ol ya Rab, şahit ol ya Rab." diyerek, tamamladı.

- Notlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına başlamadan önce partililer "Şehitler ölmez vatan bölünmez" sloganları attı ve konuşma sürerken partililer "Gündoğdu Marşı"nı söyledi.

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, AK Parti Grup Toplantısı'nın yapılacağı salona geldiğinde partililer, "Her Türk asker doğar", "Hulusi baba bizi Suriye'ye götür" diye slogan attı. Akar ise partililere asker selamıyla karşılık verdi.

(Bitti)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler