ANKARA (İHA) - Sanayi ve Ticaret Bakanı Ali Coşkun, Bakanlığı ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) arasında imzalanan 15 bin akaryakıt istasyonunun denetimi konusundaki protokolle, yarından itibaren çok daha aktif bir denetim döneminin başlayacağını açıkladı.
Türkiye genelindeki 11 bin 500 akaryakıt, 3 bin 500 de LPG istasyonunun denetimi konusunda, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile EPDK arasında bir protokol imzalandı. EPDK'da gerçekleşen imza töreninde konuşan Bakan Coşkun, Türkiye'deki 15 bin akaryakıt ve LPG istasyonunda toplam 75 bin adet pompa bulunduğunu belirterek, bunların denetiminin Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile EPDK tarafından ortak olarak yapılmasının uygun görüldüğünü söyledi. Yarından itibaren, laboratuara dönüştürülen 41 özel donanımlı araçla 250'si mühendis toplam 530 personelin, mesai saati mefhumu gözetmeden denetimler yapacağını kaydeden Coşkun, denetimler sırasında ilk olarak akaryakıt istasyonlarının standartlarının inceleneceğini ifade etti. Denetimlerde, istasyonlarda kullanılan teçhizat ve donanımıyla ölçüm araçlarının TSE standartlarına uygunluğunun ve satışı yapılan akaryakıt ya da LPG'nin uygunluğunun da sırasıyla inceleneceğinin altını çizen Bakan Coşkun, ruhsatsız ya da ruhsatlı olduğu halde standartlara uymadığı tespit edilen istasyonlar hakkında da belediyelere suç duyurusunda bulunulacağının altını çizdi. Coşkun, "Akaryakıt ve gaz sektöründe yarından itibaren daha aktif bir denetim başlamaktadır" diye konuştu.
Bu arada, Bakan Coşkun, 4 şeker fabrikasında etil alkol üretimi için gerekli hazırlıkların tamamlandığını, yakında şeker pancarından etil alkol üretimine başlanacağını açıkladı.
Öte yandan, konuşması sırasında, akaryakıtla ilgili karşılaştığı ilginç bazı olayları da aktaran Coşkun, bir yakınının, bindiği taksideki gaz kokusunu taksiciye söylemesi ve tehlikeli olacağını belirtmesi üzerine, "Sen de çok biliyormuşsun. Ben aylardır bu kokuyla dolaşıyorum" yanıtını aldığını anlattı. Coşkun, yapılan denetimler sırasında, ev tüpünü taktığı otomobiliyle "canlı bomba" gibi trafiğe çıkan şoförlerle bile karşılaştıklarını sözlerine ekledi. EPDK Başkanı Yusuf Günay ise, Kurum olarak, Petrol Piyasası Kanunu çerçevesinde sektörün denetimine yönelik ikincil mevzuat çalışmalarını önemli ölçüde tamamladıklarını söyledi. 1 Temmuz 2005 tarihinde uygulamasına başlanacak olan "ulusal marker" uygulamasının, Türkiye'de üretilen akaryakıt kaynağını tespit etmeyi ve akaryakıtın Türkiye'ye hangi yollardan, nasıl girdiğini izlemeyi amaçladığını vurgulayan Günay, "Böylece yıllık 2-3 milyar dolar arasında vergi kaybına yol açan, haksız rekabet yaratan ve ülkemize büyük zarar veren kaçak akaryakıt kullanımının önlenmesi için çok önemli bir araç geliştirilmiş olacaktır" dedi. Günay, ulusal marker uygulamasıyla, kurallara uygun hareket eden şirketlere karşı ülkeye kaçak akaryakıt getirerek haksız rekabet eden firmaların piyasadan silineceğini sözlerine ekledi.
Konuşmaların ardından söz konusu protokol, Coşkun ve Günay arasında imzalandı. Protokolün imzasından önce gazetecilerin fotoğrafını çektiğini fark eden Coşkun, "Çekin çekin, Allah çektirmesin" diye espri yaptı. Bir bürokratın "Saçınız dağınık" diyerek saçını düzeltmesi üzerine de Coşkun, "Zaten bir tutam saçımız var, onu da dağınıkken çekiyorsunuz. Başka türlü çektiremiyoruz" dedi. Hayli neşeli olduğu gözlenen Bakan Coşkun, imza töreninden sonra Günay ile birlikte özel olarak hazırlanan laboratuar araçlara binerek gazetecilere poz verdi. Coşkun, Günay'ın kahve davetine de, "Bugün kahveyi sade içecektim. Bir dahaki sefere şekerli içerim ödeşiriz" yanıtını verdi. Coşkun'un EPDK'dan ayrılmasının ardından Günay, araçlar hakkında bilgi aldı.