HABER

AKP ile gelen APS ile gider

Kırşehir (AA)- CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, ekonomideki olumsuz durumun dünyadaki krizin yansıması olmadığını öne sürerek, "Ekonomideki olumsuz durum, Türkiye'deki yanlış ekonomik politikaların eseridir" dedi.

Partisince Kırşehir'de düzenlenen mitingdeki konuşmasında Mevlit Kandili ve kadınların 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlayan Baykal, dün Kayseri'de düşen askeri helikopterde şehit olan Kırşehirli Üsteğmen Faik Şimşek için de başsağlığı diledi.

AK Parti hükümetinin iktidara geldiğinde "3 Y" ile mücadele edip ortadan kaldıracağını söylediğine işaret eden Baykal, ancak 3 Y'den biri olan yoksulluğu ortadan kaldıramadığını, aksine artırdığını öne sürdü.

AK Parti iktidara geldiğinde Türkiye'nin borcunun 220 milyar dolar olduğunu, 2002'den bu yana bu borcun 500 milyar dolara çıktığını anlatan Baykal, şöyle devam etti:
"Türkiye para kazanmıyor. Sanki bol para varmış gibi bir hava veriyorlar ve o sayede tutunuyorlar. Bunlar, fabrika yapmadılar. Cumhuriyet tarihi boyunca yapılmış olan fabrikaları kapattılar ve sattılar. Ekonomideki durum, dünyadaki krizin Türkiye'ye yansıması da değil. Ekonomideki olumsuz durum, Türkiye'deki yanlış ekonomik politikaların eseridir. Ama Başbakan hiç sesini çıkarmıyor. Her şey kendi kaderine terk edilmiş durumda."

-Sadece ikimizin dokunulmazlığı kaldırılsın-

Erdoğan, "Önceden yolsuzluk, ferdi olarak Türkiye'de görülürdü. Bunların zamanında himaye gördü, şirketleşti" diyerek, Almanya'da görülen Deniz Feneri davasını iddiasına örnek gösterdi. Muhataplarının tamamının Türk vatandaşı olduğu Deniz Feneri davasına iktidarın sessiz kaldığını savunan Baykal, şunları söyledi:

"Almanya'dan dosya bekliyorlarmış. Peki dosya gelmezse, Türkiye'nin kendi davası olan bu konuda ne yapacaksın? Göz mü yumacaksın? Dosyayı bekleyen Başbakana bizim arkadaşımız dosyayı getirdi ve ben de meydanlardan, kürsüden Başbakana o dosyayı verdim. Başbakan şimdi de 'kırtasiyede çok dosya var' diyor. Evet, kırtasiyede ve dünyanın her yerinde pek çok dosya var. Ama dünyanın hiçbir yerindeki dosyada, Başbakan hakkında savcılığa sunulmuş suç duyuruları yok. Sadece Türkiye'de var. Sadece ikimizin dokunulmazlığı kaldırılsın ve savcılar, ikimiz hakkındaki iddiaları araştırsın."

Türkiye'de görülecek olan Deniz Feneri davası ile ilgili yayın yasağı getirilmesini de eleştiren Baykal, "Hiçbir iddianame bulunmayan Ergenekon davası ile ilgili böyle bir karar alınmamışken, Deniz Feneri davası için niye böyle bir karar alındı? Sayın Başbakan davanın sonucunun kendisine geleceğini biliyor da ondan. Bu davayı basından, kamuoyundan gizlemek istiyor" dedi.

-AKP ile gelen APS ile gider-

Deniz Baykal, Tunceli Valiliği Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı'nın "Her eve beyaz eşya" projesiyle ilgili olarak da "Biz kamu görevlilerini ve ilgili herkesi uyardık. 'Seçim öncesinde yanlış yapmayın, kanunsuzluk yapmayın' dedik. AKP ile gelen APS ile gider" dedi.

Yüksek Seçim Kurulu'nun seçim öncesinde yapılan yardımlarla ilgili aldığı karardan sonra Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, "Ben Valimi yedirmem" dediğini anımsatan Baykal, şöyle konuştu:

"Ne demek 'Ben Valimi yedirmem'? Benim Vali yemek gibi bir alışkanlığım yok. Eğer yiyeceksem, Kırşehir'in hoşmerimini (tatlı çeşidi) yerim. Bu devletin hukuku var, mahkemesi, savcısı var. Onlar gerekeni yaparlar. Bir valinin görevi hukuku, kanunları işletmek değil mi? Vali senin yanlış talimatını mı uygulayacak? Sen kendi koltuğunun peşindesin. Sen günü kurtarmaya çalışıyorsun."

-Televizyona çıkalım-

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın meydanlarda "İşte halk burada" dediğini de anımsatan Baykal, "Eğer gücün yetiyorsa, ikimiz birlikte televizyona çıkalım, gazetecileri de alalım karşımıza, onlar sorsun cevaplayalım, sen sor cevaplayayım, ben de sana sorayım. Vatandaş da kararını versin" dedi.Başbakan'ın seçim gezilerinde çocuklara oyuncak dağıtmasını da eleştiren Baykal, "O çocuklara oyuncak dağıtacağına, babalarına iş ver, iş" diye seslendi.

En Çok Aranan Haberler