Alkol ve küfür bir ocağı söndürdü
ADANA (İHA) - Adana'da alkol ve küfür, çok samimi olan bir arkadaş grubunu birbirine düşman etti. Eğlenceden dönen 4 alkollü arkadaş, küfür yüzünden birbirine girince peş peşe cinayetler işlendi. 8 ay içerisinde önce Yaşar Özkan (31) ardından eşi Yeşim Özkan (29), daha sonra baba Kazım Özkan (55) silahla vurularak hayatını kaybederken anne Meryem Özkan da (48) aldığı kurşun yaralarıyla ölüm kalım mücadelesi veriyor. Zincirleme cinayetlerle ilgili 2 kişi halen cezaevinde tutuklu bulunurken kanlı olaylara karışan 2 kişi ise aranıyor.
Özkan ailesini yok eden olayın başlangıcı 26 Mart 2004 tarihinde Şakirpaşa Mahallesi Emekçiler Caddesi üzerindeki ekmek fırını önünde meydana gelmişti. İddiaya göre, alkollü olarak eğlenceden dönen Şevki Yılmaz, Ömerhan Demir, Kadir Ölçer ve Yaşar Özkan, içkinin tesiriyle bir anda küfürleşme yüzünden tartışmaya başladı. Tartışmanın bıçaklı kavgaya dönüşmesi sonucu Şevki Yılmaz 'kan kardeşim' dediği Yaşar Özkan'ı bıçaklayarak ölümüne sebep olurken, kendisi de aldığı bıçak darbeleri sonucu yaralandı.
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada tutuklu sanıklar Şevki Yılmaz (34) ve Ömerhan Demir (39) ile tutuksuz sanık Kadir Ölçer (28) cinayeti birbirlerinin üzerine attı.
CİNAYETLER ZİNCİRİ
'Kasten adam öldürmek, ölümle biten kavgaya karışmak' suçundan 24 yıl ağır hapis istemiyle yargılanan Şevki Yılmaz duruşmada, "Ölen Yaşar, benim kan kardeşim olurdu. Olay gecesi dördümüz birlikte geç saatlere kadar alkol alıp eğlendik. Eve dönüşte, ekmek almak için durduğumuz fırın önünde bar meselesi yüzünden Yaşar ile tartıştım. Yaşar, bıçak çekerek, beni 5 yerimden bıçaklayarak kaçtı. Ben kendisine vurmuş değilim. Nasıl bıçaklandı, nasıl öldü bilmiyorum" dedi.
'Ölümle biten kavgaya karışmak' suçundan 5 yıla kadar ağır hapsi istenen maktulün bacanağı Ömerhan Demir de suçlamayı kabul etmeyerek, "Yaşar ile Şevki birden ellerinde bıçakla boğuşmaya başladı. Her ikisi de yere düştü. Birbirlerini bıçakladılar. Ben öldürmedim, yaralılara yardım ettim" diye suçlamada bulundu.
Bu dava devam ederken bu kez maktul Yaşar Özkan'ın eşi Yeşim Özkan, 31 Ağustos 2004 günü baba evine gitmek için tartıştığı kayınbiraderi Ali Özkan'ın kurşunlarına hedef oldu. Bunun üzerine genç kadının ölümünden sorumlu tutulan baba Kazım Özkan ile eşi Meryem Özkan, 19 Ekim 2004 günü oturdukları Barış Mahallesi 2. Sokak'taki evlerinde iftar sofrasında iken damadı Ali Cihangir'in (29) silahlı saldırısına uğradılar. Kazım Özkan olaydan sonra tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybederken eşi Meryem Özkan da ağır yaralı kurtuldu.
YAZDIĞI MEKTUP KENDİNİ ELEVERDİ
Polisin, Yeşim Özkan'ı öldüren kayınbiraderi Ali Özkan ile Kazım ve Meryem Özkan'ın üzerine kurşun yağdıran Ail Cihangir'in yakalanması için çalışmaları sürdürüyor.
Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuklu yargılanan Ömer Demirhan'ın, duruşmasında dinlenecek olan fırıncıların nasıl ifade vermesi için kendi eliyle cezaevinde yazdığı mektup, suç ortağının eline geçti. Aynı suçtan tutuklu yargılan Şevki Yılmaz, aynı koğuşta kaldığı Ömer Demirhan'ın yazdığı mektubu bularak mahkemeye delil olarak sundu. Duruşmada mektubun kendisine ait olduğunu söyleyen sanık Demirhan, "Ben fırıncıları tanımam. Benim lehime ifade vermeleri içinde para teklifinde bulunmadım. Suçsuzum" diyerek tahliyesini istedi.
Poliste ve ilk adli sorgusunda itiraf ettiği cinayeti kendisinin işlemediğini söyleyen Şevki Yılmaz, "Kendimi kurtarmak için mektubu dolabından alarak cezaevi idaresine verdim. Asıl suçsuz benim tahliyemi talep ediyorum" dedi.
Sanık Ömer Demirhan'ın avukatı Nizar Savaş, yasal yoldan elde edilmeyen delillerin delil olarak kabul edilemeyeceğini söyledi. Avukat Savaş, "Yargıtay'da buna benzer davalar emsal olarak gösterilebilir" dedi.
Gergin geçen duruşma her iki sanığın tahliye taleplerinin reddiyle ertelendi.
