ANKARA (ANKA)- Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Turan Buzgan, Ankara sularında yapılan kontrollerde değerlerin normal çıktığını su kesintilerinin devam edilmesi durumunda salgın hastalık riskinin de devam edeceğini açıkladı.
Sağlık Bakanlığı Temel Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Turan Buzgan, Ankara'da başlayan su kesintileriyle ilgili gazetecilere bilgi verdi. Buzgan, arıza nedeniyle kente hiç su verilememesinin sıkıntılara neden olduğunu belirterek, Ankara Büyükşehir Belediyesi yetkilileriyle yapılan görüşmeler sonrasında arızanın giderildiğini öğrendiklerini ve bu gece yarısından itibaren su verilmeye başlanacağını umduklarını söyledi.
Su kesintileri doğru bulmadıklarını anımsatan Buzgan, Ankara'nın 640 noktasında günlük su analizleri yaptıklarını, sudaki klor miktarının arıza öncesinde yeterli düzeyde olduğunu bildirdi. Buzgan, arıza sonrasında verilecek suların da kontrollerinin yapılacağını ifade etti.
"SALGIN RİSKİ SÜRER"
Buzgan, kesinti öncesi haftada 3 bin 634 akut kansız sulu ishal vakasına ve 13 akut kanlı ishal vakasına rastlandığını anlatırken, kesinti olduğu dönemde bu sayının 9'u akut kanlı olmak üzere 3 bin 726'ya yükseldiğini açıkladı. Su kesintilerinin devam etmesi halinde salgın riskinin de devam edeceğine işaret eden Buzgan, Ankara'nın kanalizasyon arızası yaşamaması ve altyapısının iyi olması nedeniyle sulara kirli suyun çok az denecek ölçüde karıştığını açıkladı. uzgan, vatandaşları kaçak kuyu suyu kullanmamaları konusunda uyardı.
"AKACAK İLK SUYLA TUVALET TEMİZLEYİN"
Turan Buzgan, arızadan sonra 6 saat boyunca akacak suyun, kaynatılmadan içilmemesini önerirken, "Suyun içine yabancı maddeler karışmış olabilir. İllaki böyle olacak diye bir şey yok ama yine de tedbir almakta yarar var" dedi. Akacak ilk su ile tuvalet temizliği yapılabileceğini, çiçek sulanabileceğini kaydeden Buzgan, daha sonra rahatlıkla el yıkanabileceğini ve banyo yapılabileceğini söyledi.
Buzgan, Bakanlığa bağlı hastaneler ile tıp fakültelerinin ihtiyaçlarını tespit ettiklerini belirterek, ASKİ'nin istenilen her durumda tankerlerle su takviyesi yaptığını anlattı. Bu nedenle ameliyatlarda herhangi bir sorun yaşanmadığını dile getiren Buzgan, sadece acil olmayan hasta ameliyatlarının ertelendiğini duyurdu.
Tankerlerle ticari su taşınmasını doğru bulmadıklarını açıklayan Buzgan, suların klorlu olması ve tankerlerin sadece bu işler için ayrılması durumunda herhangi bir sakınca bulunmadığını kaydetti. Buzgan hastane katlarına damacana su yerleştirdiklerini de duyurdu.
"KIZILIRMAK SUYUNU TAKİPTEYİZ"
Buzgan, Sağlık Bakanlığı olarak Kızılırmak suyunu takipte olduklarını belirtirken, Sağlık Bakanlığı'nın yayınladığı içme ve kullanma suları yönetmeliğinde, suda bulunacak sülfat oranının en fazla litrede 250 miligram olması gerektiğini söyledi. Kızılırmak suyunda Kesikköprü barajına girerken yapılan kontrollerde litrede 355 miligram sülfata rastlandığını baraj çıkışında ise bu oranın 293'e düştüğünü ifade eden Buzgan, az da olsa yükseklik bulunduğunu bu değerlerin de diğer sularla karışması ve suyun işlenmesi durumunda düşeceğini dile getirdi.
Buzgan, yüksek orandaki sülfatın, suyu sertleştireceğini ve tadını acımsı yapacağını ve ishale neden olabileceğini belirtti. Salgınların önlenebilmesi için su analizlerinin sık sık yapılması gerektiğini söyleyen Buzgan şöyle devam etti:
"-Belediyeler süper klorlama yöntemi kullanılmalı,
-Kontrolsüz su kaynaklarına dikkat edilmeli,
-Alkol bazlı temizleyicilerle eller sık sık temizlenmeli,
-Saklama kabındaki sular güneşe konmamalı bu kanser vakalarının görülmesine de neden olabilir,
-Damacana suların su pompaları ve yeşil sebze, meyveler katkısız çamaşır suları ile hazırlanan klor solüsyonu ile temizlenmeli."