BİZE ULAŞIN
MEDİNE (A.A) - Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, "Demokratik Açılım" konusunda yapılacak kapalı oturumun her şeyin açıkça konuşulmasına imkan vereceğini, ancak açık oturumda konunun özelliğine göre bazı hususların ima yoluyla ya da "Bay X" diye anlatılmak zorunda kalınacağını söyledi.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün Suudi Arabistan'a yaptığı ziyarete eşlik eden Arınç, "Demokratik Açılım" süreci ve TBMM'de yapılacak oturuma ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
Arınç, "Demokratik Açılım" süreciyle, ülkenin birliğinin, bütünlüğünün, kardeşliğinin tekrar nasıl kurulabileceğine ilişkin bir çalışma başlattıklarını, başka bir amaçlarının olmadığını vurguladı. Tüm kesimlerin bu çalışmaya katkı vermesini beklediklerini ve görüşlerini, düşüncelerini açıklamasını istediklerini yineleyen Arınç, şöyle konuştu:
"İçtüzük kapalı oturum yapmaya izin veriyor ve bugüne kadar da onlarca kapalı oturum yapıldı. Kapalı oturumun özelliği gereği 10 yıl süreyle tutanaklar açıklanmıyor ve dışarıda konuşulması mümkün olmuyor. Düşünün ki çok önemli olan terör konusunda, açılım konusunda, teröre destek veren bütün unsurlar konusunda her şeyin konuşulabileceği bir oturum yapacağız. Bu oturumda bazı ülkelerin ismi zikredilebilir, bazı kişi ve kurumların isminden bahsedilebilir. Eğer bir açık oturumda bunlardan bahsetmek mümkün olursa, bu, ilişkilerimizi zedeleyecek noktaya gelebilir.
Kapalı oturumda daha rahat, daha serbest, her şeyi doğru ve açıkça konuşma imkanımız olacaktı. Maalesef iki muhalefet partisi bunu istismar ederek kapalı oturumu 'milletten bazı düşüncelerin kaçırılması' olarak yorumladı. Şimdi görüyoruz ki açık oturum yapmak durumunda kalacağız.
Biz düşüncelerimizi açıklamaktan korkmuyoruz. Ancak bunun Türkiye'ye faydalı olmayacağı fikrimiz var. Şimdi onlar açık oturum istiyorlarsa mutlaka yapılacaktır ama bazı konular işin özelliğine göre ya ima yoluyla ya da 'Bay X' diye anlatılmak zorunda kalacak. Bunun da sorumlusu 'kapalı oturumun hükümetin milletten kaçması' anlamına geldiğini söyleyenlerdir."
-ÇALIŞMALARIMIZ BİRLİK İÇİN-
Kral Abdullah Bilim ve Teknik Üniversitesi'nin açılış törenine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve hükümet adına katıldığını belirten Arınç, "demokratik açılım" süreciyle ilgili tartışma ve değerlendirmelerin Ramazan Bayramı'nda da devam ettiğinin hatırlatılması üzerine, Mekke'ye yaptıkları ziyarete işaretle şöyle dedi:
"Burada bütün dünyadan Müslümanlar renkleri, ırkları farklı olsa da aynı gaye içinde buluşup kucaklaşabiliyor. Demokratik açılım esprisi de bir arada ve özgürce yaşamak düşüncesine dayanıyor. Nasıl burada aynı safta birbirimizi reddetmeden, birbirimizden güç alarak ibadet ediyorsak ülkemizde de doğusu batısı, kuzeyi güneyi, ırkı, etnik kökeni, mezhebi ve başka unsurlar fark etmeden kol kola, gönül gönüle aynı hedef için birlikte olabiliriz. Bu geçmişte böyleydi, bugün de böyle. Ancak son birkaç yıldır aramıza fitne sokmak isteyen, bizi birbirimizden uzaklaştırmak isteyen, düşman yapmak isteyen bir çalışma var. Çalışmamız birliğimizi, bütünlüğümüzü, kardeşliğimizi tekrar kurabilmek için."
-BAŞBUĞ'UN AÇIKLAMALARI-
Arınç, bir gazetecinin, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un Ramazan Bayramı'nda Mardin ziyareti sırasında yaptığı "demokratik açılım süreciyle ilgili değerlendirmelerinin eleştirilmesini nasıl karşıladığını" sorması üzerine, "Sayın Genelkurmay Başkanı düşüncelerini gayet açık ifade etmiş. Onun düşüncelerini yorumlamak bize düşmez" dedi.
Bazı siyasilerin Orgeneral Başbuğ'un açıklamalarına ilişkin yaklaşımlarını değerlendirmenin de görevi olmadığını belirten Arınç, "Sayın Genelkurmay Başkanı'nın Mardin'de sınır karakoluna gitmesi, halkla bayramlaşması, Türkçe bilmeyen bir Kürt annenin evine misafir olması ve düşüncelerine saygı göstermesi takdir edilecek bir davranış. Bunun başka yönlere çekilmesini doğru bulmuyorum" diye konuştu.
