Dışişleri Bakanı Ali Babacan, "TCK'nın 301. maddesi değiştirilse bile daha değiştirilmesi gereken çok fazla konu var" dedi.
British Council, Avrupa Reform Merkezi (CER) ile Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etütler Vakfının (TESEV) ortaklaşa düzenlediği "4. Boğaziçi Konferansı"nın açılışında konuşan Babacan, son 5 yılda Türkiye'nin siyasal, sosyal ve ekonomik alanda çok önemli dönüşümler geçirdiğini ifade ederek, bu yaz döneminin çok hareketli geçtiğini, parlamentonun temsil gücünün arttığını ve demokrasinin seçimlerden sonra daha da güçlendiğini söyledi.
AB'ye üyelik yolundaki çalışmaların süreceğini dile getiren Babacan, "Bu sürece gönülden bağlıyız. Geri dönüş yok. Zorlukların üstesinden hep beraber geleceğiz" dedi.
Ali Babacan, AB'nin bu dönemde daha korumacı bir yaklaşım içinde olduğuna işaret ederek, AB ülkelerinin işsizlik, kendi iç sorunları ve büyümeyle ilgili endişelerle boğuştuğunu, üye pek çok ülkenin de güçlü reformlara ihtiyacı bulunduğunu bildirdi.
Böyle bir dönemde sorunlarla boğuşan Avrupa'da Türkiye'nin üyeliği konusunun ciddi bir mesele olarak ele alındığını anlatan Babacan, "Ancak şu görülmeli ki, Türkiye de politik alan çok büyük bir değişime uğradı. Yani Türkiye 20 yıl önceki Türkiye değil. Türkiye'nin üyeliği uzun dönem potansiyeline bakılarak ele alınmalı. Biz gerekli çalışmaları yapmaya hazırız, yapıyoruz da. Hızlı davranmaya çalışıyoruz" dedi.
"301 ÜZERİMİZE YAPIŞTI KALDI"
Daha sonra katılımcıların sorularını da cevaplandıran Babacan, "301. maddeyle" ilgili soru üzerine, şunları kaydetti:
"Dünyaca bilinen bir madde artık, adeta marka oldu. Tıpkı kullandığımız 501 Levi's Jeans gibi... 404 yapıştırıcı gibi... Üzerimize yapıştı artık. 301'i değiştirilse bile daha değiştirilmesi gereken çok fazla konu var. 301 değişse bile uygulamanın mükemmel olacağı söylenemez.
10-15 kanun maddesinde daha değişiklik yapılması gerekiyor. Bu yüzden yeni anayasa çalışmaları yapıyoruz. Mevcut anayasada yapabileceklerimiz sınırlı.
Çok daha geniş reform yapma isteğindeyiz. Özgürlükler için çok daha geniş bir perspektifle yaklaşmak istiyoruz. Bu yüzden yeni anayasa istiyoruz. Yeni bir anayasayla başlamak reformları daha ileriye götürmemize yarayacak. Türkiye'nin birçok alanda reforma ihtiyacı var.
Sabırlı olmak önemli. Kaybedecek bir şeyimiz yok. Bu süreçte kazanacak çok şey var. Türkiye reformları yapmaya devam edecek. Türkiye 5 yıl sonra farklı bir ülke, 7 yıl sonra daha farklı, 10 yıl sonra ise tamamen farklı olacak. Daha iyi işleyen bir demokrasiye sahip olacak. Reformları bizden istendiği için değil, inandığımız için yapıyoruz. Dış baskıları rahatlatmak için reform yapmıyoruz. Halkımız için iyiyse yapıyoruz."
AA