HABER

Babacan AB sürecini değerlendirdi

ANKARA (İHA) - Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Ali Babacan, 13 Ekim 2006 tarihinde tarama çalışmalarını tamamlayacaklarını belirterek, "AB sürecinde olumsuzluklar asla moralimizi bozmamalı. Sabır, inat ve kararlılıkla bu süreci tamamlamalıyız" dedi.

Dünyada küresel bir ekonomik dalgalanma yaşandığını ifade eden Babacan, Türkiye'nin bu zor süreçten emin adımlarla çıktığını söyledi. Babacan, Avrupa Birliği katılım sürecinde, "Sosyal Politika, İstihdam, İşletme ve Sanayi Politikası" fasılları tarama bilgilendirme ve değerlendirme toplantısına katıldı. Hazine Müsteşarlığı'nda gerçekleştirilen toplantıda konuşan Babacan, katılım sürecine ilişkin genel bir değerlendirmede bulundu. 3 Ekim 2005 tarihinde Türkiye'nin AB ile ilişkilerde yeni bir döneme gerdiğini hatırlatan Babacan, sürecin 35 fasıl altında, AB müktesebatına uyumunu içerdiğini bildirdi. Tarama sürecinin 100 bin sayfalık dokümantasyonu kapsadığını anlatan Babacan, 13 Ekim 2006 tarihinde tarama çalışmalarını tamamlayacaklarını söyledi.

Tarama sürecinde Türkiye ile AB arasındaki farklılıkların tespit edilip, değerlendirmelerde bulunulduğunu belirten Babacan, şimdiye kadar Türkiye'den bin 500 uzmanın çalışmalara katılmak üzere Brüksel'e gittiğini kaydetti. AB sürecinin zaman zaman bazı siyasi konuların gündeme gelmesinden dolayı olumsuz etkilendiğini belirten Babacan, görev yapan uzmanların bu siyasi konulara takılmadan, gayret ve büyük bir heyecanla çalışmalarını yürüttüğünü ifade etti. Türkiye'nin AB sürecini destekleyen ülkelerin olduğu gibi desteklemeyen ülkelerin olmasının da gayet normal olduğunu anlatan Babacan, "Bir çok AB üye ülkenin yöneticisi Türkiye'ye destek oldu. Ama Türkiye aleyhine açıklamaları da gördük. Bunlar bizi yıldırmamalı. Herkes kendi fikrini özgürce ifade edebilir. AB'ye üye 25 ülkenin Türkiye'nin üyeliğini desteklemesi mümkün değil. Ancak genellikle olumsuz görüşler medyada daha çok yer buluyor. Biz bunu da yadırgamıyoruz. Çünkü AB'ye üye ülkeler de bizim gibi bu süreçte aynı sorunları yaşamışlar. Bu süreçte olumsuz gelişmeler asla moralimizi bozmamalı, sabır, inat ve kararlılıkla bu süreci tamamlamamız lazım" diye konuştu.

Türkiye'nin bu süreçte AB'ye güzel ve iyi görünmek gibi bir kaygının da bulunmadığını ifade eden Babacan, son 3-4 yılda yapılan siyasi reformların, demokratikleşme, insan hakları, temel hak ve özgürlükler gibi konularda Türkiye'nin yeni açılımlar sağlamasına imkan tanıdığını vurguladı. Demokrasisi iyi işlemeyen bir ülkenin, siyasi ve ekonomik istikrarı da yakalayamayacağını savunan Babacan, yeni üye olan ülkelerin AB sürecinden büyük faydalar sağladığını gördüklerini aktardı. AB sürecinde tüm kurum ve kuralların yeniden gözden geçirildiğini söyleyen Babacan, sözlerini söyle sürdürdü:

"AB müktesebatı çok katı kuralları içermiyor. Bunun ötesinde çok önemli esneklikler var, sadece genel bir yaklaşım söz konusu. Biz kendi görevimizi yapalım, hazırlıklarımızı tamamlayalım. Buna rağmen ortaya çıkacak sonucu güçlü bir şekilde karşılamaya hazır olalım. AB Komisyonu üyeleri, Türkiye'nin yeni üye olan 10 ülkeye göre çok iyi durumda olduğunu söylüyor. AB'ye tam üye değiliz ama mekanizmanın tam ortasındayız. Bakanlarımız her gün AB toplantılarına katılıyor. Şimdiye kadar 50 heyet, bin 500'ün üzerinde uzman gitti ve çalışmalar pırıl pırıl, süreç saat gibi tıkır tıkır gidiyor. Dünyada küresel bir ekonomik dalgalanma yaşanıyor. Türkiye bu zor süreçten emin adımlarla çıkıyor. Bunun bir çok nedeni var ama bir nedeni de Türkiye'nin AB perspektifidir."

Babacan, AB sürecinde gevşeme ve aksaklığa asla müsaade etmeyeceklerini, tam aksine AB'yi sıkıştıran tarafın kendileri olacağını da sözlerine ekledi.

En Çok Aranan Haberler