ANKARA (A.A) - AB Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Avrupa Parlamentosu (AP) Sosyalist Grup Başkanı Hannes Swoboda'ya CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında baskı yaptığı iddialarına ilişkin, "Sayın Swoboda'yla herhalde son altı aydır ne yüz yüze ne de telefonla hiçbir görüşmem olmadı" dedi.
Bağış, Kanal 24 televizyonunda yayınlanan bir programda, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Swoboda'yı etkileyip, Kılıçdaroğlu'na tavır alması konusunda baskı yaptığı iddialarına, Bağış, şu yanıtı verdi:
"Hani Mazhar Fuat Özkan-ın güzel bir şarkısı var. 'Ben neymişim be abi' diyesim geliyor. Sayın Swoboda, çok saygı duyduğum, fikirlerine de özellikle demokrasi yanlısı net duruşuna da saygı duyduğum bir siyasetçidir. Türkiye'nin AB sürecine en çok arıza çıkaran ülkelerden birinde siyasete atılmıştır. Ama kendi kamuoyunun, kendi intibasının zıddına Türkiye'nin AB'ye üyeliğine her zaman destek vermiştir. Türkiye'deki gayridemokratik girişimlere her zaman çok net bir şekilde karşı tutum sergilemiştir. Sayın Swoboda'yla herhalde son altı aydır ne yüz yüze ne de telefonla hiçbir görüşmem olmadı. Sayın Swoboda'dan, Sayın Kılıçdaroğlu'nun randevusunu ben de talep etmedim. Adamcağızın arkasından atıp tutuyorlar. Ne karısını bıraktılar ne de cemaatlerle bağlantılarını bıraktılar, ne AK Parti yandaşlığını bıraktılar. Halbuki Swoboda, Sosyalist Enternasyonal'de Kılıçdaroğlu ile 6 ayda bir toplantı gerçekleştiriyor."
-Başbakan Erdoğan'ın ABD ziyareti-
Bağış, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın ABD ziyaretiyle ilgili bir soru üzerine, 1985'ten bu yana bütün Türk-Amerikan zirvelerini yakından takip ettiğini belirtti.
İlk defa Türkiye'den bir Başbakana bu kadar hüsnükabul gösterildiğine değinen Bağış, şöyle konuştu:
"Bir dostuma dayanamadım sordum. 'Yıllardır birlikte çalışıyoruz. Bu, ilk düzenlediğimiz zirve değil. İlk defa sizi bu kadar heyecanlı görüyorum. Hayırdır-' dedim. Bana öyle bir cevap verdi ki çok duygulandım. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak çok gururlandım. 'Biz sadece Türkiye Cumhuriyeti'nin Başbakanını değil küresel bir lideri karşılamanın heyecanı içindeyiz' dedi. İlk defa bir Türk Başbakan Blair House'da ağırlandı ve ilk defa askeri karşılama yapıldı."
Türkiye'nin Avrupa Birliği'nden ABD'ye yönelip yönelmediğine ilişkin soruya karşılık Bağış, "Türkiye'nin tercih yapma mecburiyetinde kalması, ona yapılabilecek en büyük haksızlıktır" dedi.
Bağış, "Türkiye olarak batı ayağını hep önemsedik. Ancak kuzey ayağımızı, güney ayağımızı o kadar önemseyemedik. İlk defa İslam İşbirliği Teşkilatı'na bir Türk seçildi. Aynı dönem Mevlüt Çavuşoğlu, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi'ne başkan seçildi. Demek ki doğu ile batı ayağımızı kuzey ile güney ayağımızı aynı anda güçlendirebiliyoruz. Türkiye artık süper ligde oynuyor" ifadesini kullandı.
-"Türkiye'yi kurtaracak olan tek sistem, başkanlık"-
Başkanlık sistemiyle ilgili tartışmalara da değinen Bağış, Türkiye'yi kurtaracak tek sistemin başkanlık olduğunu dile getirerek, şöyle dedi:
"Biz, kendi dönemimiz için istemiyoruz. Bizden sonraki dönem için istiyoruz. Biz de aslında başkanlık sistemi vardır. Aslında Atatürk'ün ilk dönemde kurduğu sistem başkanlık sistemidir. Bakanları kendisi atamıştır. Bizde asıl önemli olan yasama, yürütme, yargının görev alanlarının ayrılması ve birbirlerinden ayrılmasıdır. Bu muhalefet kelimelere takılıyor. Bir fikre takılıyor, düşünemiyor. Kendi çıkarları endeksli düşünmeye sabitlenmişler."
Bağış, AB'nin vize uygulamasıyla ilgili bir soruyu ise şöyle yanıtladı:
"Eninde sonunda bu vizeler kalkacak ama biraz sürecek. Ekonomik analiz yaptılar, AB'ye maliyeti nasıl olur diye. Sıfır çıktı. Maalesef şu anda kendi dertlerine düşmüşler. Kara kaşımıza kara gözümüze bize vize vermiyorlar. AB'nin de vize uygulaması da eninde sonunda bitecektir."