Bu sıkıntılar öyle zannediyorum ki biraz daha devam edecek. Ama bu zalim rejim Suriye’de daha fazla devam edemez. Suriyeli kardeşlerimiz kendi iradelerinin hakim olduğu bir iktidar egemen olacak" dedi.
Şanlıurfa’nın Viranşehir ilçesinde toplu açılış törenine katılan Başbakan Erdoğan buradan helikopter ile Suriye sınırındaki Ceylanpınar ilçesine geldi. Coşkulu bir kalabalık tarafından karşılanan Başbakan Erdoğan’a vatandaşlar sevgi gösterilerinde bulundu. Yoğun güvenlik önlemleri altında konuşma yapan Başbakan Erdoğan’ın konuşması öncesinde çatıda keskin nişancılar yerlerini aldı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan, Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehmet Mehdi Eker, Adalet Bakanı Sadullah Ergin., Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Sağlık Bakanı Recep Akdağ ve Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer otobüsün üzerine çıkarak halkı selamladı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, konuşmasında şunları söyledi:
“Kardeşlerim bildiğiniz gibi dün Şanlıurfa’daydım. Açılışlarımızı gerçekleştirdik. Şanlıurfa ve ilçelerinde toplamda 210 milyon TL’lik açılışları resmen gerçekleştirdik. Ceylanpınar çok önemli bir noktada ve burada sıkıntılar yaşadı. Bu sıkıntılar öyle zannediyorum ki biraz daha devam edecek. Ama bu zalim rejim Suriye’de daha fazla devam edemez. Suriyeli kardeşlerimiz kendi iradelerinin hakim olduğu bir iktidar egemen olacak. Suriyeli kardeşlerimize kapılarımızı açtık. Yaklaşık 500 trilyonluk destek verdik. Dünya’dan maalesef beklenen ilgi alakayı göremedik. Şu ana kadar maalesef 30 milyon Dolar destek verdiler. Bütün bunlara rağmen ne olursa olsun Suriyeli kardeşlerimizi, Suriye’de sulhu sükun sağlandığı ana kadar burada kardeşlik görevimizi yapmaya devam edeceğiz.
Bu birlik ve beraberlik yolunda birlikte devam edeceğiz. Bu ülkede AK Parti iktidarı birliğin iktidarıdır; beraberliğin iktidarıdır. Bizde ayrımcılık olamaz, bizde Türk, Kürt, Arap, Laz, Cerkez, Roman ayrımı olamaz. Biz Kürt'üyle, Türk'üyle, Arap'ıyla biriz, beraberiz. Ben Türk’ü Türk olduğu için, Kürt'ü Kürt olduğu için, Arap'ı Arap olduğu için sevmiyorum. Yaratılanı Yaradan’dan ötürü seviyorum.
Aramıza nifak tohumu atanlara, ekenlere asla prim vermeyiniz. İnşallah Ceylanpınar daha güzel olacak. Burada göçer kardeşlerimizin sorunlarını çözüyoruz. Onun adımlarını atıyoruz. Ceylanpınar'ın tabu sorunlarının çözümüyle ilgili Bakanlığımız çalışmalara devam ettiriyor. Tabi Ceylanpınar'ın ciddi bir çevre kirliliği var. Bu kirlilik merkeze yönetim ile yerel yönetim aynı kafada olursa çözülür. Aksi takdirde çözülmez. Şimdi Şanlıurfa şanlı büyük şehir oldu.
Güçlü olabilmek için iyi yönetilmesi lazım. Türkiye’de özelleştirmeyi en başarılı yürüterek başarılı olduk. Bizden öncekiler başarılı olamadı. Buraya gelirken çöplükleri gördüm. Yakışıyor mu? Bu çöplüklerin vahşi depolamadan modern depolamaya geçmesi lazım. Ben belediyecilikten geliyorum. İstanbul’da çöp diye bir şey kalmadı. Modern depolamaya geçtik. Çöpten enerji üretmeye başladık. Ama bizim dışımızdaki siyasilerin bundan nasiplenmedi. Bunların halkının derdiyle dertlenmek gibi bir derdi yok. Belediyecilik bizim işimiz. Ülke yönetmek bizim işimiz.
Benim çiftçime yüzde 59 faiz ile kredi veriliyordu şimdi 0-7 arasına indi. Milli gelirimiz 230 milyar Dolar'dı; şimdi 772 Milyar Dolar oldu. Türkiye’nin İMF’ye borcu vardı 23,5 milyar Dolar. Şimdi 860 milyon Dolar. Mayıs'ta sıfırlıyoruz. Bu arada İMF şefi bizden borç istiyor. Bizde onlara borç vereceğiz. Türkiye’ye bu yakışır. Göreve geldiğimizde Merkez Bankası'nın kasasında 27,5 milyar Dolar vardı. Şimdi Merkez Bankası'nın kasasında 121 milyar Dolar var. Yolsuzluklar olmayınca kasalar doluyor ve bereketlenmeye başlıyor.
İnşallah attığımız adımlarla, atacağımız adımlarla Ceylanpınar'ın enerji sorununu çözeceğiz. Ancak benim sizden bir ricam var. Buralarda elektrik enerjisi kaçağı çok fazla. Benim Ceylanpınarlı kardeşim haram yemez, gırtlağına haram girmez. Öyleyse biz bu konudaki çalışmalarımızda buna çok dikkat edeceğiz. İnşallah bu enerji sorunu da böylece hallolmuş olacak.
Bizler sizler için hastaneleri açtık mı? İsteyen istediği hastaneye gidebilir mi? İstediği eczaneden ilacını alabiliyor mu? Daha önceden böyle bir şey var mıydı? Doktorda eksik varsa bunlarda giderilir. Daha çok doktor yetiştireceğiz ve buralara daha çok doktor göndereceğiz.
Benim imam hatibe giden kızlarım gidebiliyor muydu? Orta kısmı kapattılar mı? Kat sayıyı koydular mı? Niye. Üniversiteye gidemesin diye. Şimdi orta kısımlar açıldığı, katsayı aşıldı mı? İstediği üniversiteye gidebiliyor mu? Nerelerden nereye geliyoruz. Bizden önce bu ülkede, bu bölgeye geldiğimizde olağan üstü kalsın isteniyordu. Biz bir ayda olağanüstü hali kaldırdık. Herkes istediği gibi yaşıyor. Şimdi ne var terör var. Terör belasına karşı ortak mücadele edeceğiz. Bir olup, iri olup beraber olacağız. Biz 24 saat bir televizyon kanalını Kütçe yayına tahsis ettik. Aynı şekilde TRT 6’yi biz kurduk. AK Parti iktidarı özgürlüklerin iktidarıdır. Biz bunu getirdik. İnşallah daha da güzelleri gelecek. Önümüzdeki yerel seçimlerde Ceylanpınar’da yerel yönetim ile merkezi yönetimi birleştirecek. Ceylanpınar'ı inşallah ceylanın güzelliğine kavuşturacaktır. O ceylanın gözleri ağlamasın, gözyaşı dolmasın inşallah.
Suriye’den maalesef sizleri rahatsız edici sıkıntılı oldu. Suriye’deki yönetim er ya da geç gidicidir. Halk hakim olacak hiç endişeniz olmasın.
TİGEM Çiftliğine 135 kişi Ceylanpınar’dan alınacak. Bunun müjdesini vereceğiz. Bu rüşvet değildir bunları ben sevmem. Tayyip Erdoğan’ın karakteri bu değildir. Seçim atmosferinde değiliz. Geçmişte bu işler oldu, ama benim iktidarım bunu hiç yapmadı ve yapmayacak. Biz hizmeti bu ülkenin bütün toprakları bizim, halkın tamamı bizim olduğu için hizmet götürürüz. Ayrım yok, bölgesel, etnik, dinsel milliyetçilik yok. Bu hizmetleri yaparken, hizmetkar olmaya geldi. Sizlere doyum olmaz, sizleri daha fazla meşgul etmeden en kalbi duygularımla selamlıyorum.”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan konuşmasının ardından Akçakale ilçesine hareket etti.