HABER

Başbakan, Türk-İsveç iş forumu'nda konuştu

STOCKHOLM (İHA) - Türkiye-İsveç dayanışmasının özellikle AB sürecinde çok farklı bir konumda seyrettiğini belirten Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, "Özellikle de İsveç parlamentosundaki 7 farklı siyasi partinin Türkiye'nin AB sürecine olumlu bakması bizi ayrıca memnun ediyor" dedi.

Dün İsveç Başbakanı ile ikili görüşmelerinin çok faydalı geçtiğini kaydeden Erdoğan, "Meclis Başkanı'nın şahsımıza verdiği öğle yemeği de çok güzel geçti. Yine ülkemizde yatırımı olan İsveçli işadamlarıyla da toplantımız oldu. Bu da çok faydalıydı.

Türkiye ile İsveç arasındaki bu dayanışmanın ekonomik alanda da devam etmesinin arzu ettiğini belirten Erdoğan, "Özellikle siyasi alandaki AB sürecine yönelik dayanışmamız, uluslararası dayanışmalarımız iki ülke arasında sorunsuz. İsveç, şu anda dünya turizmi içinde 2. tercih ettiği ülke olarak Türkiye'yi görüyor. Bu yıl yapılan değerlendirmerimize göre 400 bin İsveçli turistin ülkemize gelmesini bekliyoruz. Bir diğer adım İsveç'te 70 bin Türk yaşıyor. Bunlar Türkiye - İsveç arasında önemli bir köprü oluşturuyor. Bu bağ inanıyorum ki her geçen gün daha da iyiye gidecektir" dedi.

Daha fazla İsveçli girişimciyi Türkiye'de görmeyi istediklerini ifade eden Erdoğan, "Böyle bir fırsatlar ülkesinde isteriz ki sermaye oluşumunu Türkiye'de değerlendirsinler. Bir diğer konu, özellikle Türkiye ve İsveç arasında tercih edilen sektörler sıradan sektörler değil. Bunun içinde telekomünikasyon, ulaştırma, otomotiv, alt yapı, üst yapı çalışmalarında müşterek dayanışma içerisinde yatırımlar var. Tüm bu adımlardan sonra İsveç-Türkiye arasındaki bu dayanışma inanıyorum ki Avrupalı karar alıcıların
Türkiye'nin AB üyeliğini hedefleyen kararlı tutumundan vazgeçmeyeceğini bilmeleri gerekir. Biz sabırlı davranacağız. Herhangi bir rehavet söz konusu değil. Kararlıyız. Fakat bizim bir arzumuz var şu anda müzakere ettiğimiz fasılların önüne gelip de siyasi engeller koymayın. Oyun esnasında kuralları değiştiriyorsunuz. Türkiye bu yola resmi olarak 1963 yılında girmiş ve o zamandan beri AB'ye üye olma kararlılığını göstermiş, son 5 yılda çok fazla bir şekilde yol almış ve Kopenhag siyasi kriterlerini bu
süreçte bitirmişiz. Artık Türkiye AB'nde tam üyelik için müzakereleri yapan bir ülkedir. Ama bunu kavrayamamış bazı siyasiler de vardır. AB'nin Türkiye gibi bir ülkeye de ihtiyacı var. Bundan sonra karar vermesi gereken ülkeler varsa o zaman onların karar vermesi lazım" diye konuştu.

Şu an AB üyesi olan 27 ülke içerisinde Türkiye'nin kriterler noktasında çok gerisinde olduğu halde üye olan ülkeler olduğunun altını çizen Erdoğan şöyle konştu: "Bu konuda biz lütuf istemiyoruz. Sadece koydukları kurallara uymalarını istiyoruz. İsveç'in 2009'un ikinci yarısındaki dönem başkanlığı farklı bir süreç kazandıracaktır. Türkiye'nin AB'ye yük olmaya değil, AB'ye yük almaya gittiğini belirtmek isterim".

Türkiye önemli bir enerji hattı olduğunu kaydeden Erdoğan, "Türkiye -Yunanistan doğalgaz boru hattını açtık ve bu hat bizim için aynı zamanda bir barış projesidir. Şimdi sıra İtalya'da ve sonra Arnavutluk'a adım atarak Nabuko projesinin çalışmalarını kararlı bir şekilde devam ettiriyoruz. Türkiye son yıllarda attığı adımlarla ekonomide 2 kavramı yerine oturttu. Bunlar istikrar ve güvendir. Bunlar Türkiye'nin üst üste büyümesini getirdi. Bu da Türkiye de bir ilk. Ekonomide sağladığımız başarının temelinde
mali disiplin, siyasi ve ekonomik istikrar ve özel sektördeki etkinliklerin artmasıdır. 2006'da yatırım destek ve tanıtım ajansıyla dorudan bana çalışan bu ajans, girişimcilerin Türkiye'de yatırım yapmalarını rahatlatıyor. Yeni Türkiye ticaret kanunu komisyonlardan geçti ve süratle çıkarmak suretiyle de artık 1 kişiden oluşan anonim şirketi de kurulabilecektir. Bu da gelişmenin, ilerlemenin göstergesidir. OECD, BM, Dünya Ekonomik Forumu gibi uluslararası kuruluşların yayınladığı raporlarda Türkiye'nin ilerlemesi de kaydedilmektedir. Geçen yıl 22 milyar dolar olan küresel sermaye, 66 milyar dolara çıktı. Türkiye-İsveç arasında yatırım ilişkilerinin güçlendirilmesi için her türlü yatırım mevcuttur. Türkiye şu anda müteahhitlik hizmetlerinde Amerika ve Çin'den sonra dünyada 3. sırada yer alıyor. Türkiye'nin dimanik bir nüfusu var ve bununla birlikte beraber yapacağımız çok şeyler var. Nüfus 70 milyon, İsveç'in nüfusu şu an 9 milyon. İnanıyorum ki beraber çalışmaların faydası olacaktır" şeklinde konuştu.

Erdoğan konuşmasında şunları söyledi: "Artık Türkiye'nin turizmi sadece deniz, güneş, kum değil. Değişen turizm anlayışında turizmin bütün alanlarına hitap eden bir ülkeyiz çünkü Türkiye 4 mevsimi yaşayan bir ülkedir. Kışı ararsanız kış, yazı ararsanız yaz var. Biz termalde dünyanın sayılı ülkelerinden birisiyiz. Kaplıcalarımızın süratle modernize edilme dönemi devam ediyor ve yatak kapasitesi itibariyle de Türkiye artık dünya da çok önemli bir konuma sahip. Ve 2023'e kadar ziyaretçi sayısı ve turizm geliri bakımından dünyanın ilk 5 ülkesi arasına girmeyi hedefliyoruz. 2009-2010-2011 yıllarında IMF'nin kongresi bizde toplanacak. Yine ülkemizde 2011'de kış olimpiyatları yapılacak. Ve yeni adımlarla ekonomik, uluslararası çok ciddi kongreler İstanbul ve Antalya'da gerçekleştirilecek. Bu talepler gelirken altyapının olup olmadığına bakılarak bunlar yapılıyor. Bunlar hızla devam ediyor. Uluslararası camia içerisinde dünyayla buluşan, bütünleşen bir Türkiye'nin olduğunu vurgulamak istiyorum".

En Çok Aranan Haberler