Başbakan Binali Yıldırım, “28 Şubat’ın yaralarını sardık ama acılarını unutmadık. 28 Şubat’ı unutmayacağız, unutturmayacağız. Siyaset yapmaları engellenmek istenen kadrolar şimdi iktidarda ve darbecilerden hesap soruyor. 28 Şubat döneminde yaşanan hak ihlalleri AK Parti iktidarıyla gündemden çıktı. 28 Şubat davasında sona geldik, yargılamalar devam ediyor. İntikamla değil, adaletle davranarak, hukuk içerisinde hak ettikleri en ağır cezayı alacaklar” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, AK Parti Genel Merkezinde düzenlenen, “28 Şubat Darbesi: İnsan Haklarına Balans Ayarı” programına katıldı. Burada bir konuşma yapan Yıldırım, “28 Şubat’ın yaralarını sardık ama acılarını unutmadık. 28 Şubat’ı unutmayacağız, unutturmayacağız. Siyaset yapmaları engellenmek istenen kadrolar şimdi iktidarda ve darbecilerden hesap soruyor. 28 Şubat döneminde yaşanan hak ihlalleri AK Parti iktidarıyla gündemden çıktı. 28 Şubat davasında sona geldik, yargılamalar devam ediyor. İntikamla değil, adaletle davranarak, hukuk içerisinde hak ettikleri en ağır cezayı alacaklar. ’Alçak dağları ben yarattım’ diyenlerin bugün ‘biz darbe filan yapmadık. Tanklar eğitime çıktı’ demelerini hiçbir şekilde adalet affetmeyecektir” ifadelerini kullandı.
17-25 Aralık’ı tertip eden, 15 Temmuz’da tanklarla sokakları işgal etmeye çalışan hainlerle, 28 Şubat’ı planlayanların ’darbe kardeşleri’ olduğunu söyleyen Yıldırım, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Amaçları, milleti ülkenin yönetiminden uzaklaştırmak. 15 Temmuz günü hain darbeye karşı millet tek yürek olmuştur. Artık bu ülke milli iradeye karşı operasyon yapmaya kalkanlar karşısında 81 milyon vatan evladını bulacaktır. Hiç kimse devlet gücünü kullanarak toplumsal mühendislik yapamayacak. Vatandaşlarımızı yaşam tercihleri üzerinden yargılayamayacak, ötekileştiremeyecek. Türkiye özgür bir ülkedir, demokratik ve hukuk devletidir. Cumhuriyetin kazanımlarını, demokrasinin kazanımlarını hepimiz gözümüzün nuru gibi koruyacağız. Kinle, nefretle değil, adaletle, merhametle ülkemizi yöneteceğiz. Bizim siyasetimiz 81 milyon vatandaşımızın her bir ferdi için sadece aldığımız oylar kadar vatandaşımızın hakkını savunmuyoruz. Her vatandaşın hakkını korumak, savunmak bizim namus borcumuz, millete olan sözümüzdür. Devletimizi, bayrağımızı, istiklalimizi, demokrasimizi gözümüzün nuru gibi koruyacağız. Bayrağına, devletine, milletine, vatanına sahip herkes başımızın tacıdır. Allah’ın izniyle sonsuza kadar birbirimizin kardeşlik hukukuna sahip çıkacağız. Hukukumuzu, namusumuzu emperyalist emelleri olanlara ve onların kiraladığı hainlere asla çiğnetmeyeceğiz. 16 yıl boyunca demokrasi, hukuk adına dik durduk, meydanı vesayetçilere dar ettik. Vatandaşlarımızın hukukunu, terör örgütlerine de, karanlık güç odaklarına da, cuntacılara da çiğnetmedik, çiğnetmeyeceğiz.”
FETÖ, PKK, PYD, YPG, DEAŞ gibi bütün terör örgütlerinin kökünü bu topraklardan kazıyacaklarını belirten Başbakan Yıldırım, “Demokrasi tarihimize kara bir leke olarak geçen o güler geride kaldı. Milletin gönlünü inciten o karanlık günler tarih oldu. Bir daha hiçbir güç milletimizin hakkına, hukukuna, değerlerine saygısızlık edemeyecek, buna asla izin vermeyeceğiz. Sizlerden aldığımız güçle ülkemize hizmet etmeye devam edeceğiz. Allah bu milletin yolunu açık etsin ve bizlere bir daha böyle karanlık günler yaşatmasın. 15 Temmuz alçak bir darbe girişimidir. Asker kılığına girmiş FETÖ terör örgütü mensuplarının gerçekleştirdiği bir darbe girişimidir. Kahraman milletimiz, Cumhurbaşkanımız ve hükümetimizin kararlı duruşuyla bastırılmış bir darbe girişimidir. Ancak 15 Temmuz’un Türkiye’nin siyasi tarihine ve demokrasi tarihine kazandırdığı bir şey vardır. O da; millet iradesinden başka hiçbir güç bu ülkede hakim olamaz, tek vesayet sahibi millettir. Yıllarca gizli kapaklı bu vesayet odaklarının artık bir daha sahneye çıkamayacağı bir ders olmuştur” diyerek sözlerini sonlandırdı.