HABER

"Bill Clinton 'duygulanmaya' vurgu yaptı"

LONDRA (İHA) - İngiliz basınında bugün, "ABD Başkanı George Bush'un Orta Doğu turuna İran damgası, Bill Clinton'a göre eşinin ön seçim zaferinde 'duygulanması' etkiliydi ve Tony Blair JPMorgan Bankası'na danışman oluyor" başlıkları öne çıktı.

BBC'nin Türkçe internet sitesi "http://www.bbc.co.uk/turkish" adresinde yer alan basın özetlerine göre, Financial Times, üç Amerikan savaş gemisiyle beş İran teknesinin Pazar günü Hürmüz Boğazı'nda karşı karşıya gelmesi sonrası, ABD Başkanı George Bush'un Orta Doğu turuna İsrail'de İran'ı uyararak başladığını belirtiyor.
George Bush, İran'ın Amerikan gemilerine saldırmalarının ciddi sonuçları olacağı uyarısında bulunmuştu. Financial Times'a göre, İran, Bush'un Orta Doğu turunu gölgelemiş durumda.

Times yazarı Richard Beeston ise Hürmüz Boğazı'nda yaşananları farklı bir açıdan yorumluyor, "Orta Doğu liderleri yıllardır, topraklarını ziyaret edenlerin güçlerini ve zayıflıklarını sezmekte ustadır" diyor Beeston ve ekliyor, "İran teknelerinin Pazar günü Amerikan gemilerini taciz etmesi gibi bir provokasyon, bir yıl önce düşünülemezdi bile. O nedenle de birçok Orta Doğu lideri yaşanandan, Amerika yeni liderini seçmeye odaklanmışken, Bush'un güç kaybettiği sonucunu çıkaracaktır".
Guardian ise İsrail Başbakanı Ehud Olmert'in, Bush'un turu sırasında, Doğu Kudüs ve Batı Şeria'nın diğer bazı bölümlerinde yeni Yahudi yerleşim birimleri inşa edilmesi ihtimalini dışlamadığına dikkat çekiyor.

Gazeteye göre bu tavır da, İsrail ve Filistin Yönetimi arasındaki derin görüş ayrılıklarının sürdüğünü gösteriyor.
Independent'a göre de Ehud Olmert'in, yerleşim birimlerini genişletme hakkını saklı tuttuğunu söylemesi, İsrail'in bu konuda şu ana kadar kullandığı en sert dili yansıtıyor.

Gazete bu birimlerin inşasının ülke yasalarını dahi ihlal ettiğini, İsrail'in Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın eleştirilerini dikkate almadığını belirtiyor.

İngiliz gazeteleri dünkü ilk baskılarında, Amerika Birleşik Devletleri'nin New Hampshire eyaletindeki ön seçimleri Demokrat Parti'de sanki Barack Obama kazanmış gibi manşetler atmıştı. Oysa kamuoyu yoklamalarındaki sonuçların aksine, ön seçimin galibi Hillary Clinton olmuştu.

Independent bugün bir öz eleştiri yaparak, basının Hillary Clinton'ı çok çabuk başarısız ilan ettiğini söylemiş. Bu noktada gazetede dünün örnek verilen manşetleri arasında, Independent'ın manşeti "Obama'nın inanılmaz yolculuğu" da var.

Daily Telegraph'a konuşan Amerika Birleşik Devletleri'nin eski başkanlarından Bill Clinton, eşinin ön seçimi kazanmasında, seçimden bir gün önce seçmenlerle konuşurken duygulanmasının rol oynadığını söylemiş.

Bill Clinton'a göre bu sohbet sırasında halk, "Hillary Clinton'ın kim olduğunu gördü"

Sohbet sırasında sorduğu soruyla Clinton'ı neredeyse ağlama noktasına getiren Demokrat seçmen Marianne Pernold Young ise Guardian'a, oyunu Barack Obama'ya verdiğini söylemiş.

Times'ın Amerika editörü Gerard Baker'a göre, Hillary Clinton'ın New Hampshire'daki zaferi, belki de tarihte bir ön seçimde görülen en şaşırtıcı değişimi yansıtıyor.
Siyaset bilimcilerin, Barack Obama'yı eyalette açık farkla önde gösteren kamuoyu araştırmalarıyla ilgili bir tespitine dikkat çekiyor Baker...Bu araştırmalarda siyah bir adaya oy verme niyetinde olduklarını söyleyen bazı seçmenlerin, sandık başında farklı tercih yaptıklarını vurguluyor.

Gerard Baker'a göre eğer bu tespit doğruysa, Barack Obama'yı önümüzdeki haftalarda tatsız yeni sürprizler bekleyebilir.
Times, New Hampshire'daki ön seçimde sonucu kadın seçmenlerin Hillary Clinton'a desteğinin belirlediğini vurguluyor.
Demokrat Parti'nin ön seçiminde oy kullananların yüzde 57'sinin kadın olduğunu vurguluyor gazete. Times'ın dikkat çektiği nokta, Iowa'daki ön seçimin aksine, kadın seçmenlerin yüzde 47'sinin Clinton'a oy verdiği, Barack Obama'nınsa onların yüzde 34'ünün oyunu alabildiği.
Guardian yazarı Timothy Garton Ash'e göre, 2008'de Amerika Birleşik Devletleri'nin başkanlık seçimlerine odaklanacağı kesin. "Avrupa ise üç konuya odaklanmalı" diyor Ash. Yazar bu konuları; daha fazla kişiye iş imkanı sağlanması, Müslümanlar ve komşular olarak sıralıyor.
Timothy Garton Ash'in Müslümanlarla ilgili olarak dikkat çektiği nokta, Avrupa ülkelerinde Müslümanlarla bir gerginliğin yaşandığı; her Avrupa ülkesinin bütünleşme, vatandaşlık ve ulusal kimlik açısından farklı özelliklere sahip olması.

Ash Almanya'yı, İngiltere, Fransa ve İspanya'dan daha şanslı bir ülke olarak görüyor. Yazar bu duruma gerekçe olarak, Almanya'daki Müslümanların çoğunun kökenlerinin, "belki bir Avrupa ülkesi" olarak nitelendirdiği Türkiye'ye dayanmasını gösteriyor.

Avrupa'nın komşularıyla ilgili olarak, sözü Avrupa Birliği'nin genişleme sürecine getiriyor Timothy Garton Ash...Yazar, birliğin Sırbistan'la Ortaklık Anlaşması imzalamasının desteklenmesi; diğer Balkan ülkeleri, Türkiye ve Ukrayna'nın üyelikleri yolunda da ilerleme sağlanması gerektiğini vurguluyor.
Timothy Garton Ash'e göre, 2009 yılı Ocak ayında Amerika Birleşik Devletleri'nin yeni başkanı göreve başlayana dek Avrupalı liderler saydığı üç alanda, yani daha fazla kişiye iş imkanı sağlanması, Müslümanlarla sorunların çözümü ve komşularla ilişkilerde ilerleme sağlamalı.

Ash Avrupalıların ancak bu şekilde, yeni başkanın karşısına çıkıp, iklim değişimiyle mücadele ve kalkınma gibi alanlarda, masaya yeni öneriler getirebilecekleri kanısında.

Financial Times'ın bugünkü manşeti, "Blair, JPMorgan'da danışmanlık görevini üstleniyor" İngiltere'nin eski başbakanı, Amerika Birleşik Devletleri'nin önemli bankalarından JPMorgan'a danışmanlık yapacak.

Tony Blair gazeteye yaptığı açıklamada, bu haberi doğrulamış. Blair ayrıca, özel sektörde başka görevler üstlenmeyi umduğunu da söylüyor.
Financial Times, Blair'in yeni rolünün, İşçi Partisi içindeki bir geleneğe de ters düştüğünü belirtiyor. Gazetenin vurguladığı nokta daha önce başbakanlık yapan eski parti liderlerinin, görevden ayrılmaları sonrası özel sektörden uzak durmaları.

Yine Financial Times'ın "Şirketler ve Piyasalar"ekinde, bir Türk iş adamının, önemli bir İngiliz markasını neredeyse iflastan kurtardığı belirtiliyor. Bahsedilen şirket, kadın giyiminde önemli bir marka olarak görülen Select Retail.

Adı açıklanmayan bir Türkiş adamı, şirketin yüzde 70 hissesini 13 milyon sterline satın almış. Watford merkezli Select Retail'in, İngiltere'de 250 mağazası ve 1800 çalışanı var.

Emre Belözoğlu'nun forma giydiği İngiltere Premiyer Ligi takımlarından Newcastle United dün menajer Sam Allardyce'ın görevine son vermişti.
İngiliz gazetelerinde adı Newcastle menajerliği için geçenlerin başında Harry Redknapp, Alan Shearer, Mark Hughes ve Martin Jol geliyor. Kulübün eski golcülerinden Alan Shearer'ınsa Newcastle menajerliğiyle ilgilenmediği belirtiliyor.

Guardian'a göre, Sam Allardyce'ın görevden alınmasında, bazı oyuncuların takımın oyun sisteminden memnun olmamaları da rol oynadı. Bu oyuncuların başındaysa, Michael Owen geliyor. Emre Belözoğlu ve James Milner'ın da, Allardyce'ın taktiklerinin, yaratıcılıklarını kısıtladığını düşündüklerini belirtiyor Guardian.
Emre Belözoğlu'nun kulüpteki geleceğiyle ilgili olaraksa şimdilik İngiliz gazetelerinde bir haber yok.

En Çok Aranan Haberler