Lübnan-İsrail sınırında bu iki ülkenin askerleri arasında yaşanan çatışmanın ardından olağanüstü toplanan BM Güvenlik Konseyi taraflara itidal çağrısı yaptı.
Konsey, İsrail'in Lübnan'a yönelik savaşını sona erdiren 2006 anlaşmasına uyulması çağrısı yaparken, sınır bölgesinde gerilimin yüksek olduğu bildirildi.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail'e bir sonraki çatışmaya kendilerinin de katılacakları uyarısında bulundu.
İki ülke askerlerinin birbirlerine açtığı ateş sonucunda üç Lübnan askeri ile bir Lübnanlı gazeteci öldü.
İsrail de dün akşam saatlerinde, açılan ateş sonucu bir subayın öldüğü haberlerini doğruladı. Daha önce, sadece iki askerin yaralandığı açıklanmıştı.
Ölen Yarbay Dov Harari'nin, tabur komutanı olduğu bildirildi.
Lübnanlı liderler olayı 'saldırganlık' olarak niteleyip İsrail'e tepki gösterilmesi çağrısında bulunmuştu.
Japonya'da bulunan BM Genel Sekreteri Ban Ki-moon ise taraflardan "azami itidal" göstermelerini istedi.
Oturumda bölgedeki BM barış gücünün başkanı Alain Le Roy, gelişmeler konusunda üyeleri bilgilendirdi. BM'nin Orta Doğu'nun en hassas alanlarından biri olan bu bölgede 12 bin kişilik bir barış gücü var.
Almanya Dışişleri Bakanı Guido Westerwelle de gelişmeler konusunda endişe duyduğunu söyledi ve gerginliğin tırmandırılmaması temennisinde bulundu.
Karşılıklı suçlamalar Bölgede dört yıl önceki savaştan bu yana yaşanan en ciddi çatışmalar konusunda her iki taraf da birbirini suçluyor.
Lübnan ordusu, BM barış gücü askerlerinin uyarılarına rağmen İsrail askerlerinin 'teknik sınır'ı geçtiğini, bunun üzerine Lübnan kuvvetlerinin bazuka kullanarak birimi püskürttüğünü belirtiyor.
Çatışmanın ise İsrail kuvvetlerinin ordu mevzilerini ve sivillere ait evleri hedef alan top ve makinalı tüfek ateşiyle çıktığı belirtiliyor.
Lübnanlı kaynaklar İsrail askerlerinin olay öncesinde, sınırın Lübnan tarafındaki bir ağacı sökmeye çalıştığından söz ediyor.
Olay yerinden geçilen bazı fotoğraflarda da Lübnan askerlerinin yanında BM'nin mavi bayrağını sallayarak dikkat çekmeye çalışan barış gücü askerlerinin bulunduğu görülüyor.
İsrail ordusunun kuzey kuvvetlerinin komutanı Tümgeneral Gadi Eisenkot ise "Bu, kendi topraklarımızda bir mevzimizin yanıbaşında duran subaylara ateş açılan planlı bir keskin nişancı pususuydu" dedi.
Eisenkot, bir İsrail tankına bazuka ateşi açıldığını, isabet ettiremeyince, tankın ateş açıp bazuka timindeki askerleri vurduğunu söyledi.
Sınır kasabası vuruldu Top mermilerinin sınırın Lübnan tarafındaki Adeysi kasabasında bir eve isabet etmesi sonucu bir sivil yaralandı.
Bölgede olayları izleyen El Ekber gazetesinin muhabirlerinden Asaf Ebu Rahal ise bir diğer merminin yanına düşmesi sonucu olay yerinde öldü.
Kasabaya bir İsrail helikopterinden de füze atıldığı ve bunun da bir zırhlı personel taşıyıcıya isabet ettiği yolunda da haberler bulunuyor.
İsrail Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, "İsrail, bu ciddi olayla ilgili olarak Lübnan hükümetini sorumlu tutmaktadır" denilirken, 'askerleri bir daha ateş altında kalırsa bunun ciddi sonuçlar doğuracağını' belirterek Lübnan'ı uyardı.
Bununla birlikte İsrailli askeri yetkililer bir taraftan da, yaşananların "bir kerelik, münferit bir olay" olduğu değerlendirmesinde bulunuyor.
Lübnan liderleri: Saldırganlığa son verilsin Lübnan Başbakanı Saad Hariri, çatışmayı "İsrail'in ateşkes koşullarını ihlali" olarak niteleyip kınadı ve uluslararası toplumu görevlerinin gereklerini yerine getirmeye çağırdı.
Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman, Genelkurmay Başkanı Jean Kahveci ve UNIFIL'in bölgedeki komutanları ile görüşen Hariri "İsrail'in ihlal ve saldırganlığına son verilmesi ve 1701 sayılı kararın tam olarak uygulanması" için baskı yapılmasını istedi.
Cumhurbaşkanı Mişel Süleyman da saldırıyı kınadığını bildirdi.
Lübnan başbakanı Saad Hariri, geçtiğimiz aylarda İsrail tarafından Orta Doğu'ya yöneltilen ve sürekli tırmanan tehlikeli tehditler dolayısıyla kaygılı olduğu söylemişti.
BBC'ye Şubat ayında bir mülakat veren Hariri, İsrail uçaklarının her gün Lübnan hava sahasına girdiğini ve İsrail ile aralarında yeni bir savaş çıkması ihtimalinden endişe duyduğunu kaydetti.
BM'den itidal çağrısı Bölgede görev yapan Birleşmiş Milletler barış gücü de her iki tarafa da mümkün olduğunca soğukkanlı davranma çağrısında bulunuyor.
Olaylar dört yıl önceki savaştan bu yana, bölgedeki en ciddi sıcak çatışma.
İki ülke sınırı, 2006 yılında bölgede yaşanan savaştan bu yana nispeten sakindi.
34 gün süren çarpışmalarda çoğu sivil 1.200 Lübnanlı ile çoğu asker 160 İsrailli ölmüştü.
Bu savaşta İsrail ve Lübnan askerleri karşı karşıya gelmemiş, İsrail bu bölgede son derece etkili olan Lübnanlı militan grup Hizbullah'ın güçleri ile çarpışmıştı.
Savaş sonrasında Birleşmiş Milletler bölgede 1978'ten bu yana varolan barış gücünü yenileyip güçlendirmiş ve 12 bin askerle faaliyet gösteren 'UNIFIL' gücünü yeni yetkilerle donanmış şekilde konuşlandırmıştı.
Ancak bu güç 'Hizbullah örgütünün silahsızlandırılması'nı da içeren yetkilerini tam anlamıyla kullanmadığı için zaman zaman eleştiriliyordu.