Müteahhit İbrahim Selçuk'un isteğiyle, dönemin BOTAŞ Genel Müdür Vekili Rıza Çiftçi'yi Rus revüye götüren Ercüment Badoğlu, yaşananları, "Dediler ki; ‘Bu arkadaşımız Murat, misafir. Biz AKP'liyiz, gibi laflardan sonra ‘Biz barlara sazlara gidemiyoruz, sen de solcusun gidebilirsin. Arkadaşı misafir et' dediler" diye anlattı.
GÖLGE ENERJİ BAKANI İBRAHİM SELÇUK
Mavi Hat operasyonu iddianamesine esas ifade ve telefon kayıtlarına Çiftçi'yi eğlenceye götürmesi ile giren, bu nedenle tanık olarak ifadesine başvurulan Badoğlu, ANKA'ya yaptığı açıklamada, olayın nasıl gerçekleştiğini şöyle anlattı:
"Bu arkadaşları Büyükşehir Belediyesi'nden tanırım. Çokça ilişkilerim yoktur. Zaten belli insanları tanımadığım, adamı bana Murat diye tanıtıyorlar. Diyorlar ki; bu akşam bu arkadaşı bir Rus revü gazinolara götürür müsün? Biz AKP'liyiz, gibi laflardan sonra, ‘Biz barlara sazlara gidemiyoruz, sen de solcusun gidebilirsin' gibi şeylerden sonra, ‘Bu arkadaşı bu gece misafir eder misin?" diye sordular. Buyrun, dedim, misafir edelim. Götürüyoruz, seyrediyor, kapıdan çıkıyor gidiyor; bizim yaptığımız bu kadardır. İki tane gazinoya gidip, sonra 1.30'da taksiyle göndermişiz. İbrahim Selçuk, Seydi Çevik ya da BOTAŞ'taki; bu adamların bir örgüt olduğunu bilmem, böyle bir şeyle alakam da yoktur. Zaten ben adamın Rıza Çiftçi olduğunu bilmiyordum ki, Murat diye bir adam dediler."
ADINI MURAT BİLİYORDUM
Badoğlu, Çiftçi ile buluştuktan sonra da gerçek kimliğini öğrenmediğini, Murat olarak bildiğini ifade etti.
Kendisinin eski sporcu, eskrim kulübü başkanı ve federasyon üyesi; oğlunun da eskrimde dünya şampiyonu olduğunu belirten Badoğlu, "Ben bu insanları Büyükşehir Belediyesi'ne iş yaparken tanıdım. Biri genel sekreterin başdanışmanı biri de oraya iş yapan müteahhittir. Başka da bir ilişkim yoktur, olsaydı da zaten yargılanırdım" dedi.
"Kadın bulan kişi" olarak görülmenin ağırına gittiğini, böyle bir şey yapmadığını ve böyle bir adam olmadığını vurgulayan Badoğlu, şunları kaydetti:
"Ben kimseye, afedersiniz, kadın bulacak adam değilim kimsenin adamı da değilim. Böyle bir adam değilim. Ben uluslararası alanda bayrak çektirmiş bir adamım. Benim bu adamlarla, adamlığımdan kaynaklanan bir ilişkim var. Sadece hayır diyemedik. Ama böyle olduklarını bilseydim zaten hayır derdim ama bilmiyordum. Onlar terbiyesiz, ahlaksız insanlarmış. Onlar için bu çok mübah bir şey ama ben öyle bir adam değilim."
ANKA