İSTANBUL (İHA) - The Ritz Carlton Otel (Süzer Plaza) önünde bulunan Margaux Bar, Chocolate Bar, Mio Restoran ve Boutique Bar'ın yıkılmasıyla ilgili yapılan açıklamada, yıkım kararının haksız olduğu belirtildi.
Süzer Plaza'da düzenlenen basın toplantısında, Mio Restoran ve Boutique Bar adına avukat Hanefi Altaş, Chocolate Bar ve Margaux Bar adına Ersan Taştekin, Turizm Restoran Clup Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği (TURYİD) Genel Sekreteri Şükran Yürekli, Turistik Otelciler Birliği Temsilcisi İsmail Taşdemir ve Süzer Plaza avukatı Aslı Sıdıka Aydın hazır bulundu.
İlk açıklamayı avukat Hanefi Altaş yaptı. Yıkımın baştan sona kanunsuz olduğunu dile getiren Altaş, "İdare mahkemesi tarafından, yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararı kendilerine ibraz edildiği halde, yıkımın gerçekleştirilmesi kanun, kural ve mahkeme tanımazlığın somut bir örneğidir. Yıkım yapılan yer, İstanbul Büyükşehir Belediyesi değil, Şişli Belediyesi sınırları içindedir. Dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi Belediyeler Kanunu'nu çiğneyerek, Şişli Belediyesi'ne ait yetkileri gasp etmiştir" dedi.
Altaş, "Yıkımı gerçekleştiren İstanbul Büyükşehir Belediyesi Zabıta Müdürlüğü yıkım işleminin yürütülmesinin durdurulmasına ilişkin olarak tarafımızdan yapılan başvuru üzerine, İstanbul 4. İdare Mahkemesi'nin vermiş olduğu 2004/3301'e ve 6 Ocak 2005 tarihli karar kendilerine yıkımdan önce ulaştırıldığı halde, mahkeme kararını hiçe sayarak yıkıma devam etmişlerdir. Yıkılan yerler gecekondu değildir. Bütün işletmeciler, işyerlerini yıkılmadan önceki dış görünümüyle kiralamışlardır. Ortada alınmış bir yıkım kararı bulunmamasına rağmen gerçekleştirilen bu yıkım, keyfiliğin, kanun ve kural tanımazlığın en büyük örneğidir. Belediyenin yıkım yapmadan önce insanların ve eşyalarının tahliyesine dair bir karar alması gerekmektedir. Bunların hiç biri yapılmadan ve hatta içerde insanlar bulunduğu halde elektrik ve doğalgazlar kesilmeden kepçelerle yıkım gerçekleşti. Bu tamamen bir hukuk faciasıdır. Yetkili ve sorumlulara adalet önünde hesap soracağız" diye konuştu.
Daha sonra söz alan Turizm Restoran Clup Yatırımcıları ve İşletmecileri Derneği (TURYİD) Genel Sekreteri Şükran Yürekli, "AB sürecinde, bu yıkım İstanbul turizmine ciddi bir darbedir. İBB ekipleri tarafından sanki büyük bir terör olayına müdahale edilirmişçesine, çok sayıda polisle birlikte yıkım gerçekleşti. Bu 4 müessesede 200'e yakın aile geçimini sağlamaktadır. Yıllık ödenen vergi ve sigorta miktarı trilyonlarla ifade edilmektedir. Özetle, kiralayan konumdaki Süzer Plaza ile Büyükşehir Belediyesi arasındaki ihtilaf, kiracı olan işyerlerine fatura edilmiştir. Uygulamanın şeklen hak ve nezaket kurallarıyla bağdaşmadığı kesindir. Bu olayın vergi veren sektör yatırımcılarını ürküteceği açıktır" ifadelerini kullandı.
Depremin turizmi yeterince gölgelediğini kaydeden Turistik Otelciler Birliği Temsilcisi İsmail Taşdemir ise, "Deprem söylentilerinin art arda gelmesi, Güney Asya'da yaşanan deprem ve tsunami felaketi, insanları tedirgin etti. Tedirginlik cuma günü daha da açığa çıktı. Ritz Carlton Oteli'nde çok sayıda müşteri tedirgin oldu. 100'e yakın müşteri bina yıkılacak diye otelden çıkmak istedi" dedi.
Basın mensuplarının, "Başbakan Erdoğan, belediye başkanı olduğu dönemde bu binanın yapımına karşıydı. Bu yıkımın Erdoğan'la bir ilgisi var mı?" şeklindeki sorularına Süzer Plaza avukatı Aslı Sıdıka Aydın, "Böyle bir şey düşünemiyoruz, düşünmek bile istemiyoruz. Süzer Plaza, tamamen bir hukuk sürecinin ardından yapılmış ve Danıştay tarafından onaylamıştır. Danıştay'ın kararları sonucu bu bina buradadır. Bazı gazetelerde çıkan 'Yargıtay Süzer Plaza'nın yıkımına karar verdi' gibi iddialar tamamen asılsızdır. Bina hakkında verilmiş yıkım kararı yoktur. Zaten bu kararı Yargıtay değil, Danıştay verir" yanıtını verdi.
Basın toplantısı sırasında yıkımı yapılan bar ve restoranların çalışanları ise, plaza önünde toplandı.