Tutuklanan altı kişi (soldan sağa): İdil Eser, Özlem Dalkıran, Ali Gharavi, Peter Steudtner, Günal Kurşun ve Veli Acu.
Kamuoyunda "Büyükada Davası" olarak bilinen 11 insan hakları savunucusunun yargılanacağı dava bugün İstanbul Çağlayan Adliyesi'nde görülüyor.
İddianamede, sanıkların "silahlı terör örgütlerine yardım etme" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlamalarıyla 10 ila 15 yıl hapisleri isteniyor.
Yargı önüne çıkan insan hakları savunucuları arasında Uluslararası Af Örgütü'nün Türkiye direktörü İdil Eser, örgütün Türkiye şubesinin yönetim kurulu başkanı Taner Kılıç, Alman vatandaşı Peter Staudtner ve İsveç vatandaşı Ali Gharavi'nin yanı sıra şu isimler var:
Helsinki Yurttaşlık Derneği'nden Nalan Erkem,Kadın Koalisyonu'ndan İlknur Üstün,Helsinki Yurttaşlar Derneği'nden Özlem Dalkıran,İnsan Hakları Gündemi Derneği'nden Günal Kurşun ve Veli Acu.Duruşmada, tüm sanıklar hazır bulunuyor. Kılıç İzmir'den; Üstün de Ankara'dan SEGBİS'le duruşmaya katılıyor.
Dalkıran: Böyle giderse sivil toplum kuruluşları toplantı yapamazSanıklardan ilk olarak Yurttaşlık Derneği Kurucu Üyesi Özlem Dalkıran savunmasını yaptı.
Dalkıran, "Üç aydan fazla süredir özgürlüğümden mahrum bırakıldım. Neden bilmiyorum. Stresle nasıl başedeceğimizi öğrenmek için bir araya gelmiştik. 100 günü aşkın süredir stres altındayız" diye konuştu.
twitterhttps://twitter.com/selingirit/status/923136532311048193Hükümete yakın bazı medya organlarında iddia edildiğinin aksine Büyükada'da yapılan toplantının gizli bir toplantı olmadığının altını çizen Dalkıran, "Bu toplantı gizli bir toplantı değildi. Dar kapsamlı, kapalı bir toplantıydı," dedi. Dalkıran toplantının camekan bir salonda yapıldığını, telefonlar ve bilgisayarların açık olduğunu, toplantıya katılan kişilerin sosyal medya hesaplarından da paylaşımlar yaptıklarını söyledi. Toplantının gizli olduğu iddia edilerek bir suç unsuru oluşturulmaya çalışıldığını ifade eden Dalkıran, "Böyle devam ederse sivil toplum kuruluşları ne açık ne kapalı toplantı yapılabilir, sivil toplum yalnızlaşır," diye konuştu.
Özlem Dalkıran savunmasını şu sözlerle tamamladı:
"Hayatımı hakikatlerin ortaya çıkmasına, adaletin yerine gelmesine, hak ve özgürlüklere adadım. Yıllarca silah ve silahlanmaya karşı kampanya yürüttüm. Şimdi silahlı terör örgütlerine yardım etmekle suçlanıyorum. Bu suçu asla kabul etmiyorum, beraatimi istiyorum. Hukukun üstünlüğü söz konusuysa adil olan da budur."
Dokuz sanık tutuklu, iki kişi tutuklu yargılanıyorDokuz sanık gözaltına alınmalarından bu yana tutuklu bulunuyor. Eşit Haklar İzleme Derneği'den Nejat Taştan ve Hak İnisiyatifi'nden Şeyhmus Özbekli ise 13 günlük gözaltı süresinin ardından tahliye edilmişlerdi.
Sanıkları, 5 Temmuz 2017'de Büyükada'daki bir otelde travma/stresle baş etmek ve veri güvenliği üzerine yaptıkları bir atölye çalışması sırasında gözaltına alınmışlardı.
Duruşmayla ilgili gelişmelere gün boyu canlı anlatım sayfamızdan ulaşabilirsiniz.
Büyükada Davası başladı: 'Casus değiliz'Merkel'den 'Büyükada' açıklaması: Alman hükümeti olarak tutuklama kararını kınıyoruzUluslararası Af Örgütü: Türkiye kırmızı çizgiyi aştı, rejim artık saygın değilBüyükada'da gözaltına alınan aktivistlere 'terör örgütü üyeliği' suçlaması