HABER

Çevreye ilişkin düzenlemeler içeren kanun teklifi TBMM Genel Kurulu'nda

CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü: - "Naylon poşet kullanımını azaltmak için paralı poşet uygulaması gibi şimdi de atık depozito yönetimi için Çevre Ajansı ile kasaya gelsin paralar. Donald Duck çizgi filminde, 'Varyemez Amca'nın gözünde nasıl dolar işaretleri varsa, 'çevre' deyince sizlerin de gözünde paralar havada uçuşuyor" - İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta: - "(Bankaların bono ve tahvil gelirlerine ilişkin vergi düzenlemesi) Üst gelir gruplarına vergi kıyağı yapılıyor, 'altta kalanın canı çıksın.' deniliyor. Bunu kabul etmek mümkün değildir" - CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca: - "Şehitleri kaç sınıfa ayırdınız? Bir polis şehidimizin yakını 6 bin küsur maaş alır iken aynı saldırıda şehit düşen genç arkadaşımızın annesine 121 lira maaşı hangi vicdanla, dayanakla, gerekçeyle bağlayabiliyorsunuz?"

CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, iktidarın, naylon poşet kullanımını azaltmak için paralı poşet uygulaması gibi atık depozito yönetimi için Çevre Ajansı'nı kurarak kasasına gelir getirmek istediğini savunarak, "Donald Duck çizgi filminde, 'Varyemez Amca'nın gözünde nasıl dolar işaretleri varsa, 'çevre' deyince sizlerin de gözünde paralar havada uçuşuyor." dedi.

Genel Kurulda, Türkiye Çevre Ajansının Kurulması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin birinci bölümünde yer alan 6 madde daha kabul edildi.

CHP Denizli Milletvekili Gülizar Biçer Karaca, teklifin maddeleri üzerindeki konuşmasında, AK Parti Malatya Milletvekili Öznur Çalık'ın bugün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun terör saldırısında şehit olanların ailelerine 121 lira aylık bağlandığı şeklindeki sözlerine ilişkin açıklamada bulunduğunu hatırlattı.

"Çalık'ın, şehitler arasındaki ayrımı itiraf ettiğini" öne süren Karaca, "Şehitleri kaç sınıfa ayırdınız? Sınıflandırmada dayanağınız nedir? Bir polis şehidimizin yakını 6 bin küsur maaş alır iken aynı saldırıda şehit düşen genç arkadaşımızın annesine 121 lira maaşı hangi vicdanla, dayanakla, gerekçeyle bağlayabiliyorsunuz?" sorularını yöneltti.

İYİ Parti Samsun Milletvekili Erhan Usta, bankaların tahvil ve bono gelirlerine vergi indirimi yapılmasına ilişkin düzenlemenin Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlandığını belirterek, "piyasalarla restleşmemesi" önerisinde bulundukları iktidarın, gelinen noktada piyasaya teslim olduğunu öne sürdü.

Hükümeti bu yoldan dönmeye çağıran Usta, "Üst gelir gruplarının özellikle sermaye kazançlarının daha fazla vergilendirilmesini gündemine alması gerekir. Üst gelir gruplarına vergi kıyağı yapılıyor, 'altta kalanın canı çıksın.' deniliyor. Bunu kabul etmek mümkün değildir." dedi.

- "Kürt vatandaşlarımızın temsil hakkını kimse kendi tekelinde göremez"

HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, konuşmasında, "iktidarın Kürt halkının onuru ve haysiyetine kasteden uygulamalarına tanık olduklarını" ileri sürdü.

AK Parti Grup Başkanvekili Cahit Özkan, Kaçmaz'ın sözlerine cevaben, bu coğrafyada adalet ve barış dağıtan, fitneye müsaade etmeyen bir anlayışla görevlerini yaptıklarını vurguladı.

Özkan, "Kürt vatandaşlarımızın temsil hakkını kimse kendi tekelinde göremez. Allah'ın izniyle bütün milletimizin temsilini gerçekleştiriyoruz. Fitne sokmaya çalışanların da Nemrut ve Firavun'a hizmet ettiğine inanıyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, kimsenin arasına fitne sokmadıklarını, hakikati savunduklarını belirterek, AK Parti'li Özkan'ın, Kaçmaz'ın iddialarını yalanlayamayacağını öne sürdü.

- "Tebdili mekanda ferahlık vardır"

CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, "iktidarın çevre konusundaki sicilinin bozuk olduğunu" iddia etti.

Millet İttifakı'nın iktidara geleceğine yönelik inancını dile getiren Karadeniz, iktidarlarında esnafa, çiftçiye destek vereceklerini; gelirde ve vergide adaleti sağlayacaklarını; bilim insanlarına ve eğitime değer vereceklerini anlattı.

Karadeniz, "tebdili mekanda ferahlık vardır." sözünü anımsatarak, "Millet İttifakı'nın yapılacak ilk seçimleri kazanarak, yaşam sevincini artırmak için AK Parti'yi muhalefet sıralarına göndereceğini" söyledi.

- "Vatandaşın cebinden kuru ekmek parası eksildi"

CHP Eskişehir Milletvekili Jale Nur Süllü, Ruanda'da naylon poşet kullanımının yasak olduğuna dikkati çekerek, plastik kullanımını yasaklayan ülkeler bulunduğu gibi Türkiye'nin de aralarında yer aldığı bazı ülkelerin paralı poşet uygulamasını benimsediğini ifade etti.

İktidarın, poşet kullanımını azaltmanın yükünü vatandaşın üzerine yüklediğini öne süren Süllü, bu uygulama nedeniyle vatandaşın cebinden "kuru ekmek parasının eksildiğini" ifade etti. Süllü, "2019 yılında vatandaşın cebinden çıkan 266 milyon lira devletin, 92 milyon lira marketlerin kasasına gitmiş durumda. Naylon poşet kullanımını azaltmak için paralı poşet uygulaması gibi şimdi de atık depozito yönetimi için Çevre Ajansı ile kasaya gelsin paralar. Donald Duck çizgi filminde, 'Varyemez Amca'nın gözünde nasıl dolar işaretleri varsa, 'çevre' deyince sizlerin de gözünde paralar havada uçuşuyor." diye konuştu.

Çevre talanının sona erdirilmesini isteyen CHP'li Süllü, geri dönüşümün sağlanmasına değil, çevrenin gelir getirici bir unsur olarak görülmesine karşı olduklarını da söyledi.

- "Bu ne yaman çelişki"

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, teklifin maddeleri üzerindeki konuşması sırasında, Meclis Başkanvekili Süreyya Sadi Bilgiç'e "sataşmak istediğini" belirterek, HDP İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu'nun tekerlekli sandalyeden düşürülmesine ilişkin TBMM Başkanlık Divanı'nın halen bir açıklama yapmamasını eleştirdi.

"Kapitalizmin ürettiği çevre" kavramının, insan-doğa ilişkisini açıklamadığını savunan Bülbül, "Dünyanın 1500 yıllık ömrü kalmışken, ağaçları, toprağı, suyu, doğayı, havayı, rüzgarı iktidarın yağlama yaklaşımından kurtarmaya çalıştıklarını" savundu.

HDP Grup Başkanvekili Beştaş, teklifin maddeleri üzerindeki konuşmasında, AİHM'in Selahattin Demirtaş kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bugün bu konuda yaptığı açıklamalara değinen Beştaş, Erdoğan'ın "Batasuna konusunda doğru bilgilendirilmediğini" öne sürdü.

HDP ile ancak kapatılan DTP'nin karşılaştırılabileceğini, Batasuna ile bir karşılaştırma yapılmasının doğru olmadığını savunan Beştaş, İspanya'da 17 özerk bölge ve siyasal çoğulculuk bulunduğunu, ayrılıkçı partilerin dahi faaliyet gösterebildiğini söyledi.

Beştaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önceki yıllarda 3 kez AİHM'e başvurduğunu belirterek, "Siz başvurunca AİHM yargı merci, kararı bağlıyor. Biz başvurunca bağlamıyor. Bu ne yaman çelişki." diye konuştu.

TBMM Genel Kurulunda, teklifin, ikinci bölümünün tümü üzerindeki görüşmeler sürüyor.

En Çok Aranan Haberler