ANKARA (ANKA) – Cumhuriyet Halk Partisi, üniversitelerde türban serbestliği öngören Anayasa değişikliğine ilişkin iptal başvurusunu 27 Şubat Çarşamba günü Anayasa Mahkemesi'ne yapacak.
AKP, MHP ve DTP'nin oylarıyla Meclis'te kabul edilen ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından da onaylandıktan sonra Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren üniversitelerde türban serbestliği öngören Anayasa değişikliğine ilişkin CHP hazırlıklarını tamamladı. CHP Grup Başkan Vekili Hakkı Suha Okay, ANKA'ya yaptığı açıklamada, çalışmalarına son şeklini verdiklerini ve konuyu 27 Şubat Çarşamba günü Anayasa Mahkemesi'ne taşıyacaklarını söyledi.
Söz konusu anayasa değişikliğinin "yok hükmünde" sayılması gerektiğini ifade eden Suha Okay, kendilerine DSP'nin yanı sıra Tunceli Bağımsız Milletvekili Kamer Genç'in de destek verdiğini kaydetti.
CHP, dilekçesinde söz konusu düzenlemenin Anayasa'nın "değiştirilmesi teklif dahi edilemez" maddelerine aykırı olduğunu savunacak. Dilekçeden satır başları şöyle:
"-Değişiklik teklifi ile Anayasa'nın değiştirilemez hükümleri arasında olan Cumhuriyetin nitelikleri içinde sayılan laiklik ilkesi değiştirilmek istenmektedir.
-5735 sayılı yasayı Anayasa Mahkemesi şekil ve usul yönünden denetleyecektir. Anayasada; mahkemenin değişiklikleri şekil bakımından denetlemesinin milletvekillerinin öneri verme çoğunluğu ile son oylama çoğunluğuna uyulup uyulmadığı koşuluyla sınırlandırıldığı yönünde görüşler olsa da, bu sınırlama anayasanın değiştirilmesi mümkün olan hükümler bakımından geçerlidir.
Eğer değiştirilmesi teklif yasağına giren bir teklif yapılmışsa, Anayasa Mahkemesi'nin öncelikle bunu tespit etme yetkisi ve görevi vardır. Aksi halde değiştirilmesi teklif edilemez yasağının bir anlamı kalmayacaktır. Anayasa Mahkemesi, 1975 ve 1976 tarihlerinde bunu açıkça belirtmiş ve değiştirilmesi teklif edilmeme yasağı yönünden denetim yetkisine sahip olduğunu vurgulamıştır. Bu değişikliğin Anayasa Mahkemesinin içtihadını aşmak için yapıldığı açıkça görülmektedir.
-Anayasa Mahkemesi'nin içtihadını aşmak için yapılan bir değişiklik, kuvvetler ayrılığı ilkesine aykırıdır. Çünkü bu ayrım üstünlük sıralaması anlamına gelmez. Üstünlük anayasada iken, parlamentonun üstünlüğünü ilan etmesi yoluna girilirse, bu durum çoğunluk diktatörlüğüne gidileceği endişesi yaratmaktadır.
-Yapılan Anayasa değişikliği, Anayasa'nın 1, 2, 4, 6, 12/2, 13, 14/1, 24/son, 90, 138, 148, 153 ve 174. maddelerine aykırıdır.
-Değişiklik, Anayasa'nın 2. maddesinde esasları belirtilen Cumhuriyet, laiklik, sosyal hukuk devleti ve demokratik olma ilkelerini ihlal eden, içini boşaltan ve işlevsiz hale getiren niteliktedir.
-Sorun belli bir siyasi kadronun siyasi ve dini sembolleri kamu yönetimine ve işlevsel mekanlara-kamusal alana taşımak istemesinden kaynaklanmaktadır. Böyle bir sürecin, laiklik ilkesine temelde aykırı olmasının yanında, toplumsal bölünmeyi, ayrımcılığı ve kutuplaşmayı yaratması kaçınılmazdır.