HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

Çocuğunuz parmak mı emiyor?

Parmak emme, normal çocuklarda herhangi bir psikopatolojik etken olmaksızın 3-4 yaşlarına kadar görülen bir olgu. Bebeklerin çoğu, başparmaklarını ya da diğer parmaklarını emer. Parmak emme alışkanlığı karşısında yine de endişelenen anne ve babaların göstereceği en sağlıklı yaklaşım nedir? Hangi durumlarda bu alışkanlıktan dolayı endişelenmek yerindedir?

Çocuğunuz parmak mı emiyor?

Zararsız bir davranış olan parmak emmeye bebeklerin hemen tümünde rastlanmasının en önde gelen nedeni, yeni doğan bebeklerin parmak emmeyi daha anne rahminde öğrenmiş bulunmaları ve doğuştan sahip oldukları en güçlü reflekslerden birinin emme refleksi olmasıdır. Nitekim ender olarak yeni doğan bazı bebeklerin parmak ya da bileklerinde görülen kabarcıklar bunun bir sonucu.

Uzmanların bildirdiğine göre, annelerin büyük bir çoğunluğu, parmak emmenin açlıktan kaynaklandığını düşünüyor. Oysa bu emme, yüzde 50'den yüzde 87'lere varan yüksek bir oranda beslenmeye bağlı olmayan yaygın bir davranış niteliğinde görülüyor. 1 yaş çocuklarının hemen yarısı parmaklarını emiyor. 9 aydan itibaren uykuyla parmak emme arasında yakın bir ilişkinin olduğu, uykusu gelen bebeğin parmağını ağzına götürdüğü görülüyor. Parmak emmeden vazgeçirmek üzere harcanan çabalar, 3 yaşına kadar çocuk tarafından dirençle karşılanıyor. Bazı bebekler yeni dişlerinin çıkması, bazıları da zorlukla karşılaştıklarında utanma ve sıkılma belirtisi olarak parmaklarını emiyor. Genellikle 18. ay dolaylarında sıklaşan parmak emmenin 4 yaşına doğru kaybolması bekleniyor. Araştırmalar, en geç 5-6 yaşlarında sona erdiği takdirde parmak emmenin zararının olmadığını, ancak süregelmesi halinde dişlerde deformasyona neden olabileceğini kanıtlamış bulunuyor. Alt ıslatmada olduğu gibi, sürekli parmak emme alışkanlığı da psikolojik sorun ve gerginliklerin bir sonucu olarak gelişebiliyor.

PARMAK EMME ALIŞKANLIĞI ÇENE YAPISINI BOZABİLİYOR

Ebeveynler, parmağını emen çocuklarının çene kemikleri ve dişleri üzerindeki etkilerini düşünerek endişeye kapılabilir. Uzmanlara göre, parmak emmenin alt ve üst dişleri geri ittiği doğru. Parmak emmenin dişleri ne kadar etkilediği, parmak emme süresine ve en önemlisi parmağın ağızdaki duruşuna bağlı. Emme fonksiyonu yeni doğmuş çocuklarda çok kuvvetli. Ancak parmak emme ve dil emme alışkanlıkları ilk 1.5 sene normal olmakla birlikte 2 yaşın sonunda kaybolur. Alışkanlık devam edecek olursa, henüz gelişmekte olan kas ve kemik yapıları üzerine basınç uygulayarak dişlerin yer değiştirmesine yol açar. Bu durumda üst ön dişler öne, alt ön dişler ise geriye doğru eğilir ve alt ve üst ön dişler arasında açıklık meydana gelir. Alışkanlık bırakılırsa bu açıklık kapanır, ancak 3.5 yaşından sonra kalıcılık artar. Parmak emme alışkanlığı gece uyurken de devam ederse daha etkili olur ve bunun sonucunda üst çenede darlık meydana gelir.

Uzmanların bildirdiğine göre, olayı telaşa kapılmadan sabırla karşılamak ve sürekli ilgilenmekten kaçınmak, çocuğa bu alışkanlığın bebekçe bir davranış olduğunu, başkalarının gözüne hoş görünmeyeceğini basit bir dille anlatmak gerek. Aile içinde sürekli aynı alışkanlığı konu edilerek dikkatleri çocuk üzerine çekmek, bu nedenle telaşa ve gerginliğe girmek, çözüm amacıyla çocuğu sürekli eleştirmek, yanlış anne baba davranışları arasında sayılıyor. Okul yaşında parmağını emen çocuk, öğretmenin uyarısı, anne babasının eleştirisi, hatta arkadaşlarının alaylarına karşın bu alışkanlığını sürdürüyor. Bu durumda, yapılan olumlu tavsiye ve açıklamalarla çocuğun psikolojik açıdan uyumunun sağlanması, sorunun ortadan kalkmasına neden olabiliyor. Burada önemli olan, bir gerileme belirtisi sayılan bu alışkanlığı oluşturan etkenlerin ana baba tarafından keşfedilerek ortadan kaldırılması. Örneğin, yeni bir kardeşin doğumu, çocukta bu tür bir alışkanlığın başlamasına neden olabiliyor. Çocuk, kaybettiği ilgiyi bebekleşme hareketleriyle kazanma savaşına giriyor. Uzmanlara göre, kardeşin doğumundan önce çocuğun hazırlanması çok önemli. Çocuk, kardeşin varlığına karşın kendisinin yerinin ayrı olduğu konusunda ikna edilmeli, kardeşi yardıma muhtaç olduğu için elbirliğiyle ona bakma gereğine inandırılmalı. Böylelikle çocuk üzerindeki gerginlik azalıyor ve bu gerginlikten kaynaklanan alışkanlıklar da zamanla kayboluyor.

Parmak emme, çocuğun yaşı büyüdükçe azalıyor. Dolayısıyla, özellikle ilk çocukluk döneminde tedaviden kaçınılmalı. Okul öncesi dönemdeki parmak emme durumunda, gereksiz yere telaşa kapılmak yerine, olayın temelinde anne babanın da etkisi bulunduğu düşünülerek, uzmanlarca sabırlı ve sürekli bazı eğitimsel önlemler uygulanmalı.

UYGUN OLMAYAN TEDBİRLER, UYUMSAL PROBLEMLERE YOL AÇABİLİR

Uzmanların bildirdiğine göre, parmak emme tek başına çocuklukta ve sonradan uyumu etkileyen bir alışkanlık değil. Özel bir düzeltici tedbir almayı da gerektirmiyor. Ancak parmak emmeye başlayan veya bunu alışkanlık haline getiren çocuklara bu alışkanlıklarını terk etmeleri için uygun olmayan tedbirlerin, cezaların uygulanması, birçok uyumsal ve duyusal problemin ortaya çıkmasına yol açabilir. Basit bir alışkanlığı terk ettirmek için uygulanan metotlar, durumla ilgisi olmayan yeni ve kronik bazı uyum bozukluklarına sebep olabilir. Anne, baba ve aile büyükleri, ömür boyu süreceğini düşündükleri bu kötü alışkanlıktan çocuklarını vazgeçirmek için bazen çok şiddetli tedbirlere başvurabilir. Uzmanların bildirdiğine göre, çocuklarının parmaklarına acı biber sürenler, dayak atanlar, ellerini ve kollarını arkadan bağlayanlar, hatta parmaklarına iğne batırıp onlara unutamayacakları acılar verecek cezalar uygulayanlar olabiliyor. Bu tenkitler, azarlamalar, dayak atmalar, parmağa acı biber sürmeler çocukta olumsuzluğun yükselmesine neden olabiliyor, anne ve babayı rahatsız etmek için bir davranış olarak kalmasını pekiştirebiliyor.

Eğer çocuk yürümeye başladıktan veya 1 yaşından sonra da parmağını emiyorsa bu, çocuğun fazla yorgun, rahatsız, mutsuz, sıkıntılı, üzüntülü olduğunun belirtisi olabilir. Çocuğun durumunun incelenmesi ve düzeltici tedbirlerin yalnız bir belirti olan parmak üzerinde değil, bütün durumu düzeltmeye yöneltilmesi gerekir. Zira parmak emmenin asıl nedenleri ortadan kalkmadıkça, çocuk parmak emmeye devam edecektir.

Uzmanların verdiği bilgilere göre çocuğa, uygun dinlenme, meşgul olması için geniş ve çeşitli faaliyet olanakları, oyun ortamları sağlanmalı. Anne ve baba, uygun olmayan davranışlarını düzeltmeli, çocuğa bu alışkanlığından dolayı şiddet hareketleri uygulamamalı. Çocuk batıl fikirlerle korkutulmamalı. Mükafat vaadi, çocuğun parmak emme alışkanlığını terk etme arzusunu ve gücünü harekete geçirebilir. Çocuk parmağını ağzına götürdüğü zaman uyarıcılık yapacak zararsız acı sıvı sürülmesi ve geceleri, hatta gerekiyorsa gündüzleri de eldiven takılması, alışkanlığı sona erdirmesi için iyi bir hatırlatıcı olabilir. Çocuğa isterse bu alışkanlığı terk edeceği inancını kazandırmak da, alışkanlığı yenmesi için olumlu etki sağlayabilir. Çocuk 4-5 yaşlarına geldiğinde parmağını emmeye devam ediyorsa, telkinlerde bulunmak faydalı olabilir. Çocuklar bu yaşlarda genellikle büyük bir insan gibi olmaya, ebeveyni taklit etmeye özenir, çoğu zaman onlar gibi davranır. Anne ve baba, çocuğun bu durumunu çok iyi değerlendirmelidir. Kendilerinin parmak emmediklerini, çünkü bu durumun pek hoş olmadığını söylemeleri çoğu zaman etkilidir.

(İHA)

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler