Çin'in Vuhan kentinde ortaya çıkan ve daha sonra adına Covid-19 denilen koronavirüs (corona virüsü), İngiltere, İran ve İtalya dahil 30'dan fazla ülkeye ülkeye yayıldı.
Virüs, 24 Şubat tarihi itibariyle Çin'de koronavirüs vaka sayısı 77 bini, virüsten ölenlerin sayısı ise 2600'ü aştı.
Çin'den sonra koronavirüs nedeniyle can kaybının en fazla olduğu ülke İran oldu.
İran'da resmi rakamlara göre, çoğu Kum kentinde olmak üzere 64 koronavirüs vakası tespit edildi, virüsten kaynaklı ölümlerin sayısı 12 olarak açıklandı. Türkiye, Irak, Afganistan, Pakistan, Ermenistan virüsün yayılmasının önlenmesi amacıyla İran ile sınırlarını kapattı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı da Türkiye'de 23 Şubat itibarıyla herhangi bir koronavirüs vakasının görülmediğini açıkladı.
İlk kez Aralık ayında görülen ve '2019-nCoV' olarak adlandırılan virüs, koronavirüs ya da corona virüsü adıyla biliniyor. Dünya Sağlık Örgütü koronavirüs kaynaklı hastalığa Covid-19 adını verdiklerini açıkladı.
Örgüt Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, 11 Şubat'ta yaptığı açıklamada, "Bu hastalığın artık bir adı var" dedi ve Covid-19'un 'korona'nın co'su, virüs'ün vi'si ve hastalık kelimesinin İngilizcesi 'disease' sözcüğünün d'sinden türetildiğini söyledi.
Virüs nedeniyle ölenlerin sayısı da 24 Şubat Ocak itibariyle 2200'ü geçmiş durumda. Vaka sayısı da 75 binin üzerinde.
SARS virüsü sonucu dünya çapında 800 kişi hayatını kaybetmişti.
Virüs şimdiye kadar, Çin dahil toplam 27 ülkede görüldü. Virüs Çin'in doğu bölgelerinin yanı sıra Japonya, Tayland, Güney Kore, ABD, Singapur, Vietnam, Almanya, Fransa, İtalya, İran ve Tayvan'a da yayıldı.
Virüsün ortaya çıktığı Vuhan karantina altına alındı. Ama virüsün yayılması önlenemedi.
Zatürre belirtilerine yol açan virüs, dünya çapında sağlık uzmanlarını alarma geçirdi.
Peki henüz bir tedavisi olmayan yeni koronavirüs tipi kısa zamanda ortada kaybolan geçici bir salgın mı yoksa çok daha tehlikeli bir hastalığın ilk işaretleri mi?
Hastalardan alınan örneklerin laboratuvarlarda test edilmesi sonucu Çinli yetkililer ve Dünya Sağlık Örgütü, enfeksiyonun koronavirüs (corona virus) olduğu sonucuna vardı.
Hastalığın, Çin'in 11 milyon nüfuslu kenti Vuhan'daki Huanan deniz ürünleri pazarından kaynaklandığı tahmin ediliyor.
Koronavirüsler, büyük bir virüs ailesinin bir alt türü. Ancak yeni virüs dahil sadece yedisi insanlara bulaşabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü'ne göre yeni virüsün 'kuluçka dönemi', yani enfeksiyonun kapıldığı andan belirtilerin görüldüğü zamana kadar olan dönem yaklaşık 14 gün.
Ama bazı araştırmacılar bu sürenin 24 güne kadar çıkabileceğini söylüyor.
Çinli bilim insanları, bazı kişilerin belirtiler görülmeden de enfeksiyonu yaydıkları uyarısında bulunuyor.
Bir koronavirüsün yol açtığı şiddetli akut solunum yolu sendromu (SARS), Çin'de 2002 yılında salgından etkilenen 8 bin 98 kişiden 774'ünün ölümüne yol açtı.
Doktor Josie Golding, "SARS'ın hatıraları hâlâ taze, korkunun çok büyük olmasının nedenlerinden biri bu, ancak bu tür hastalıklarla mücadele etmek için artık çok daha hazırlıklıyız" diyor.
Yeni virüsün de SARS gibi insandan insana bulaşabildiği teyit edilmiş durumda.
Virüse yakalananlarda önce yüksek ateş başlıyor. Ardından kuru öksürük şikayetleri gözleniyor. Bir haftanın sonunda ise nefes darlığı sorunları ortaya çıkıyor.
Çin'de bazı hastaların hastanede uzun süreli tedavi altına alınması gerekmişti.
Ancak şu an eldeki bilgiler sadece hastaneye kaldırılan ağır hastaların yaşadıklarıyla sınırlı. Virüse yakalanıp daha hafif bir şekide atlatan olup olmadığı konusunda detaylı bir bilgi henüz yok.
Koronavirüsler orta derece soğuk algınlığından ölüme varacak semptomlara yol açabiliyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), "uluslararası kamu sağlığı acil durumu" ilan etti.
İsviçre'nin Cenevre kentinde yapılan basın toplantısında DSÖ Başkanı Tedros Adhanom Ghebreyesus, küresel ölçekte acil durum ilan edilmesinin nedeninin "Çin'de değil, diğer ülkelerde yaşananlar" olduğunu söyledi ve asıl endişenin virüsün sağlık sistemleri zayıf ülkelere yayılması olduğunu belirtti.
https://twitter.com/bbcturkce/status/1222979873611960320?s=20
Aralık ayında ortaya çıktığı sanılan virüs, şu ana kadar en az 2200 kişinin ölümüne neden oldu.
Dünya Sağlık Örgütü'nün 44 bin hastaya dayandırdığı verilere göre virüsün bulaştığı kişilerin:
Covid-19'dan ölenlerin oranı ise %1 ila %2 arasında. Ama bildirilen rakamların hepsi güvenilir değil.
Binlerce kişi hala tedavi görüyor, ölü sayısının artabileceği endişesi var.
Her yıl yaklaşık bir milyar kişi soğuk algınlığı yaşıyor ve bu hastalıktan ölenlerin sayısı 290 bin ila 650 bin arasında değişiyor. Grip vakalarının ciddiyeti her yıl değişiyor.
SARS salgınında hastalığa yakalananların yüzde 9'u hayatlarını kaybetmişti.
Ancak virüsün bulaşmasıyla başlayan hastalık sürecinin görece uzun olduğu ve ölü sayısının ilerleyen günlerde artabileceği uyarıları yapılıyor.
Henüz salgının boyutları da tam olarak bilinmediği için bu yeni virüsün yol açabileceği ölümlere dair bir tahmin yürütmek zorlaşıyor.
*Tedavisi var mı**?*
Şimdilik tedavilerde temel prensipler uygulanıyor. Hastanın bağışıklık sistemi virüsle mücadelesini yenene kadar vücut fonksiyonlarının işler halde tutulması, nefes desteği sağlanıyor.
Bilim insanları virüse karşı aşı geliştirme çalışmalarına da devam ediyor. Yıl sonuna kadar aşının insanlar üzerinde denenmesi planlanıyor.
Hastaneler de virüs önleyici bir takım ilaçları test ediyor.
Koronavirüsler, önce hayvandan insana bulaşıyor. Ancak virüsleri kitlesel bir salgın tehdidi haline getiren, mutasyona uğrayıp insandan insana bulaşmaya başlamaları.
2019-nCoV virüsünün ilk olarak Vuhan'daki Huanan balık pazarında ortaya çıkmış olabileceği üzerinde duruluyor.
Bazı deniz canlıları koronavirüs taşıyor olabilseler de, pazarda tavuk, yarasa, tavşan, yılan gibi başka hayvanlar da bulunuyor ve bunlardan birinin virüsün kaynağı olması çok daha mümkün görünüyor.
Virüsün kaynaklandığı belirlendiğinde, sorunla baş etmek çok daha kolay olacak.
2003 yılında 800'e yakın kişinin hayatını kaybetmesine neden olan SARS virüsünün yarasalardan yayıldığı düşünülüyordu.
Başta virüsün sadece hayvandan insana bulaşabildiği açıklanmıştı. Ancak daha sonra virüsün, insandan insana da bulaştığı anlaşıldı.
SARS, insandan insana çok kolay bulaşabiliyordu. Virüse yakalanmış bir kişinin kalabalık bir ortamda öksürmesi dahi SARS'ın yayılması için yeterli olabiliyordu.
MERS ise insandan insana daha zor bulaşan bir koronavirüstü.
Yeni virüs solunum yollarını etkiliyor. O nedenle öksürük ve temas yoluyla bulaşıyor olması yüksek bir ihtimal olarak görülüyor.
Çin, virüse yakalananların belirti göstermeye başlamadan hastalığı bulaştırabildiğini açıklamıştı.
Dünya Sağlık Örgütü virüsten korunmak için şu tavsiyelerde bulunuyor:
Her geçen gün binlerce yeni vaka bildiriliyor.
Ama uzmanlar, asıl rakamların bildirilenden 10 kat fazla olabileceği uyarısını yapıyor.
Virüsün ortaya çıktığı Çin'de yeni enfeksiyon vakalarında büyük oranda düşüş var.
Ulusal Sağlık Komisyonu'nun verilerine göre geçen hafta Çarşamba günü 394 yeni vaka, 114 ölüm haberi geldi.
Evet virüsün mutasyon geçirmesi olasılıklar dahilinde. Ancak bunun salgın açısından ne anlama geleceğini söylemek zor.
Mutasyon sonucu insandan insana bulaşma ihtimali artabilir ya da virüse yakalananların yaşadığı semptomlar ağırlaşabilir.
Dünya Sağlık Örgütü ve diğer sağlık uzmanlarının yakından takip edeceği bir konu da ilerleyen günlerde ve haftalarda virüsün mutasyon geçirip geçirmediği olacak.
Son 10 gün içerisinde virüsün insandan insana bulaşma hızının arttığı belirtildi. Bu durumun bir mutasyon sonucu olup olmadığı ise bilinmiyor.
Aşının geliştirilmesi ise en az bir yılı bulabilir. Eldeki tek seçenek, virüse yakalanmış kişileri tespit edip karantinaya almak.
Hastalarla temas halinde olan kişilerin izlenmesi ve sağlık durumlarının kontrol altında tutulması da uygulanan yöntemler arasında.
Salgını önlemek için seyahat sınırlamaları seçeneği de yürürlüğe konmuş durumda.
Çinli yetkililer yeni virüsün genetik kodunu hızla açığa çıkardı. Bu bilgi, virüsün nereden geldiğini, yayıldıkça ne gibi değişimlere uğradığını ve insanların korunması için ne gibi adımlar atması gerektiğini anlamaya yardımcı oldu.
San Diego'daki Inovio adlı laboratuvarda çalışan bilim insanları yeni virüse karşı aşı geliştirebilmek için yeni tür bir DNA teknolojisi kullanıyor. Şimdilik adı "INO-4800". İnsanlar üzerinde deneme planlarına yaz başında başlayacaklar.
Inovio, insanlar üzerinde yapılacak denemelerin başarılı olması durumunda daha geniş çaplı denemeler yapılabileceğini, "yıl sonuna kadar Çin'deki salgında kullanılabileceğini" söylüyor.
O zamana kadar salgının sona erip ermeyeceğini tahmin etmek imkânsız. Ama Inovio'nun zamanlaması planlar doğrultusunda ilerlerse şirket, yeni aşının bir salgın durumunda en hızlı geliştirilmiş aşı olacağını söylüyor.
Başta Asya ülkeleri olmak üzere birçok ülke Çin'den gelen yolculara yönelik sağlık kontrollerini artırdı. Virüsün Avrupa'ya ve İran'a sıçramasıyla bu bölgelerde de önlemler artırıldı.
İran'ın komşuları, Türkiye dahil sınırları geçici olarak kapattı.
Hastalığın kuluçka döneminde virüsü taşıyan çok sayıda kişi hiçbir belirti göstermeden başka ülkelere seyahat ediyor olabilir. Bu nedenle salgının durdurulması zorlaşıyor.
En az üç kişinin virüs nedeniyle hayatını kaybettiği İtalya'da da 11 kasabaya giriş çıkış yasağı getirildi.
Sağlık Bakanlığı, Çin'den gelebilecek riskli hastaların özel ambulansla karantinaya alınması konusunda önlem alındığını açıkladı.
Türkiye'nin İran ile sınırları kapatıldı.
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, şu ana kadar Türkiye'de kesin koronavirüs tanısı konan herhangi birisi olmadığını ifade etse de, havaalanı ve limanlarda 24 saat sağlık personeli bulundurulduğunu söyledi.
Türk Hava Yolları (THY) da salgın nedeniyle Çin seferlerini 9 Şubat'a kadar durdurma kararı aldı. Koronavirüsün ortaya çıktığı Vuhan kenti ile İstanbul arasındaki ticari seferlerin durdurulmuş durumda.
Southern China Havayolları şirketi normal şartlarda Vuhan - İstanbul arasında Pazartesi, Çarşamba, Cuma olmak üzere haftada üç sefer düzenliyordu.
Doktor Golding, "Şu an, daha fazla bilgi sahibi olana kadar, ne kadar endişelenmemiz gerektiğini söylemek zor" diyor.
"Kaynağını öğrenene kadar, bizde huzursuzluk yaratacak."
Profesör Ball, "İnsanlara ilk kez bulaşan herhangi bir virüs bizde endişe yaratmalı, çünkü bu virüsün ilk engeli aştığı anlamına geliyor" diyor:
"Bir insan hücresine bulaştığında ve çoğalmaya başladığında, daha kolay yaygınlaşacak ve daha tehlikeli bir hale gelecek mutasyona uğrayabilir."
"Virüse bu fırsatı vermek istemezsiniz."