Davutoğlu, konuşmasında Türkiye'nin ticari anlamdaki coğrafi konumuna vurgu yaparak, "Tekrar burada bir araya geldik. Londra ile İstanbul borsaları arasındaki stratejik anlaşmayı kutluyoruz. Neden Türkiye'ye yatırım yapılmalı? Bu önemli bir soru. Bunun pek çok nedeni var. Bütün bu nedenlerden bahsetmek uzun zaman alacaktır. İstanbul'un ve Türkiye'nin neden yatırım yapılacak doğru yer olduğunu anlatmak için. Ama şunu vurgulamak istiyorum ki dörtle başladığınız için ben de yine dörtle devam etmek istiyorum. Coğrafi konumu bu zaten belirli bir parametre. Türkiye'nin coğrafi konumuna bakacak olursak geleneksel dönemlerde aynı zamanda modern çağlarda küresel dönemde coğrafi konum çok önemli. Ekonomik faaliyetler açısından ulaşım için, telekomünikasyon için ve pek çok amaçlar için konumumuz önemli. Belirli bir parametre niteliğinde ve bu sayede cazip bir yatırım aracı haline geliyorsunuz. İstanbul ve Türkiye geleneksel ekonominin yüzyıllardan bu yana merkezi konumunda olan mekanlar. Ve aynı zamanda İpek Yolu'nun odak noktalarından birisiydi. Günümüzdeki modern ekonomilere baktığımızda da Türkiye'deki Sanayi Devrimi gerçekten uluslararası sanayi devrimlerinin merkezinde yer aldı ve uluslar arası ürünlerin de çekim noktasında yer aldı. Tarihte şöyle bir kural vardır eğer bir ülke yükselirse şehirlerde yükselir. Eğer şehirler yükselirse ülkelerde buna paralel olarak yükselir. Ve aynı zamanda şehirlerin ve ülkelerin kaderleri aynı kaderlerdir. Eğer bir ülke önemini yitirmeye başlarsa o zaman o ülkenin şehirleri de daha az dinamik hale gelir. ‘Neden İstanbul'un yıldızı parlıyor? Neden İstanbul cazip bir şehir haline geliyor?' diye sorduğumuzda bunun yanıtı şu: Çünkü Türkiye önde gelen bir aktör haline geliyor. hem bölgesel hem uluslar arası sorunlar açısından. Ama bugün aynı zamanda İstanbul'un coğrafi konumu da birçok açıdan cazip” dedi.
"İSTANBUL'DA YILDA 150 MİLYON YOLCU KAPASİTELİ BİR HAVAALANI İNŞA EDİYORUZ ÇÜNKÜ İSTANBUL EN İYİ YERDİR”
İstanbul ile ilgili önemli istatistikler paylaşan Davutoğlu, "Size bir takım istatistikler vermek istiyorum. Örneğin eğer İstanbul'da bir yatırım üssünüz varsa sadece Türkiye için değil, Türkiye'yi çevreleyen bölgeler içinde bir üssünüz varsa dört saat içerisinde 60 ülkeye ulaşabiliyorsunuz. Örneğin Afroavrasya merkezinden uzakta bulunduğunuzda olmuyor. Dolayısıyla bizim havayolu stratejimizdeki ve demiryolu stratejimizdeki değişiklikler ve enerji boru hatlarımızdaki gelişmeler sayesinde coğrafi avantajımızdan faydalanmış oluyoruz. Şimdi dünyanın en büyük havaalanı İstanbul'da yılda 150 milyon yolcu kapasiteli bir havaalanı inşa ediyoruz çünkü İstanbul en iyi yerdir. Çok sayıda bölgeyi bağlayabilecek en iyi yerdir. Napolyon'a sorulduğunda dünyada bir ülke olsa bunun başkenti neresi olurdu diye sorulduğunda Napolyon'un yanıtı İstanbul olmuş. İstanbul'un ruhu budur. Çok sayıda imparatorluğa başkentlik etmiştir ve aynı zamanda küresel çağda da büyük önem taşımaktadır. İstediğiniz yere hızlıca ulaşabilmek için fiber optik kablolar, çeşitli bağlantılar oluşturmak için İstanbul ideal yerdir. Aynı zamanda çok sayıda başka avantajı da vardır. Burada önemli olan nokta şu: Eğer o coğrafi noktada siyasi istikrar varsa o şehir yatırımın üssü haline gelebilir ve şans eseri şükredelim ki Türkiye'de siyasi istikrar ve düzen var. Vurgulamak istediğim ikinci parametre şu: Hukuki ve siyasi çerçeve. Çok avantajlı bir coğrafi konumumuz olabilir ama siyasi sisteminiz istikrar üretmeyen bir sistemse bu stratejik konumunuz sizin başınızı ağrıtacaktır. Çok sayıda krizlerle başa çıkmak zorunda kalacaksınız ama şu anda Türkiye'de bulunan durum şu: Çok iyi tanımlanmış kurumsal yasal bir çerçeve söz konusu. Son 12 yıl içerisinde Türkiye'deki birçok temel noktayı değiştirdik daha erişilebilir hale getirdik. Dolayısıyla bizden 30 yıl önce Türkiye sadece 14 milyar dolar doğrudan dış yatırım alıyordu ama 12 yıl içerisinde 146 milyara ulaştık. Yani önceki yıllarla karşılaştırıldığında 10 kat yükselme kaydettik. Ve tabi ki siyasi istikrar, hukukun üstünlüğü, şeffaflık ve iyi oluşturulmuş kurumsal çerçeve bunda büyük bir rol oynadı. İstanbul borsası bunun gerçekten çok güzel bir örneği” dedi.
"3 YIL İÇERİSİNDE BORSA İSTANBUL 30 SIRA ATLADI”
Konuşmasında Borsa İstanbul'un ilerlemesinden de bahseden Davutoğlu, "Borsa İstanbul daha öncesinde dünyadaki menkul kıymetler borsalarından biri değildi ama sadece 3 yıl içerisinde Borsa İstanbul 30 sıra atladı. Ben eminim ki sayın Turan bey ve önde gelen liderlerBorsa İstanbul'un önde gelen 10 finans merkezinden biri haline gelmesini sağlayacak. Bunun için gereken bütün altyapıya sahibiz. 3. boyuta gelecek olursak insan gücü profesyonel insan gücü. Siyasi istikrarınız olabilir bazı ülkelerde olduğu gibi. Jeopolitik öneme sahip olabilirsiniz ama eğer profesyonel anlamda mesleki anlamda yetişmiş insan gücünüz yoksa yatırımlar konusunda çalışmaya uygun insan gücünüz yoksa o zaman bu yatırımcılar o ülkeyi seçmeyeceklerdir. Yani yatırım yapmak için o ülkeyi seçmeyeceklerdir. Şimdi bizim programlarımızda 62'nci hükümetin programı ki 2014'te bunu açıkladık. Başbakanlık görevine gelmemden sonra hükümetimizin hedeflerinden bir tanesi sadece niceliksel değil aynı zamanda niteliksel özellikler yaratmak. Bunu ARGE yoluyla ve aynı zamanda yeni eğitim reformları yoluyla yapmayı hedefliyoruz. Yeni nesil profesyonel liderlerimizin gereken bütün yeteneklere sahip olmalarını istiyoruz çok uluslu şirketlerde çalışmak amacıyla. Türkiye yatırım yapmak isteyen kişiler için bu bir gereklilik ve önemli bir şart. Eğer Türkiye'deki eğilime bakacak olursak aynı zamanda Türkiye'nin uluslararası iş gücünde ve aynı zamanda dünya ekonomisi elitindebakmak gerekirse bunun her geçen gün arttığını görüyoruz. Bir iki sıra değil. Londra'da ben birçok uluslar arası şirketin CEO'suyla görüştüm. Her zaman sadece bir Türk profesyonel CEO'yla birlikte benimle görüşmeye geldi. Türkler geri geliyor piyasaları daha dinamik kılmak üzere. Bir Türk profesyonelinin olduğu her ortamda eminim ki o atmosfer her zaman daha dinamik olacaktır. Çünkü bizim Akdenizli ruhumuz var ve bu dinamizm her yerde yansımasını bulacaktır. Dördüncü parametreye gelecek olursak sürdürülebilir geçerli bir ekonomik çerçeve ve dinamik yapısı. Eğer kendiniz dinamik bir piyasa yapısına sahip değilseniz o zaman başka piyasalarda da var olmanız mümkün değil. Çok sayıda ülke var ki bu ülkelerde iyi bir elit kesim olabilir. Ya da çok iyi tanımlanmış bir hukukun üstünlüğü olabilir. Aynı zamanda çok önemli jeopolitik konumun merkezinde yer alabilir bu ülkeler. Ama eğer güçlü, dinamik piyasaları yoksa belirli bir rol oynayamazlar” dedi.
"TÜRKİYE YÜKSELEN GELİŞMEKTE OLAN BİR ÜLKE VE ÇOK DİNAMİK BİR PİYASASI VAR”
Türkiye'nin her geçen gün daha iyi bir noktaya geldiğini ifade eden Davutoğlu, "Finansal yatırım belki çekebilirler örneğin Lüksemburg'u örnek olarak verdiniz ama dinamik bir piyasa olmaksızın sürdürülebilir bir yatırımın uzun vadede ülke içerisinde bulunması mümkün değildir. Türkiye dinamik piyasa. 77 milyon genç nüfusa sahip. Dışarıda hiç bir şey satmasanız bile bu piyasanın kendisi yeterince iyi ve büyük bir piyasa. Her türlü yatırıma uygun bir piyasa. Ama bunun da ötesinde bahsettiğim ilk parametreyle birleştiğimizde Türkiye'ye yatırım yaparlar aynı zamanda Türkiye'nin çevresindeki bölgelere de yatırım yapmış oluyorlar. Dolayısıyla kısaca Türkiye yükselen gelişmekte olan bir ülke ve çok dinamik bir piyasası var. Çok profesyonel, mesleki açıdan donanımlı bir iş gücü var ve aynı zamanda dünyada birçok faaliyetin merkezi olarak dünyanın yatırım yapılacak en iyi yeri ve doğru yatırım noktası. Önemli olan bizim bunu doğru bir şekilde açıklayabilmemiz ve bütün avantajları net bir şekilde iletebilmemiz. Aynı zamanda yatırımcılara bunları anlatabilmemiz. Borsa İstanbul'un bu etkinlikleri düzenlemesi bizim için çok güzel bir fırsat. Bu sayede Türkiye'nin daha iyi tanınmasını, Türkiye'nin potansiyelini yabancı yatırımcılar tarafından daha iyi tanınmasını sağlıyoruz. Biz her zaman yatırımcıların yardımına hazırız eğer herhangi bir engel görürlerse benim hükümetim ve ben bizzat onlara yardımcı olacağız ve bakanlar kurulu olarak her zaman Türkiye'de yatırım yapmak isteyenlere yardımcı olmaya hazırız. Yatırımın önünde çok küçük bir engelle bile karşılaşsanız lütfen bize bildirin. Burada çok güçlü bir siyasi irade söz konusu Türk hükümeti nezdinde. Türkiye'de yatırımı mümkün kılmak için elimizden gelen her şeyi yapacağız. Türkiye'de yatırımcılar daha aktif olacak ve Türk hükümeti her zaman olduğu gibi Türkiye'de olmak isteyenlerin yanında olacak” dedi.
(İHA)