Ankara (AA)- DTP Grup Başkanvekili Selahattin Demirtaş, Genel Başkanları Ahmet Türk'ün, TBMM grubunda Kürtçe konuşarak anayasayı ihlal etmediğini öne sürerek, "Mevcut zihniyet toplumun haklarını ihlal ediyor. Burada değişmesi gereken toplum veya partimiz değil, yasalardır" dedi. Gazetecilerin, "DTP Genel Başkanı Ahmet Türk'ün, TMBB grup toplantısında, Kürtçe konuşarak Anayasal suç işlediği" yönündeki değerlendirmeleri hatırlatması üzerine Demirtaş, Anayasa ve İçtüzüğü iyi
bildiklerini söyledi.
İçtüzükte herhangi bir madde ve cümlesinde, TBMM çalışmalarının Türkçe olacağına ilişkin bir zorunluluk bulunmadığını öne süren Demirtaş, sadece Anayasanın 3. maddesinde Türkiye Cumhuriyeti'nin resmi dilinin Türkçe olduğunun belirtildiğine dikkati çekti. Demirtaş, bunun da resmi yazışma ve çalışmaların Türkçe olması
zorunluluğunu ifade ettiğini savunarak, şu görüşleri dile getirdi: "Ama kendi grup toplantısını, resmi olarak toplantı olarak kabul etmek veya etmemek grubun kendi inisiyatifindedir. Bu toplantıları resmi kayıtlara geçirmek isteyebilir ya da grup basına açık gayri resmi bir toplantıda gerçekleştirebilir. Anayasanın ilk 3 maddesine atıfta bulunuluyor, burada Türkiye'nin laik ve sosyal bir hukuk devleti olduğu da ifade edilir. Grup toplantıları, Anayasanın ilk 3 maddesine bağlı olacaksa, bu toplantılara
başörtülü kadınlar da katılamaz. Oranın resmi dili Türkçe ise, resmi ortamı da laik ortamdır. AKP'nin, MHP'nin, zaman zaman da bizim grup toplantılarımıza başörtülü insanların katılamaması gerekir. Dolayısıyla meseleyi bu kadar dar yorumlamak yerine, sorunun nereden çıktığını tespit etmemiz lazım. Mesele bir Anayasa ihlali değil, mesele, Anayasa ve yasaların toplumun haklarını ihlal ediyor olmasıdır. DTP, Anayasayı ihlal etmiyor. Mevcut zihniyet toplumun haklarını ihlal ediyor. Burada değişmesi gereken toplum veya partimiz değil, değişmesi gereken yasalardır. Hukuki tartışmalar abestir. Tartışılacaksa, yasaklar, anlamsız baskılar tartışılmalıdır. Bizim derdimiz Anayasayı ihlal etmek veya bunu tartışmaya açmak değildi. Dünya Anadil Günü meselesiyle halkın dilinin yasak olduğuna vurgu yapmaktı."