Demirtaş, basın mensuplarının CHP'nin İzleme Kurulu'na yönelik tutumu ile ilgili sorusu üzerine, "CHP İzleme Kurulunda yer alırsa, üçüncü göz dediğimiz, CHP'ye yakın, onların önereceği isimler yer alırsa tabi ki iyi olur. Takdir onların" karşılığını verdi.
Demirtaş, çözüm sürecine ilişkin, "Sayın Başbakan gerekirse bütün siyasi partileri ziyaret etsin, görüşlerini alsın. Bu şekilde daha katılımcı demokratik bir katılım olmaz mı. CHP'nin önerileri olsun" dedi.
Sekretaryada yer alacak 5 mahkumun durumu ile ilgili soruya ise Demirtaş, "Herhangi bir sıkıntının olmadığı iletildi. Ancak değişimin yapılıp yapılmadığını tam bilmiyoruz" cevabını verdi. İmralı'ya gidiş için tarih sorulması üzerine Demirtaş, "Henüz tarih netleşmedi" dedi.
CHP'DEN JET YANIT
HDP Eşbaşkanı Demirtaş'ın 'Sürece CHP'de katılsın' çağrısına, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu cevap verdi: "Sürecin yürütüldüğü mevcut zeminde bizim isim önermemiz söz konusu olmaz. İçeriğini bilmediğimiz sürece nasıl dahil olalım?" yanıtı verdi.
CHP’nin barışı istediğini ve bunun için iki yıl önce önerilerini Meclis’e sunduklarını belirten Tanrıkulu şunları dile getirdi:
"Biz öteden beri çözüm sürecinin şeffaf ve mümkün olduğunca daha geniş mutabakatla Meclis odaklı olması gerektiğini ifade etmiştik. Sürecin odağının Meclis, yürütücüsünün hükümet olmasını önermiştik. Geçen iki yıllık süreç bizi haklı çıkardı ve Meclis’in dışlandığı yöntemin doğru bir yöntem olmadığı ortaya çıktı. Biz Meclis’te araştırma komisyonu kurulmasını istedik. İsteyen parti üye verebilirdi. Partilerin vereceği üye sayısı eşit olsun; kararlar nitelikli çoğunlukla alınsın; ortak akıl heyeti oluşturulsun gibi önerilerimiz vardı. Yasa önerimiz vardı. Bizim tekliflerimizin tamamı Meclis’te bekliyor. Kabul görmedi. Bizim önerdiğimiz heyeti, dönemin başbakanı şimdiki cumhurbaşkanı 'akil insanlar heyeti' olarak değiştirdi. Ama bu heyet toplumun içine sinmedi. Bunu Demirtaş da ifade etmişti."
DEMİRTAŞ SIKINTIYI GÖRDÜ
"Daha önce başbakan şimdi ise cumhurbaşkanı odaklı bir süreç işletilmeye çalışıyor. Bunun ağır bedelleri oldu. 6-7 Ekim olayları da bunun en ağır tablosudur. Demirtaş’ın açıklamaları sıkıntıları gördüğünü gösteriyor. Demirtaş, en azıdan bu ortam içerisinde süreci sadece hükümet ya da AKP 'yle yürütmenin sakıncasını görüyor. Mevcut mutabakatı daha geniş tabana oturtmak gerektiğin biliyor. Hükümet gibi rehin alma görüşünde değiller. Biz barışın yanındayız. 6 Haziran 2012’de en zor zamanda taşın altına elimizi koyduk. Başbakana gittik ama önerilerimiz kabul görmedi."
BU DÜZLEM BİZİM DAHİL OLABİLECEĞİMİZ DÜZLEM DEĞİL
Şu durumda bizim önerilerimiz Meclis’te duruyor. Yasa ve komisyon önerilerimiz bekliyor. O çerçevede destek verebiliriz. Ancak şu anki sürecin yürüdüğü çerçevede bizim isim önermemiz, destek vermemiz mümkün değil. Şu anki düzlem bizim dahil olabileceğimiz bir düzlem değil. Biz barıştan yanayız ama AKP'nin dayattığı yanlış yöntemlerine de teslim olmak durumunda değiliz.