Denizde korsan saldırısına uğrayan Türkler NATO'dan yardım istediler, ancak...
Korsanlar tarafından kaçırılan Türk bayraklı Karagöl gemisinin kaptanı Uğur Mümtaz Temeltaş, korsan saldırı sırasında NATO'ya ait savaş gemilerinden yardım istediklerini, ancak bölgede bulunan NATO gemilerinin yardıma gelmediğini söyledi.
12 Kasım'da Yemen'in 16 mil açıklarında korsanların saldırısına uğrayan YDC Denizcilik Şirketi'ne ait 105 metre boyundaki Türk bayraklı Karagöl isimli kimyasal tankerin kaptanı Uğur Mümtaz Temeltaş, INMARSAT uydu telefonu kanalıyla Akşam'a özel açıklamalarda bulundu. Temeltaş, korsanlarla 45 dakika mücadele ettiklerini, bu zaman sürecinde korsanlara ait bir botun alabora olduğunu belirtti. Saldırı sırasında NATO gemilerinden yardım istediklerini de açıklayan Temeltaş, ancak hiçbir NATO gemisinin S.O.S'i dikkate almadığını açıkladı.
Korsanlar denize düştü
Korsanların toplandıkları bir ana gemileri olduğunu ve bu gemiden ayrılan iki botun, saldırısına uğradıklarını söyleyen Temeltaş, "Yemen'in 16 mil açıklarında seyir halindeydik. Türkiye saati ile 16:04'te ağır silahlar bulunan iki lastik bottaki korsanların saldırısına uğradık. İlk saldırı geminin sol baş tarafından (İskele baş omuzu) yapıldı. Biz Emercensi manevra yaparak korsanların gemiye çıkmasını engelledik. İlk saldırılarını püskürttükten sonra yine saldırı başladı. Yaptığımız yeni manevra sayesinde korsanların bir botu alabora oldu ve içindekiler denize düştü. Diğer ikinci bot denize düşen korsanları topladıktan sonra üçüncü saldırıya geçtiler. Amaçları gemiye çıkmak ve kontrolü ele geçirmekti" dedi.
Roketatar kullandılar
Bir taraftan korsanlarla mücadele ederken, diğer yandan bölgede bulunan NATO'ya ait savaş gemilerinden yardım istediklerini belirten Temeltaş, "VHF kanalıyla istediğimiz yardım taleplerimize maalesef cevap alamadık. NATO kuvvetleri o esnada bize yardım etselerdi biz şu anda bu sorunu yaşamayacaktık. Ancak gelmediler. 45 dakikalık bir mücadele sonucu korsanlar gemiye çıktı. Gemiyi durdurmak için yaşam mahallini ağır silahlar ile ateş altına aldılar. Korsanlarda ağır silahlarla donatılmış, Alman yapımı G-3 otomatik piyade tüfeği, Kaleşnikof diye tabir ettiğimiz otomatik piyade tüfekleri bulunmakla birlikte, ayrıca ellerinde G-4 diye bilinen roket ile atılan el bombası ve roketatarlar bulunuyordu. Bu taciz ateşi esnasında gemi iskele yaşam bölgesinde hasar oluştu. Bunun sonucunda teslim olmak zorunda kaldık" diye konuştu.
Korsanlar iki ana gemiden saldırıyor
Somali açıklarında ticari gemilere saldıran korsanlar bölgede seyir halinde bulunan iki ana gemide organize oluyor. Son teknoloji ile donatılmış teçhizat bulunan Burum Ocean ve Athena isimli bu ana gemiler, radar ve AIS kanalıyla bölgede seyir eden ticari gemileri belirledikten sonra botlarla bu ana gemiden ayrılıp, saldırılarını geçekleştiriyorlar.
Ellerinde 7 gemi daha var
Mürettebatın Türk ve Müslüman olmasından dolayı korsanlar tarafından iyi niyetli yaklaşıldığını ifade eden Temeltaş şöyle konuştu: "İki gün seyir yaptıktan sonra Somali'nin kuzeydoğusunda bulunan Ely Marina olarak bilinen bölgeye demirledik. Bölgede şu anda korsanlar tarafından kaçırılan 7 gemi bulunuyor. Yasa Denizcilik'e ait Yasa Neslihan isimli dökme yük gemisi ise bizim hemen arkamızda demirli vaziyette. Korsanlara kendilerine hiç sorun çıkarmayacağımızı söylemiştik. Bu sayede gemi personelinin aileleri ile görüşmesine izin verildi. Her gün gemi mürettebatı aileleri ile birkaç dakika görüşmelerini sağlıyoruz. Korsanlara şirketimizin telefonlarını vererek görüşmelerini istedik. Şu an itibariyle korsanlar ile şirket yetkilileri fidye görüşmelere başladılar."
Gemide 14 Türk personel bulunduğunu ve hiçbir sağlık probleminin olmadığını dile getiren Kaptan Temeltaş, gemide gündüz 24-25 korsan bulunduğunu gece ise bu rakamın ikiye katlandığını belirtti.
Bir kötü haber de Panama'ya
Dün akşam Somali açıklarında korsanların bir Japon şirketine ait Panama bayraklı kimyasal tankeri kaçırdığı bildirildi. Gemide Güney Kore uyruklu gemi mürettebatı bulunmasından dolayı, Güney Kore Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, Panama bayraklı Chemstar Venüs adlı kaçırılan geminin Aden Körfezi Munya Adası 29 mil açıklarında korsan saldırısına uğradığı ve gemide 5'i Güney Koreli 18'i Filipinli mürettebatın bulunduğu ifade edildi.
Deniz Güvenliği Komitesi acil toplanıyor
Birleşmiş Milletler Denizcilik Örgütü, son günlerde deniz ticaretini tehdit eden deniz korsanları ile ilgili yapılması gereken çalışmaların tartışılacağı Deniz Güvenlik Komitesini 26 Kasım 2008'de 178 ülkenin katılımıyla Londra'da toplama kararı aldı. Merkezi Londra'da bulunan Birleşmiş Milletler Denizcilik Örgütü Deniz Güvenliği Komitesi'nden alınan bilgiye göre, 2008 yılı içinde dünya denizlerinde 216 gemiye korsanlar tarafından saldırı düzenlenirken, bu saldırılarda 16 gemi mürettebatı hayatını kaybederken, 9 gemicinin ise kaçırıldığı akıbetlerinin ne olduğunu öğrenilemediği kaydedildi. Şu anda Somali açıklarında 14 geminin korsanların elinde olduğu, Korsanların limanı olarak bilinen Ely Marina bölgesinde ise ikisi Türk armatörüne ait 7 geminin korsanların kontrolünde bulunduğu biliniyor. Korsanların elinde rehin durumda bulunan 246 gemi mürettebatının 34 ise Türk vatandaşı.
TCG Gökova NATO'ya tepki için mi ayrıldı?
İki Türk gemisinin kaçırılmasının ardından bölgede bulunan ve NATO emrinde bölgede seyir yapan TCG Gökova Firkateyni, NATO emrinden ayrılarak Ulusal Komuta Merkezi'ne geçti ve NATO'nun seyir hattından çekildi. Askeri kaynaklardan alınan bilgiye göre, Karagöl'e yapılan saldırı sırasında yardım çağrılarına NATO'nun cevap vermemesi üzerine, yapılanlara tepki için bu kararın alındığı iddia edildi. AKP İstanbul Milletvekili Hasan Kemal Yardımcı'nın ailesine ait Karagöl, saldırıya uğradığında bölgenin 20 mil açıklarında Alman RGS Rhön ve Yunan HS Themistokles isimli savaş gemileri vardı. Ancak ne yardım ettiler ne de yardım çağrılarına cevap verdiler. Geçen ay NATO Avrupa Kuvvetleri Komutanlığı (SHAPE), üye ülkelerden 7 savaş gemisini Somali kıyılarında güvenliğe katkı amacıyla bulunuyordu. Diğer taraftan Rus Donanması'na ait Neustrashimy isimli savaş gemisi ise bölgede seyir yaptığı biliniyor. NATO savaş gemilerinin, BM'nin talebi üzerine ve AB ile işbirliği içinde yapılacak operasyonlarda Somali sahillerinde devriye ve bazı gemilere refakat görevi üstleneceği bildirilmişti.