HABER

Depremlerdeki can kaybının nedeni binalar

İSTANBUL (İHA) - Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen, "Türkiye'de meydana gelen depremlerdeki can kaybının asıl nedeni, mühendislik ve bilimsellikten uzak yapıların yapılmasıdır" dedi.

Türkiye'nin deprem sorunları ve çözüm yollarının tartışılacağı Deprem Şurası-2004, Grand Cevahir Otel'de toplandı. 29-30 Eylül-1 Ekim 2004 tarihleri arasında gerçekleştirilecek şuranın açılışına TBMM Başkanı Bülent Arınç, Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen, İstanbul Valisi Muammer Güler, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, 25 ilden vali ve belediye başkanları, bilim adamları, üniversite temsilcileri ve çeşitli kuruluşlardan uzmanlar katıldı. Şurada bir konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, "Çarpık kentleşmeden kurtulmak için, kira öder gibi konut edindirmeyi sağlamamız gerekir. Kredili ve ucuz konut edindirme sağlanırsa, bu çarpık kentleşmenin ve gecekondulaşmanın önü alınabiler" dedi.

Deprem öncesi çalışmalar yapılması gerektiğini dile getiren Topbaş, "Deprem öncesi yapılacak harcamalar, deprem sonrası yapacağımız harcamalardan çok daha az olacaktır. Geçici çözümler değil, kalıcı çözümler üretmeliyiz. Deprem dönüşüm çalışmaları yapılmalı. Bu alanda belediyemiz İstanbul'da gerekli çalışmaları yapmış, halen de bu alanda çalışmalarımız süratle devam etmektedir. Belediyelere Kentsel Dönüşüm Projesi çerçevesinde, kredi verme imkanı sunulmalıdır" diye konuştu.

Topbaş, Başbakan Erdoğan'ın belediye başkanlığı döneminde başlatılan Deprem Master Planı'nın da tamamlandığını belirterek, "İstanbul'da pilot bölgeler belirlenerek, bina etüdleri yapılmakta. Pilot bölge olarak seçilen Zeytinburnu'nda 15 bin binanın bakım ve incelemesi tamamlandı. Deprem çalışmaları için Japonya'dan krediler kullanıldı. Doğru yapılanma, deprem riskini büyük oranda ortadan kaldırır" ifadelerini kullandı.

İstanbul Valisi Muammer Güler ise, İstanbul'un deprem kuşağının üzerinde bir şehir olduğunu ifade ederek, "Can kaybının en az seviyeye indirilmesi için, İstanbul'da önemli çalışmalar yapılmıştır. İstanbul olası bir depremde kendi yaralarını saracağı gibi, çevre kentlerinde yardımına koşacak kadar kendini yenilemiş ve geliştirmiştir. İstanbul'da sadece birinci derecede deprem riski olan bölgelerde değil, her yerde deprem çalışmaları yapılıyor. Başta eğitim ve sağlık kurumları olmak üzere, büyük bir çalışma var. Bütün halkımızın bu çalışmalara destek vermesini istiyoruz. Depremden en az zararla kurtulmanın yolu, İmar Kanunu'nda yapılacak değişikliklerdir. Bu alanda da herkes üzerine düşeni yapmaktadır" diye konuştu.

DEPREM VE ÖZELEŞTİRİ

Son olarak söz alan Bayındırlık ve İskan Bakanı Zeki Ergezen de, sadece İstanbul'un değil, tüm Türkiye'nin fay hattı üzerinde bulunduğunu söyledi. Dünyadaki diğer ülkelere göre, Türkiye'nin daha fazla hasar gördüğünü kaydeden Bakan Ergezen, "Tüm ülkelerde az hasarlarla atlatılan depremler, bizde büyük kayıplara sebep oluyorsa, burada kendimizi sorgulamamız, eksik ve yanlışlıkları tespit edip bilimsel bilgiye dayalı doğru çözümleri süratle hayata geçirmemiz gerekir. Bayındırlık ve İskan Bakanlığı ülke gerçekleriyle bağdaşır. Bilimsel ve akılcı planlama, imar ve yapı politikaları tayin etmekte, denetim ve kontrol hizmetleri yürütmekte, aynı zamanda afet öncesi ve sonrası ile ilgili tedbirlerin alınmasına öncülük etmektedir" dedi.

Ülkemizin aşılması gereken birçok sorunu olduğunu aktaran Ergezen, "Bu sorunların en önemlilerinden biri, millet sonrası milletçe ödediğimiz acı ve ağır bedeller ile ne yapmamız gerektiği hususundaki şaşkınlığımızdır. Türkiye'de yaşanan depremlerdeki can kaybının asıl nedeni, mühendislik ve bilimsellikten uzak yapıların yapılmasıdır. Deprem konusuna en önemli sorunlardan biri eğitimdir. Onun için mühendislik eğitimimiz yeniden gözden geçirilmelidir. Yıllardır kalitesiz, plansız yoğun yapılan yapılaşma, hatalı yer seçimi ve yapı inşaatının deprem hasarlarının nedeni olduğu bilinmesine ve sürekli vurgulanmasına karşın, bugüne kadar etkin bir önlem alınmamıştır. Bu nedenle güvensiz yapıların yapılmasına göz yummayacaksınız, önce yapıp daha sonra yıkmak gibi bir ikileme son verilmelidir" dedi. Yapı malzemeleri konusuna değinen Bakan Ergezen sözlerini şöyle tamamladı:

"Bakanlığımız yapı ve inşaat sistemimizi enine boyuna sorgulamakta, 2003 ve 2004 yıllarında çıkarılan tebliğlerle yapı malzemeleri alanında AB normlarına uyum sağlamıştır. Yapı malzemelerinin belgelendirilmesi, üretilmesi ve pazara sunulması ile ilgili düzenlemeler tamamlanmıştır. Ülkemizde deprem zararlarının azaltılmasına yönelik modern sistemlerin kurulabilmesi için, önce ülkemiz deprem durumunun tüm jeolojik ve jeotektonik parametreleriyle birlikte doğru ve entegre biçimde algılanabilmesi, bu bilgilerin yeterli teknik donanım kullanılarak değerlendirilmesi ve kullanıma dahil edilmesi gereklidir."

En Çok Aranan Haberler