Hatay'ın Defne ilçesi Turunçlu Mahallesi'nde yaşayan sınıf öğretmeni Mesut Ağlamış, Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde 6 Şubat'ta meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki depreme, Toprak Apartmanı'nın 2'nci katındaki dairesinde tek başına yakalandı. Evdeki duvarın üzerine yıkılmasıyla uyanan Ağlamış, ağır hasar alan binadan çıkıp, Saraykent Mahallesi'ndeki eski eşi Neriman Kalkan (39) ile oğlu Deniz Ağlamış'ın (8) yanına koştu. Eski eşiyle oğlunu otomobille Adana'ya götüren Ağlamış, kente geri dönüp, gönüllü olarak yardım faaliyetlerine katıldı.
BUZDOLABINI BAĞIŞLADI
Oğlunun okul kaydı için Adana'ya giden Ağlamış, 9 Nisan'da yeniden dönüp, evinin bulunduğu sokağa gitti. Buzdolabının apartman girişinde olduğunu gören Ağlamış, durumdan şüphelenip kendi dairesine çıktı. Çelik kapısının yerinden söküldüğünü gören Ağlamış, çamaşır makinesi, kombi, ankastre fırın ve ocak, koltuklar ve fotokopi makinesinin çalındığını fark etti. Polis merkezine gidip şikayetçi olan Ağlamış, buzdolabını da yardım faaliyeti yürüten bir merkeze bağışladı.
'UMUTLARIMIZI SÖNDÜRÜYOR'
Ağır hasarlı binalara girişin tehlikeli ve yasak olmasından dolayı evine girmediğini anlatan Ağlamış, "Çelik kapımın komple söküldüğünü gördüm. Eve girdiğimde ise kullanılabilecek tüm eşyalar çalınmış ve yağmalanmıştı. Eşyaların maddi değerinden ziyade; anılarımla dolu bir evim vardı. Öğrencilerimin bana hediye ettiği eşyalar, oğlumla birlikte yaptığım resimler vardı. Onların hepsini, geçmişimle olan bağımı kaybettim. Çalınan eşyalarım için polise giderek, şikayetçi oldum. Bir sonuç çıksa bile buradaki tahribat, daha çok manevi, benim için. Biz burada insanlara yardım edip, yaralarımızı sarmaya çalışırken bunların olması çok üzücü. Çirkin insanlarla karşılaşmak, umutlarımızı söndürüyor" diye konuştu.
HIRSIZLARA SESLENDİ
Evindeki eşyaları çalan hırsızlara seslenen Ağlamış, "Madem böyle bir enkazın içinden eşya çalmayı başarabiliyorsunuz, keşke enkazda kalan canlarımızı da kurtarmak için çabalasaydınız. Lütfen eşyalarımı getirin. Gelen eşyalarımı da bağışlayacağım. Bu kötü günleri, birbirimizin yaralarını sararak atlatabiliriz. Bu durumda ölenler mi kurtuldu, kurtulanlar mı öldü?" dedi.
(DHA)