Beslenme ve Diyet Uzmanı Yıldız Melek Aksoylu, detoks hakkında bilgiler verirken, toksin maddenin vücuttan atılmasının önemine değindi.
Medicana International İstanbul Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Yıldız Melek Aksoylu, arınma yöntemi olarak bilinen detoksun etkileri ve yöntemleri hakkında bilgi verdi. Dyt. Aksoylu, kısa süreli detoks programlarının toksin atmada etkisini, toksinlerin vücuda verdiği zararlar, detoks uygularken kimlerin dikkat etmesi gerektiği, detoksun püf noktaları ve besleme konusunda açıklamalarda bulundu.
Detoksun etkisini değerlendiren Dyt. Melek Aksoylu, ’’Gün içinde fark etmediğimiz ve engelleyemeyeceğimiz bir çok kimyasal maddeyle iç içeyiz. Çevre ve hava kirliliği (egzoz-sigara), vücut-ev-ortam temizliğinde kullanılan kimyasal maddeler, gıda katkı maddeleri-renklendiriciler-koruyucular, tarım ilaçları gibi birçok şey organizmada birikerek zararlı hale gelmekte, sağlığımızı tehdit etmektedir. Bu kimyasallar vücutta toksin madde birikimini arttırarak kilo, ödem ve yorgunluk olarak geri dönmektedir. Bu zararlı toksin maddelerin vücudumuzdan arınması gerekmektedir. Bu yöntemlerden birisi de detoks. Detoks organizmaya zararlı olan bu toksin maddelerin veya atıkların beslenme tarzında yapılan değişiklikler sayesinde vücuttan uzaklaştırılması, temizlenmesi, arınmasıdır. Kısa süreli detoks programları korkularımızı yenip, toksinleri atmakta oldukça başarılıdır’’ dedi.
Toksinler vücuttan atılmazsa ne olur?
Toksinlerin vücuttan atılmazsa ne olacağını açıklayan Dyt. Aksoylu, "Toksin maddeler biriktikçe kan dolaşımı yavaşlar, vücutta ödem ve şişkinlikler başlar, cilt bozuklukları ortaya çıkar, oksijen ve besin maddeleri hücrelere ulaşamaz daha çok yemek isteriz. Toksik olan bu kimyasal maddeler kanser, obezite, depresyon, endokrin ve hormonla sorunlar, diyabet gibi birçok kronik hastalığında oluşumunu tetiklemektedir" diye konuştu.
"Toksini biriken yorgun savaşçı oluyor"
Toksini biriken kişileri yorgun savaşçıya benzeten Dyt. Aksoylu, ’’Karaciğer, sindirim sistemi organları, böbrekler, cilt, akciğerler ve lenf sistemi vücuttan zararlı maddeleri uzaklaştırmak için çalışır durur. Özellikle karaciğer adeta bir fabrikadır. Her şeyi alır, ayrıştırır, yeniden üretir fakat toksin madde biriktikçe yorulur. İşlevini yerine getiremezse sindirim sıkıntısıyla başlayıp, ağrı, sızı, yorgunluğa kadar devam eden problemler meydana gelir. Detoks yapın, savaşı kaybeden siz olmayın. Detoks sayesinde; vücudumuz toksinlerden arınır. Hücrelerimiz onarılır ve bağışıklık sistemimiz güçlenir, sindirim sistemi dinlenir, gaz, şişkinlik ve ödemler azalır. Kan dolaşımı hızlanır daha enerjik oluruz. Tükettiğimiz besinlerden aktif olarak faydalanırız, daha küçük porsiyonlar bize doyurucu gelir’’ şeklinde konuştu.
Detoks uygularken kimler dikkat etmeli?
Detoks uygularken kimlerin dikkat etmesi gerektiğini açıklayan Dyt. Aksoylu, ’’Emzirenler, MS hastalığı olanlar, aşırı zayıf ve şişmanlar, kanser hastası olanlar, tansiyon problemi olanlar, organ yetmezliği ve tip 1 şeker hastaları, obezite cerrahisi olan bireyler detoks programlarından uzak durmalı ya da doktorundan onay almalıdır. Detoks uygulamaları da kişiye yönelik olarak hazırlanmalı, uzun süre yapılmamalıdır’’ dedi.
Detoksun püf noktaları
Detoksun püf noktaları hakkında bilgilendirme yapan Dyt. Aksoylu, ’’En önemli noktası bol su ve sıvı tüketmektir. Su tüketimine ek olarak sebze, meyve ve bunların sularını içermelidir. Haşlanmış kuru baklagil ve tam tahıl ürünleri muhakkak yer almalıdır. Bağırsaklarınızın sağlığı için probiyotik ve prebiyotik içeren takviye ve besinler kullanılmalıdır. Bitki çaylarından muhakkak faydalanmalısınız. Düzenli uyku ve düzenli egzersiz yapılmalı, hatta saunaya gidilmelidir. Alkol ve sigaradan uzak durulmalıdır. Su tüketiminde erkekler kg başı 35 ml, kadınlar 30 ml su tüketmelidir’’ açıklamalarında bulundu.
Beslenmeden tamamen kaldırılması gerekenler
Beslenmeden tamamen kaldırılması gerekenleri sıralayan Dyt. Aksoylu, ’’Şeker ve şeker içeren her şey. Süt ve süt ürünleri. Alkol, kafein, sigara tüketilmemeli. Siyah çay ve kahve yerine bitki çayları tercih edilmelidir. İşlenmiş gıdalar, konserveler, paketli tüm ürünler. Kızartılmış gıdalar. Hayvan etleri (bazı balık türleri hariç, ör; somon). Rafine karbonhidrat ve rafine yağlar, ayçiçek, mısır özü, pamuk yağı gibi yağları azaltarak bunların yerine zeytinyağı tercih ediniz. Günlük tuz tüketimi 5 gramı geçmemelidir (ortalama 1 çay kaşığı). Detoksta odaklanmanız gereken besin grupları: Tüm sebzeler (özellikle yeşil sebzeler). Tüm meyveler (özellikle kırmızı meyveler). Bitkisel protein kaynağı olan kuru baklagiller. Sert kabuklu yemişler ve yağlı tohumlar. Glutensiz veya gluteni düşük tahıllar (kinoa, chia, karabuğday gibi). Baharat ve otlardan muhakkak faydalanmalısınız. Dereotu, maydanoz, biberiye, zencefil, zerdeçal, soğan, sarımsak, fesleğen’’ ifadelerini kullandı.