HABER

Bize Ulaşın BİZE ULAŞIN

DHA YURT BÜLTENİ - 1

  Gazeteci Ayşenur Arslan'ın 'yakalama kararıyla' ilgili ifadesine başvuruldu   Eskişehir'e panel için gelen gazeteci Ayşenur Arslan'ın, hakkında katılmadığı bir dava nedeniyle 'yakalama kararı' olduğu belirlendi.

Gazeteci Ayşenur Arslan'ın 'yakalama kararıyla' ilgili ifadesine başvuruldu

Eskişehir'e panel için gelen gazeteci Ayşenur Arslan'ın, hakkında katılmadığı bir dava nedeniyle 'yakalama kararı' olduğu belirlendi. Polis ekipleri otele gelerek ifadesine başvurulacağını tebliğ ettiği Arslan, "Ankara 40'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Halkı kin ve nefretle suç işlemeye teşvik' suçlamasından. Şimdi emniyete gideceğiz ondan sonra çözülmüş olacak" dedi. Eskişehir Emniyet Müdürlüğü de bir gözaltı kararının olmadığını açıkladı.
Gazeteci Ayşenur Arslan, Eskişehir'de katılacağı panel için kente geldikten sonra bir otele kayıt yaptırdı. Arslan'ın kimlik bildirme sistemi üzerinden Ankara'da hakkında açılan bir dava nedeniyle 'yakalama kararı' olduğu belirlendi. Eskişehir Emniyet Müdürlüğü ekipleri otele gelerek Ayşenur Arslan'a bilgi verdikten sonra ifadesine başvurulacağını tebliğ etti. Polis ekipleri otelden ayrılırken, gazeteci Ayşenur Arslan, hakkında dava açıldığını ve gitmediği için 'yakalama kararı' çıkarıldığını söyledi. Arslan, "Gazetecinin haber olması çok tatsız bir şeydir. Maalesef Türkiye'de bu çok sık oluyor. Ankara'da hakkında açılmış bir dava varmış, benim haberim yok. 12 Mart'ta bir yakalama kararı çıkmış, davaya gitmedim diye. Otomatik olarak bu işliyor, Eskişehir'e bir toplantı için gelmiştim, otele girip T.C. kimlik numaramı verince alarm vermiş. O nedenle polisler geldiler gözaltına alındım gibi yani şu anda oteldeyim, galiba ifade vermeye bir emniyete kadar gideceğim. Ama sırf ifade vermek için buna gözaltı demeyelim" dedi.
Bir gazetecinin konuşması ve yazmasının suç olamayacağını anlatan Arslan, "Halkı kin ve nefret ve suça teşvik etmişim. Bunu nasıl, niçin yapmışım hiçbir fikrim yok. Dava açılmış benim haberim yok. Sadece Ankara 40'ncı Asliye Ceza Mahkemesi'nde 'Halkı kin ve nefretle suç işlemeye teşvik' suçlamasından. Şimdi emniyete gideceğiz ondan sonra çözülmüş olacak. Çünkü prosedür varmış ve yerine getirilmesi gerekiyormuş. Şunu da söylemek lazım Eskişehir Cumhuriyet Başsavcısı'nın bu konuda herhangi bir dahili yok. Bir gözaltı emri talimatı vermiş değil. Tamamen otomatik olarak T.C. kimlik numaram otele girince 'biz arıyorduk' demişler" diye konuştu.
Öte yandan gazeteci Ayşenur Arslan'ın 'gözaltına alındığı' iddiaları sosyal medyada kısa sürede yayılırken Eskişehir Emniyet Müdürlüğü konuyla ilgili açıklama yaptı. Arslan hakkında bir gözaltı kararı olmadığı belirtilen açıklamada, "22.03.2019 günü bazı basın yayın organlarında gazeteci Ayşenur Arslan'ın Eskişehir Emniyet Müdürlüğü görevlilerince gözaltına alındığına dair aslı olmayan haberlerin yayınlandığı görülmüştür. Emniyet güçlerimiz tarafından 22.03.2019 günü saat 19.00 sıralarında kendisine adli bir konu ile ilgili tebligat yapılmıştır. Gözaltına alındığına dair haberler tamamen asılsızdır" denildi.

Görüntü Dökümü
-------
-Ayşenur Arslan'ın telefonla konuşması
-Otel cafesindeki görüntüsü
-Arslan'ın açıklaması
-Genel görüntüler

Haber-Kamera: Engin ÖZMEN - Hakan TÜRKTAN / ESKİŞEHİR,(DHA)

==============================

Sahte hasta girişi ile devleti dolandıranlara operasyon: 4 tutuklama

Şanlıurfa'da, hasta muayene etmedikleri halde sahte hasta girişi yaparak devletten haksız kazanç elde eden özel hastanelere yönelik düzenlenen operasyonda gözaltına alınan, aralarında hastane yöneticileri ve doktorların da bulunduğu 10 şüpheliden 4'ü tutuklandı.
İl Emniyet Müdürlüğü Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, son aylarda bazı özel hastanelerin, hastaneye gelen hastaların T.C. kimlik numaralarını alıp tedavi görmüş gibi göstererek devletten haksız kazanç elde ettiği bilgisi üzerine harekete geçti. Belirlenen hastanelere operasyon düzenleyen ekipler, aralarında hastane yöneticileri ve doktorların da bulunduğu 10 kişiyi gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen şüphelilerden 4'ü 'nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik' suçundan tutuklandı. 6 şüpheli ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Şubeden çıkartılan şüpheliler
- Adliyeye götürülen şüpheliler
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Ali LEYLAK / ŞANLIURFA,(DHA)

======================

Çocuğuna araç camı sildiren çifte 'kötü muamele'den 5 ay hapis

Diyarbakır'da 13 yaşındaki oğulları C.P.K.'ye trafik ışıklarında bekleyen araçların camlarını sildirdikleri iddiasıyla 'kötü muamele' suçundan yargılanan H.K. ve G.K. çifti, mahkemece 5 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme, sanıkların sabıkalarının bulunmamasını ve başka suçtan hüküm giymemelerini dikkate alarak, cezayı erteleyip, çiftin 5 yıl denetime tabi tutulmasına hükmetti.
Güvenlik güçleri, 17 Mayıs 2017'de Sento Caddesi'ndeki trafik ışıklarında duran araçların camlarını silip para isteyen C.P.K. isimli erkek çocuğu hakkında tutanak tuttu. Çocuğun, anne ve babasının araçların camlarını silmesini istediği yönündeki ifadesi üzerine, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı'nca anne G.K. ile baba H.K. hakkında 'kötü muamele' suçundan 1 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. İddianame, 12'nci Asliye Ceza Mahkemesi'nce kabul edildi.
Duruşmada üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyen çift beraatlerini istedi. Mahkeme, yargılama sonucu H.K. ve G.K. çiftine üzerlerine atılı suçtan 5 ay hapis cezası verdi. Sanıkların sabıkalarının bulunmaması ve herhangi bir kasıtlı suçtan mahkum olmamalarını dikkate alan mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına hükmedip, çiftin Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/8 maddesince 5 yıl denetime tabi tutulmasını karar verdi. Mahkeme ayrıca, çiftin denetim süresi boyunca yeni bir suça karışmaları veya aykırı davranmaları halinde verilen hapis cezasının açıklanmasına karar verdi.
DENETİMLER ARTIRILACAK
Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Halit Açar, konuyla ilgili yaptığı açıklamada, 2017'de kurdukları mobil ekiple sokakta çalıştırılan çocukları tespit ettiklerini söyledi. Açar, sokakta çocuk kalmayana kadar çalışma yürüteceklerini ve denetimleri artıracaklarını belirterek, şunları kaydetti:
"2017 Şubat ayı itibari ile başlatmış olduğumuz bir mobil ekip çalışması var, sokakta çalıştırılan çocuklara yönelik. Trafik işaretlerinin bulunduğu yerlerde ve farklı yerlerde eğitim yuvalarında olmaları gerekirken sokakların riskleri ile baş başa mendil satarken, araç camı silerken dilendirilen çocukları tespit ediyoruz. Onların aileleri ile görüşüyoruz. Varsa maddi bir maddi yoksunluğu, Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıflarımız üzerinden desteklenmesini sağlayarak çocukların sokaktan çekilmesini sağlamaya çalışıyoruz. İl Müdürlüğümüz tarafından sunulan sosyal hizmet modelleri kapsamında destekliyoruz. Bu manada istediğimiz noktada olmadığımızı söyleyebilirim. Sayın Valimizin özel takibi ve talimatları doğrultusunda mobil ekip sayılarımızı daha da artırarak daha fazla personel görevlendirerek 7 gün 24 saat esası ile daha yoğun bir mücadelenin içerisinde olacağız. Hiçbir çocuğumuz sokakta mendil satarken, cam silerken, dilendirilirken kalmayana kadar çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Diyarbakır Adliyesi
- Caddelerinden detay
- Halit Açar ile röp.
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Canan ALTINTAŞ - Emrah KIZIL / DİYARBAKIR,(DHA)

===========================

10 yaşındaki Saniye, depremde yıkılan evlerinin resmini çizdi

Denizli'nin Acıpayam ilçesinde ilkokul öğrencisi 10 yaşındaki Saniye Yılmaz, önceki gün (Çarşamba) Richter ölçeğine göre 5.5 büyüklüğündeki depremde yıkılan evlerinin resmini çizdi Türk Kızılayı'nın psikososyal destek çadırında görevliler tarafından çeşitli oyunlarla eğlenmeleri sağlanan çocuklardan biri olan Yılmaz, "Depremde bizim de evimiz yıkıldı. Onun için resmini çizdim" dedi.
Acıpayam ilçesi Ucarı Mahallesi'nde evleri 5.5 büyüklüğündeki depremde yıkılan, okul eşyaları da yerle bir olan evdeki odasında kalan Karahöyük İlkokulu 4'üncü sınıf öğrencisi Saniye Yılmaz, annesi Ayşe ve babası Mehmet Yılmaz ile birlikte 3 gündür Denizli İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ekiplerinin kurduğu çadırda yaşıyor. Türk Kızılay'ın mahallede kurduğu Psikososyal Destek Çadırı'nda görevliler tarafından diğer çocuklarla birlikte destek alan Saniye Yılmaz, deprem psikolojisini üzerinden atabilmek için oyunlar oynuyor, resim yapıyor. Depremde evlerinin yıkılmasını resmeden Yılmaz, resminde önce sağlam bir bina, ardından da depremde yıkılmış bir bina onunda yanına Kızılay çadırı yaparak yaşadıklarını anlatmaya çalıştı. Depremde evlerinin yıkıldığını ve okula gitmeyi özlediğini belirten Saniye Yılmaz, "Evimiz yıkıldığı için resmini yaptım. Kızılay görevlileri bizimle oyunlar oynuyor, resim yaptırıyor. Büyüklere de psikolojik destek veriyorlar. Depremden buyana okula gidemedim, okulu ve arkadaşlarımı özledim" dedi.
'EVLERİNE KAVUŞANA KADAR HİZMET VERECEĞİZ'
TÜRK Kızılay Genel Başkan Yardımcısı İsmail Hakkı Turunç, Acıpayam'ın 14 mahallesinde 56 kişilik ekipleriyle hizmet verdiklerini belirtti. Türk Kızılay'ın vatandaşların evlerine girinceye kadar hizmet vereceğini aktaran Turunç, şunları söyledi:
"Burada yaşanan depremde can kaybı olmaması milletimizi sevindirdi. 12 mahallede 168 ev tamamen yıkılmış. 161 de orta hasarlı ev mevcut. Depremin olduğu günden bu yana 16 bin 600 öğün yemek verildi. Kurduğumuz aşevi, vatandaşlarımızın hizmetinde. Sabah öğle ve akşam 2 bin 500 kişilik yemek çıkıyor. İlçe merkeziyle beraber toplam 14 noktada vatandaşlarımıza gıda yardımları yapıyoruz. AFAD ile birlikte çadır ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Ayrıca psiko-sosyal destek sunuyoruz. Özellikle çocuklar depremden psikolojik olarak depremden olumsuz etkilenmiş. Şu an yaklaşık 300 ev içerisine girilemez durumda. Bu vatandaşları evlerine kavuşana kadar Türk Kızılay, ekip olarak burada hizmet vermeye devam edecek."
KOMANDOLAR ÇADIR KURDU
Öte yandan, gecen Perşembe günü depremin en çok vurduğu mahallere 11. Komando Tugay Komutanlığı'ndan gönderilen 125 komando, dün de çadır kurup, depremzedelere yardımcı olarak, gönülleri kazandı. Ucarı, Karahöyük,Yassıhöyük, Avşar, Apa, Kurtlar, Yumrutaş, Corum Oğuz, Yeniköy, Ovayurt ve Yeşilyuva mahallelerine gruplar halinde dağılan komandolar, depremzedeler büyük ilgi gösterip, destekleri nedeniyle sarılıp, teşekkür ediyor. Artçı sarsıntıların devam etmesi nedeniyle de çadır taleplerinin sürdüğü bildirildi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Kızılayın çadırlarından görüntü
-Psikososyal Destek Çadırı'ndan görüntü
-Çocukların oyunlar oynaması
-Saniye Yılmaz'ın resim yapması ve konuşması
-Komandoların çadır kurması
-Depremzedelerin komandolara sarılması
-Yıkılan evlerden görüntüler
-Kızılay Genel Başkan Yardımcısı İsmail Hakkı Turunç'un konuşması

Haber-Kamera: Ramazan ÇETİN - Deniz TOKAT / DENİZLİ,(DHA)

===========================

65 milyon dolarlık ASELSAN Konya Silah Sistemleri Fabrikası'nın temeli atıldı

ASELSAN'ın, Konyalı işadamlarıyla birlikte, uzaktan komutalı silah sistemlerini üreteceği 65 milyon dolar yatırımla gerçekleşecek olan silah sistemleri fabrikasının 1'inci etabının temeli atıldı.
Aselsan, savunma sanayi sektöründeki Konyalı 24 sanayiciyle birlikte Aselsan Konya Savunma Sanayi şirketini kurdu. Yüzde 51'i hissesi Aselsan'a ait olan şirket tarafından Konya'da kurulacak fabrikada uzaktan komutalı silah sistemleri üretilecek. 65 milyon dolarlık yatırımla gerçekleşecek tesisin 1'inci etabının temeli dün düzenlenen törenle atıldı. Törene Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Aselsan Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün, Konya Savunma Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Koyuncu ve davetliler katıldı.
Aselsan Konya Savunma Sanayi şirketinin yüzde 49 hissesine sahip, Konya Savunma Sanayi'nin Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Koyuncu, dün temeli atılan tesisin yıllık 1,4 milyar dolar gelir elde etmesini hedeflediklerini söyledi.
Aselsan Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün de, konuşmasında Aselsan tarafından özgün olarak geliştirilen uzaktan komutalı silah sistemlerinin başta Türk Silahlı Kuvvetleri ve Emniyet Genel Müdürlüğü olmak üzere 18 farklı ülkenin hizmetine sunulduğunu söyledi. Görgün, " 3 bin adet üzerinde Aselsan uzaktan komutalı silah sistemleri 30'dan fazla farklı platform üzerinde yurtiçi ve yurtdışı birçok kullanıcının hizmetine sunulmaktadır. " dedi.
Konya'da kurulacak fabrikanın 65 milyon dolarlık bir yatırım olduğunu ifade eden Görgün, "Konya'da sanayi sektöründe hizmet veren 24 firmanın kendi arasında kurmuş olduğu Konya Savunma Sanayi Anonim Şirketi ve Aselsan ortaklığı ile ülkemizde silah ve silah sistemleri konusunda öncü rol üstlenecek bir fabrika kurulmaktadır. Aselsan Konya Silah Sistemleri Anonim Şirketi adı altına kurulan ve hisselerinin yüzde 49'u Konya firmalarına, yüzde 51'i Aselsan'a ait olan fabrikaya uzaktan komutalı silah sistemleri ve hali hazırda yurtiçinde üretilemeyen silahların üretimi için 65 milyon dolarlık yatırım yapılmıştır." diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Tören alanından detay
- Üretilecek silahlardan detay
- Aselsan Genel Müdürünün konuşması
- Temel atmadan detay

Haber-Kamera: İsmail AKKAYA - Hasan DÖNMEZ / KONYA,(DHA)

==========================

Erdoğan Amasya'da halka hitap etti

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Amasya'da Yavuz Selim Meydanı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara hitap etti. Alandaki hoparlörlerden çalan 'Bizimkisi bir aşk hikâyesi' şarkısına kalabalıkla birlikte eşlik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerel seçimlerde Cumhur İttifakı adaylarına destek istedi.
'BİZE ANADOLU'YU DA ÇOK GÖRÜYORLAR'
Yeni Zelanda'daki saldırıya değinen Erdoğan, "Viyana kuşatmasını biz unutmuş olabiliriz, ama elin oğlu unutmuyor. Ülkemizden 16 bin 500 kilometre uzaktaki Yeni Zelanda'da bir terörist çıkıyor, cami basıp 51 kardeşimizi şehit ediyor. Silahının üzerine yazdığı tarihlerden biri de Viyana kuşatmasının tarihi olan 1683'tür. Kara Mustafa Paşa, İstanbul'dan kalkıyor Viyana'ya karar gidiyor, aslında şehri alabilecekken tarih boyunca hep yaşadığımız bir sıkıntı sebebiyle geri dönmek zorunda kalıyor. Bu sıkıntı, kimi dönemlerde birliğimize beraberliğimize, kardeşliğimize en önemlisi de Kızıl Elma'mıza yeteri kadar sahip çıkamıyor oluşumuzdur. Viyana hadisesi bize bu durumun nelere bağlı olduğunu göstermesi bakımından gerçekten ibrettir. Viyana'yı açsak Avrupa bizim olacakken Viyana'dan döndük Trakya'daki topraklarımızı bile, bize çok görüyorlar. Biz buraya nereden geldik biliyor musunuz? 22 milyon kilometre kareden küçüldü, küçükçüldü 780 bin kilometre kareye geldik. Nereden nereye. Bize Anadolu'yu da çok görüyorlar. Bugün de ülkemize Viyana kuşatmasındaki hataları tekrarlamak isteyenler var. Şayet doğru adımlar atarsak, tarihin akışını değiştirebileceğimiz bir takım konuları, bizi oyalayarak, dikkatimizi başka yerlere yönlendirerek, çıkmazsa sokmaya çalışıyorlar. Bu hesabın dışarıda olduğu gibi içeride de destekçileri bulunuyor" dedi.
'DÜNYAYI PKK, PYD, IRKÇI İSLAM DÜŞMANI TERÖR KONUSUNDA İKAZ EDİYORUZ'
Terör örgütleri konusunda ikircikli davranma döneminin artık kapanması gerektiğini vurgulayan Erdoğan şunları söyledi:
"Türkiye'yi tökezletmek ve hedeflerinden uzaklaştırmak için terör örgütleri dâhil herkesle işbirliği halindeler. Teröristlerin ülkemizde veya bölgemizde yaptığı eylemleri, işlerine geldiği şekilde ve ölçüde dünya kamuoyuna yansıtanlar, batıdaki saldırıları görmezden geliyorlar. Hâlbuki Irak'ta, Suriye'de DEAŞ neyse PKK, PYD neyse Avrupa'da, Amerika'da yükselen ırkçılık ve İslam düşmanlığı da aynısıdır. Her ikisinin de hedefinde doğrudan doğruya insanlık vardır, masum insanlar, Müslümanlar vardır. Yeni Zelanda'daki katliamı gerçekleştiren terörist, bu husumetin sonuçlarının nereye kadar verebileceğini göstermiştir. Artık Dünyada hiçbir coğrafyanın, hiçbir kültürün, terörün zehrinden ve kanlı pençelerinden kendini kurtaramayacağı açıkça ortadadır. Öyleyse, terör örgütleri konusunda ikircikli davranma döneminin artık kapanması gerekiyor. DEAŞ'ı kötü, PKK-PYD'yi cici gösterme çabalarının sonu yarın öbür gün dünyanın hiç umulmadık yerlerinde terörün baş göstermesi, can almasıdır. Buradan Avrupalı ve Amerikalı dostlarımız başta olmak üzere tüm dünyayı PKK, PYD terörü konusunda da ırkçı İslam düşmanı terör konusunda da, ikaz ediyoruz. Gelin bu iş daha fazla dallanıp budaklanmadan, tüm terör örgütlerine karşı ortak bir tavır geliştirelim. DEAŞ'ı nasıl bitirdiysek, PKK, PYD'yi de, ırkçı ve İslam düşmanı örgütleri de aynı şekilde bitirelim. İşte o zaman dünya, hepimiz için çok daha huzurlu, çok daha güvenli, çok daha yaşanılabilir bir yer haline gelecektir"
'ONLAR KAÇIYOR, BİZ KOVALIYORUZ'
Yurtdışına kaçan FETÖ'cülerin peşinin bırakılmadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terör örgütleri ümitlerini 31 Mart yerel seçimlerine bağladı. Son 6 yılda, büyük ve güçlü Türkiye yürüyüşünü engellemek için her şeyi yaptılar. Gabar'da inlerine girdik mi? Cudi'de inlerine girdik mi? Tendürek'te inlerine girdik mi? Kandil'de girdik mi? FETÖ'cüleri kovaladık. FETÖ'cülerin bir kısmı cezaevinde, dinleniyorlar. Kaçan kaçtı. Onlar kaçıyor, biz kovalıyoruz. Daha da kovalayacağız. Bu ülkeyi bölemeyecekler. Büyük bir gayretle bu yola devam edeceğiz. Milletimizin feraseti ve kararlılığıyla bunların hiçbiri, hiçbir şey kazanamadı. 31 Mart'ı fırsata çevirmeye çalışıyorlar. İstikrara, güven ortamına, yatırımlara, operasyonlara engel olmak için ümitlerini 31 Mart'a bağladılar. Biz sandıklara hakim olacak mıyız? Sandığa gitmeyen kim varsa, sandığa götüreceksiniz. Ufak tefek pürüzler nedeniyle ayrılık gayrılık yokö diye konuştu.
Erdoğan, Amasya ve bölgeye yapılan yatırımları da anlatarak sözlerini tamamladı.

Görüntü Dökümü
-------------
Erdoğan'ın konuşması
Miting detayları

Haber-Kamera: Sinan HARMANCI / TRABZON,(DHA)

===========================

Şentop: Olan bitenin farkındayız, hepimiz bunu görüyoruz

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, döviz kurlarındaki artışa değinerek, "Türkiye'de seçim öncesi bu şekilde birtakım oyunlarla, manipülasyonlarla Türkiye'ye, millete zarar vermek, seçimlerin sonucu etkilemek, buna tesir edebilmek mümkün değil. Olan bitenin farkındayız, hepimiz bunu görüyoruz" dedi.
TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Tekirdağ'ın Çerkezköy ilçesinde çeşitli ziyaretlerde bulunup, Esnaf ve Sanatkarlar Odası'nın düzenlediği yemekte esnaf ve sivil toplum örgütü temsilcileriyle bir araya geldi. Ülke olarak zor bir dönemden geçildiğini belirten Şentop, döviz kurlarındaki artışa değinerek, şöyle dedi:
"Aslında bunu bekliyorduk, 3-4 ay öncesinden itibaren seçimlere kısa bir süre kala böyle bir manipülasyon yapılabilir diye bir beklenti vardı. Özellikle saat itibariyle dikkat ederseniz 17.30'dan sonra yükselme gözüktü. Bunun anlamı şudur; Türkiye'de piyasalar kapandı, fiyat yükselmesi varsa bir kere dar hacimli piyasada ve Türkiye dışından yapılan alımlar ve satımlarla piyasada oynamak söz konusu. Yarın piyasalar açıldığında Türkiye'de gerçek durumu göreceğiz. Yapanlar açısından riskli bir şey. Neden? Çünkü artık milletimiz bu işin hangi amaçla ve neden yapıldığını biliyor. Buna dair daha önce yaşadığımız süreçleri biliyoruz. Böyle bir beklenti de var. Onun için bu işi yapanların aleyhine mi döner onu daha kestiremiyorlar. Türkiye'de seçim öncesi bu şekilde birtakım oyunlarla, manipülasyonlarla Türkiye'ye, millete zarar vermek, seçimlerin sonucu etkilemek, buna tesir edebilmek mümkün değil. Olan bitenin farkındayız, hepimiz bunu görüyoruz. Bunlar olduğu zaman daha fazla farkına varıyoruz, görüyoruz neyin amaçlandığını, neyin hedeflendiğini. Böyle bir zamandan geçiyoruz."
Artık silahlarla değil, ekonomik enstrümanlarla ülkelere karşı savaşların yürütüldüğü bir dönemde olunduğunu ifade eden Şentop, "Onun için Cumhurbaşkanımız, dünyada ilk kez gündeme getirmişti, 'Uluslararası ticarette dolar kullanılmasın, herkes kendi para birimiyle yapsın ticaretini' demişti. Mesela Çin'den mal alıyorsunuz dolar ödüyorsunuz, Çin sizden mal alıyor dolarla ödüyor bunu, halbuki dolarla işimiz yok. Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ile alışveriş yapsak tamam ama başka ülkelerle alışveriş yapıyoruz. Fakat uluslararası ticarette dolar kullanılıyor. Birçok ülkede yaygınlaşacağını düşünüyorum. Tüm ülkelerin ekonomileri açık hale geldi" dedi.
Türkiye'de AK Parti döneminde önemli gelişmeler yaşadığını kaydeden Şentop, "2002'den bu güne kadar devam eden 17 yıllık süreçte istikrarlı bir dönemin olması siyasi bakımdan önemli. Cumhurbaşkanımızın liderliği önemlidir. Bütün bunları bir araya getirdiğimizde bugün gelmiş olduğumuz noktada en büyük kazancımız devlet, millet bütünleşmesidir. Devletle, millet farklılık düşünürse devlet milletin değerleriyle barışık değilse o zaman ülkenin mesafe alabilmesi mümkün değil. Türkiye böyle dönemleri ve zamanları yaşadı. Millet devletin bütün kurumlarıyla bütünleşmiş, hepsini bağrına basmış durumda. 15 Temmuz'da bunu yaşadık. Dünya tarihinde benzeri olmayan meselidir. Çoğu darbede halk hükümeti eleştirmek için meydanlara dökülürdü. İlk defa halk siyasi iktidara ve anayasal düzene devlete sahip çıkmak için sokaklara çıkmıştır. Bu bir istisnadır. Devlet ve milletin kaynaşmamasıdır. Büyük Türkiye yürüyüşünü sürdürüyoruz" diye konuştu.

Görüntü Dökümü
-------
Şentop'un karşılanması
Şentop'un esnaf ziyareti
Şentop'un yemeğe katılması
Salondan detaylar
Şentop'un konuşması
Detaylar

Haber-Kamera: Onur KAYA / ÇERKEZKÖY(Tekirdağ),(DHA)

======================

Kılıçdaroğlu, STK temsilcileri ve muhtarlarla buluştu

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Giresun'da, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar ve partililerin katıldığı toplantıda hitap etti. Herkesin gönlünde adaletli Türkiye yattığını kaydeden CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Adaletin dağıtıldığı bir Türkiye, hiç kimsenin adaletsizlikle karşı karşıya gelmediği bir Türkiye; en büyük arzumuz budur. Adalet, bir devleti var eden temel bir kurumdur. İnsanın vicdanıdır, aslında adalet. Haksızlığa uğradığı zaman bir kişi, haksızlığa uğradığı için ona sahip çıkmamız gerekendir adalet. Birisi haksızlığa uğruyorsa ona karşı hep beraber o haksızlığı gidermek için mücadele edeceğiz" diye konuştu.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na, konuşmasının sonunda, Giresun Belediye Başkanı Kerim Aksu tarafından Milli Mücadele Dönemi kahramanlarından 'Osman Ağa'nın fotoğrafının yer aldığı tablo hediye edildi.

Görüntü Dökümü
-------
Kılıçdaroğlu'nun konuşması
Detaylar

Haber-Kamera: Hakan KABAHASANOĞLU / GİRESUN,(DHA)

==================================

Bakan Soylu: PKK'nın Türkiye'de üst düzey yöneticisi kalmamıştır

İÇİŞLERİ Bakanı Süleyman Soylu Nevşehir'de düzenlenen mitingde, PKK ile mücadeleye değinerek, "PKK'nın Türkiye'de üst düzey yöneticisi kalmamıştır. Ben Murat Karayılan'a, Cemil Bayık'a çağrıda bulunuyorum. Gelin adamlarınıza sahip çıkın. Bakın dağlarda 700 kişi var. Mağaralarda sıçan gibi saklanıyorlar. Gelin de onlara yöneticilik yapın" dedi.
Diriliş Meydanında düzenlenen mitinge katılan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, halka seslendi. Zorlu bir dönemden geçildiğini belirten Soylu, "Artık önemli bir zaman dilimine giriyoruz ve bu zaman dilimi hem coğrafyamız için hem milletimiz için hem de gelecek nesillerimiz için çok önemlidir. Biz neden bu mücadeleyi yapıyoruz? Şu nesillerin çektiklerini gelecek nesiller çekmesin istiyoruz. Bıktırdılar bizi. Yordular bu ülkeyi. Bu ülkede Başbakan astılar. Bu ülkenin kutsal değerlerine saldırdılar. Hep küçük gördüler. Neymiş başı açı, başı örtülü. Bizi yıllarca bununla uğraştırmadır mı? Bu ülkenin insanlarını hep birbirine düşürdüler. Türk, Kürt, Alevi, Sünni, layık, dindar. Bugün artık başı açık da, kapalı da Meclis'e giriyor. Ne oldu? Ülke battı mı? Ülke parçalandı mı? Cumhuriyetimiz ve milletimiz daha da güçlendi" ifadelerini kullandı.
'ÜLKENİN BİRLİK VE BERABERLİĞİNE PUSU KURANLARA GÖZ AÇTIRMAYIZ'
PKK konusuna değinen Soylu, "Bu ülkenin birliğine ve beraberliğine pusu kuranlara göz açtırmayız. Tepelerine bineriz. 13-14 yaşındaki kızları alıp Güneydoğu'da dağa çıkarıp o hayvan Murat Karayılan ve Cemil Bayın'ın masasına meze yapanların burnundan fitil fitil getireceğiz. Hiç endişe etmeyin. Bu ülkede terörle mücadele ediyoruz. Arkalarında kim olursa olsun bunların başlarını ezeceğiz. İçişleri Bakanı böyle laf eder miymiş. Ne yapacağız. Ben bunlara söylüyorum. Sizin terörist cenazelerine katılmanıza müsaade etmeyiz. Geçen gün hapishanede bir terörist öldü. Sonra bunların vekili. Ben bunlara milletvekili demem. Bunlar PKK'nın vekili. Bunlar asil milletin vekili olacak karaktere sahip değiller. Bunlar Kandil'in robotlarıdır" dedi.
'ULAN SİZİ YÜRÜTEN ADAM DEĞİLDİR'
HDP'li milletvekillerini eleştiren Soylu, "Bunlar Diyarbakır'da terörist cenazesini karşılayıp, defnedecekler. Emniyet Müdürünü aradım. 'Havalimanının yanına yaklaştırmayacaksınız. Mezarlığın 1 kilometre yakınına kimseyi yaklaştırmayacaksınız' dedim. Buna bizim tahammül etmemiz mümkün değildir. Bize kızıyorlar. Ne yapacaklar? Yapacakları şuymuş; İstanbul'dan bunların vekilleri 15 şehre yürüyecekler. Sonra Diyarbakır'a gidecekler. Diyarbakır'da Apo'nun İmralı'dan serbest bırakılması için eylem yapacaklar. Ulan sizi yürüten adam değildir. Yürüyebilirler mi? Yürüyemezler. Bugün ülkemizin Güneydoğusunda 24 saat huzur var. Bugün bu huzuru çekemeyenler Türkiye'yi karıştırmaya çalışıyorlar" diye konuştu.
'ÇOK TEHLİKELİ OYUN OYNUYORLAR'
Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu'nun kendisini eleştirdiğini kaydeden Soylu, "Temel Karamollaoğlu geçen bana diyor ki 'Ey İçişleri Bakanı Türkiye'nin en ahlaksız kampanyası yapılıyor' diyor. Nevşehirliler ahlaksız olan ben miyim? Yoksa Necmettin Erbakan hocanın milli görüşünü 2 tane milletvekili almak için PKK'ya sırt dayayan mıdır? Çok tehlikeli bir oyun oynuyorlar. Bugüne kadar HDP'nin ve PKK'nın belediyesini alamadığı 2 il Şanlıurfa ve Adıyaman'dı. Saadet Partisi orada aday gösterip birbirleriyle kol kola, omuz omuza giriyorlar. Abdullah Öcalan'ın yeğeni Ömer Öcalan Şanlıurfa'da ev ev dolaşıyor. Kime? Saadet Partisinin ortak adayına oy kazandırmak için yapıyor" diye konuştu.
'ÖNÜMÜZDEKİ 4,5 YILA FİTNE TOHUMU EKİYORLAR'
HDP Genel Başkanı Sezai Temelli'nin sözlerini eleştiren Bakan Soylu, "Sezai Temelli diyor ki; 'Kürdistan'da biz kazanacağız' Türkiye'de Kürdistan diye bir yer var mı? Peki CHP, İYİ Parti ve Saadet Partisi Genel Başkanı'nın çıkıp bunlara 'Siz hangi Kürdistan'dan bahsediyorsunuz' dediğini duydunuz mu? Tezgah açık. Tezgah 'Siz bizim 94 belediyemizi görevden alırısınız ha, biz de sizin belediyelerinizi karıştıralım da görün' diyorlar. Türkiye'yi büyük bir sıkıntıyla karşı karşıya getirecekler. Allah muhafaza telafisi mümkün olmayacaklar olaylar ortaya çıkar. Önümüzdeki 4,5 yıla fitne tohumu ekiyorlar" dedi.
'DHKP-C'NİN TÜRKİYE'DEKİ YÖNETİCİLERİ ÖLÜ YA DA TUTUKLUDUR'
PKK terör örgütünün liderlerine çağrıda bulunan Soylu, "DHKP-C terör örgütünün Türkiye'de örgütleri vardı. Türkiye'de bulunan bütün yöneticileri ölü ya da tutukludur. PKK'nın Türkiye'de üst düzey yöneticisi kalmamıştır. Ben Murat Karayılan'a, Cemil Bayık'a çağrıda bulunuyorum. Gelin adamlarınıza sahip çıkın. Bakın dağlarda 700 kişi var. Mağaralarda sıçan gibi saklanıyorlar. Gelin de onlara yöneticilik yapın. Gelin de bizim evlatlar sizi nasıl parçalayacak görün" diye konuştu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
- Bakan'ın konuşması
- Detaylar

Haber-Kamera: Olcay DÜZGÜN / NEVŞEHİR,(DHA)

==========================

Çavuşoğlu: Büyüyen Türkiye bugün dünyada mazlumların tek umududur

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Bugün ülkemiz büyüyor, büyüdükçe ülkemize olan karşıtlık artıyor. Büyüyen Türkiye bugün dünyada mazlumların tek umududur. Türkiye Cumhuriyeti, Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 1.8 milyar ümmetin tek umududur" dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Antalya'nın Manavgat ilçesi Ilıca Mahallesi'nde Cumhur İttifakı Belediye Başkan adayı Hasan Öz'ün düzenlediği mahalle toplantısına katıldı. Dün İstanbul'da İslam İşbirliği Teşkilatı'nın (İİT) Olağanüstü Dışişleri Bakanları Toplantısı'nı gerçekleştirdiklerini, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da toplantıda bir konuşma yaptığını, Türkiye'nin her geçen gün büyüğünü belirten Bakan Çavuşoğlu, "Bugün ülkemiz büyüyor, büyüdükçe ülkemize olan karşıtlık artıyor. Büyüyen Türkiye bugün dünyada mazlumların tek umududur. Türkiye Cumhuriyeti, Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 1.8 milyar ümmetin tek umududur" diye konuştu.
Yeni Zelanda'da 1 hafta önce cuma namazını eda ederken, şehit edilenleri anmak, bir daha Müslümanlara yönelik bu tür eylemlerin olmaması için İslam düşmanlığının önüne geçmek için ırkçılık, yabancı düşmanlığı yani insanlık suçu sayılan ne varsa bunların önüne geçmek için bu sabah toplantıyı gerçekleştirdiklerini kaydeden Bakan Çavuşoğlu, "Burada da durmayacağız. 2 Nisan'da Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nu topluyoruz. BM Genel Kurulu'nda 'Türkiye olarak Türk milleti olarak tüm dünyadaki mazlumların, Müslümanların yanındayız ve onları yalnız bırakmayacağız' diyeceğiz" dedi.
'EFENDİM NİYE 2 KİŞİ ORAYA BÜYÜK UÇAKLA GİDİYORMUŞ'
Seçim döneminde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'la beraber Yeni Zelanda'ya gittiklerini söyleyen Bakan Çavuşoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Belki de bir rekor, 19 saat 38 dakika havada geçirdik hiç durmadan. Hamdolsun artık Türkiye Cumhuriyeti'nin böyle kapasitesi, uçakları var. Bunu da kıskananlar oldu. Efendim niye 2 kişi oraya büyük uçakla gidiyormuş. Biz 50 kişi gittik. Dopdoluydu uçağımız. Artık Türkiye sizin düşündüğünüz gibi küçük ülke değil ki. Küçücük uçakla 4 günde mi varsaydık. Rahmetli Turgut Özal da uçak alınca, bu CHP zihniyeti aynı şeyi söylüyordu. 'Türkiye Cumhuriyeti'nin bu uçağa ne ihtiyacı var. Ne gerek var' diyordu. Oraya vardığımızda Yeni Zelanda halkı da çok mutlu oldu. Yeni Zelanda, hoşgörü ve Müslümanların rahat yaşadığı bir ülke. Dünyada örnektir. Yüzyıl önce Çanakkale Savaşı'ndan sonra dostluk kurduğumuz bir ülke."
'DAHA İSTİKRARLI OLMAMIZ GEREKİYOR'
Türkiye'nin sorumluluğunun büyüdüğünü ve daha güçlü olması gerektiğini kaydeden Bakan Çavuşoğlu, "Daha istikrarlı olmamız gerekiyor. Milletin desteği bizim arkamızda olmasa sesimiz bu kadar gür çıkabilir mi? Bizim Yeni Zelanda'ya gidecek kadar dermanımız olabilir mi? Biz önce Allah'a, sonra milletimize güveniyoruz. Hamdolsun bizleri hiç yalnız bırakmadınız. Biz de sizleri mahcup etmemek için gece gündüz çalışıyoruz. Ülkemizi ve milletimizi temsil ettiğimizi unutmuyoruz. Tüm mazlumların gür sesi olduğumuz aklımızdan çıkmıyor. O nedenle herkesin sustuğu yerde Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları gür sesini her yerde çıkarıyor. Haklı davamız için hak için sesimizi çıkarıyoruz" dedi.
'NEDEN YENİ ZELANDA'DAN TÜRKİYE'Yİ HEDEF ALIYOR?'
Beka sorunu dedikleri zaman bazılarının 'Türkiye'nin ne beka sorunu var?' diye eleştirdiklerini aktaran Bakan Çavuşoğlu, "Neden Yeni Zelanda'dan Türkiye'yi hedef alıyor? Çünkü o alçak da biliyor ki dünyada mazlumların ve tüm Müslümanların gür sesi Türkiye Cumhuriyeti'dir. Çünkü bunlar, Türkiye Cumhuriyeti'nin güçlenmesinden, bağımsız bir devlet olmasından rahatsız oldular. O cani yalnız değildir. O manifestoyu tek başına hazırlayabilecek bir kapasitede değildir. Müslüman kardeşlerimizi şehit edenin elindeki silahın üstündeki yazılar öyle rastgele birilerinin yazabileceği, bulabileceği şeyler değildir" diye konuştu.
Çavuşoğlu, 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimlerin çok önemli olduğunu da belirterek, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı için Menderes Türel'e ve Manavgat Belediye Başkanlığı için Hasan Öz'e destek istedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Bakan Çavuşoğlu'nun gelişi
Bakan Çavuşoğlu'nun konuşması
Toplantıda detay

Haber-Kamera: Mithat ABAKAN / MANAVGAT(Antalya),(DHA)

==========================

Bakan Pakdemirli, Rumeli ve Balkan dernekleri buluşmasına katıldı

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Manisa'daki programlarının ardından İzmir'e gelerek, Rumeli ve Balkan Dernekleri Buluşması'na katıldı. Bakan Pakdemirli konuşmasında, "İlk defa bu kadar umutluyum. Çünkü ilk defa Nihat Zeybekçi gibi bir başkanımız var. İzmir'in yapısına uygun, İzmir'i bilen ve anlayan bir başkan. İzmir, projesi olanla projesi olmayana oy verecek. Ben Tarım ve Orman Bakanı olduğum için bunu rahatlıkla söyleyebiliyorum, 3 tane sığır gütmemiş insanlara bu şehri emanet etmeyin, bu şehir dünyanın en güzel şehirlerinden biri" dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Manisa'daki programlarının ardından İzmir'e geldi. Rumeli ve Balkan Dernekleri Buluşması'na katılan Bakan Pakdemirli, 41 dernek ve 4 federasyonun temsilcisiyle bir araya gelerek akşam yemeği yedi. Pakdemirli'ye, Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Nihat Zeybekçi, Ak Parti İzmir İl Başkanı Aydın Şengül, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak ve İzmir Valisi Erol Ayyıldız eşlik etti.
Yemeğin ardından kürsüye çıkan Bakan Pakdemirli, göçmenlerden sağcı da solcu da çıktığını ama hep bayrağını seven insanlar çıktığını belirterek, "Ben özellikle İzmir'i çok seviyorum. Bugün Ankara'dayım, ama işim bittiği gün bir gün dahi beklemem, çoluğumla çocuğumla birlikte İzmir'e dönerim. Bu anlamda ben İzmir'in yaşanabilir, evlatlarımızın iş ve aş bulabileceği bir şehir olmasını istiyorum. Her defasında, gurbete gittiğimde İzmir'e nasıl dönerim diye hesap yapıyorum. Bizim hayat ne yazık ki biraz seyyar bir hayat oldu. Bakan olunca, son günlerde acaba İzmir'e dönmesem mi diye düşünmeye başladım. Ama ilk defa bu kadar umutluyum. Çünkü ilk defa Nihat Zeybekçi gibi bir başkanımız var. İzmir'in yapısına uygun, İzmir'i bilen ve anlayan bir başkan. İzmir, projesi olanla projesi olmayana oy verecek. Ben Tarım ve Orman Bakanı olduğum için bunu rahatlıkla söyleyebiliyorum, 3 tane sığır gütmemiş insanlara bu şehri emanet etmeyin, bu şehir dünyanın en güzel şehirlerinden biri" dedi.
"LİSTELERİNDE, PKK TARAFINDAN ONAYLI 27 MECLİS ÜYESİ VAR"
Şehre bir CEO seçileceğini söyleyen Pakdemirli, CHP'nin listelerinde 27 tane terör örgütü PKK tarafından onaylanmış meclis üyesi olduğunu belirterek, "Atatürk öyle tek bir parti tarafından sahiplenilecek bir meta değildir. Bizim son dönemde 4 ana kırmızı çizgimiz var. Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek millet. Bugün CHP'nin ortaklık yaptığı partiler tek bayrağı kabul ediyor mu? Hayır. Kürdistan diyorlar mı? Evet. Kürdistan diye bir ülke var mı? Yok. Yani bu dönem adresiniz belli. CHP bugün ne yazık ki bir proje partisi olmuş durumdadır, bu projenin adı da Türkiye'yi ikiye bölme projesidir. Kötü yapılaşma problemini birçok şehrimiz çözdü ama İzmir bir türlü çözemedi. Daha önceden belediyecilik tecrübesi olan, iş insanı ve para iradesini bilen bir insana İzmir'i emnat etmemiz lazım. Ben bankacıyım, banka yönetim kurulu üyeliğinde bulundum. Bir bilançoya baktığım zaman o bana her şeyi anlatır. İzmir'in bilançosuna baktığım zaman bankacılık deyimiyle tembel bir bilanço görüyorum" dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'ye, konuşmasının ardından Rumeli ve Balkan dernekleri tarafından Evlad-ı Fatihan beratı verildi. Göçmenlerle hatıra fotoğrafı çektiren Pakdemirli, daha sonra otelden ayrıldı.

Görüntü Dökümü
-------
- Salondan görüntü
-Bekir Pakdemirli'nin konuşmasından görüntü

Haber-Kamera: Davut CAN / İZMİR,(DHA)

======================

İnce: Belediye başkanlığı seçimleri beka problemi olamaz

Cumhuriyet Halk Partisi'nin (CHP) geçen 24 Haziran'daki seçimde Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, Manisa'nın Saruhanlı ilçesinde yaptığı konuşmada, "Belediye başkanlığı seçimleri bir beka problemi olamaz" dedi.
CHP'li Muharrem İnce, seçim çalışmaları için geldiği Saruhanlı girişinde partililer tarafından karşılandı. İnce, ardından araç konvoyu ile Saruhanlı 15 Temmuz Demokrasi ve Şehitler Meydanı'na geçti. Burada platforma çıkan İnce, halkı selamladı. Daha sonra Millet İttifakı'nın belediye meclis üyeleri sahneye çağrıldı. Millet İttifakı'nın CHP'li Saruhanlı Belediye Başkan adayı Zeki Bilgin, selamlama konuşması yaptı. Ardından İnce kalabalığa seslendi.
Konuşmasına her partilinin bu milletin bireyi olduğunu hatırlatarak başlayan İnce, "Belediye başkanlığı seçimleri bir beka problemi olamaz. Milletin bir kısmı Millet İttifakı'nda bir kısmı Cumhur İttifakı'nda. AK Partililer, Cumhuriyet Halk Partililer, İYİ Partililer, Milliyetçi Hareket Partililer de, Saadet Partililer de bu milletinin bir evladıdır. Kimsenin milletinin bir bölümüne zillet demeye, illet demeye hakkı yoktur, haddi de yoktur. İnsanlarımız 31 Mart tarihinde belediye başkanlarını seçecek. Belediye başkanları ne yapacak? Parklara bakacak, suyumuza bakacak, imar planlarımıza bakacak, bu tür hizmetleri yapacak. Belediye başkanları neden zillet olsun? Sen neden bu millete zillet, illet diyorsun? Sen Cumhur İttifakı'yım diyorsun. Biz sana 'çamur ittifakı' diyor muyuz?" ifadelerini kullandı.
'BEKA' ELEŞTİRİSİ
"2002 yılında bu milletin beka sorunu var mıydı? Yoktu" diye konuşmasına devam eden İnce, "17 yıl Türkiye'yi yönettikten sonra eğer 'Beka sorunu var' diyorsan o sorunu sen ortaya çıkarmışsın, senin yüzünden olmuş demektir. Sen getirdiysen bu hale o zaman düzeltme şansı sende olmaz. Bırakın beka oyunlarını. Milletin aklıyla dalga geçmeyin" dedi.
'ZENGİN ADAM SOĞAN KUYRUĞUNA GİRER Mİ?'
Tanzim satışlara da değinen İnce, "Eğer birisi 10 yıl önce, 'Bu ülkede soğan kuyrukları olacak' deseydi, hepimiz gülerdik değil mi? Bu seçimin sloganı ne biliyor musunuz; 'Yiğit muhtaç oldu bir kuru soğana.' Et bitti, Sırbistan'dan alıyoruz. Süt, yağ, patates, biber hepsi bitti. 2 kilo patates almak için vatandaş kuyrukta. Onlar varlık kuyruğuymuş. Hiç zengin adam soğan için kuyruğa girer mi?" diye konuştu.
'EZAN BAĞIMSIZLIĞIMIZIN SİMGESİDİR'
İstanbul Taksim'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yürüyüşü sırasında ezanın ıslıklandığı iddialarına tepki gösteren İnce, şunları kaydetti:
"Size bir soru; Saruhanlı'da bir düğün var. Davullar zurnalar çalıyor, millet oynuyor. O sırada da ezan okunsa, ilk bölümü bazı kesim duymayabilir ama birisi işaret eder 'Ezan okunuyor' der ve müzik durdurulur. Şimdi soruyorum; Ezanın ilk bölümünde davul zurna çaldığı zaman orada oynayanlar ezana saygısızlık mı yapmış olur? Tabii ki hayır. Duymamışlar, duyunca da gereken saygıyı göstermişler. Ben bu milletin 82 milyonuna kefilim, kimse ezana saygısızlık yapmaz. Ezan, Müslümanlar için namaza çağrıdır ve aynı zamanda bağımsızlığımızın bir simgesidir."
Millet İttifakı'nın Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı adayı İYİ Partili Orkun Şıktaşlı ile CHP'nin Saruhanlı Belediye Başkan adayı Zeki Bilgin'e destek isteyen Muharrem İnce, konuşmasının ardından İzmir'deki programına katılmak üzere ilçeden ayrıldı.
İZMİR'DE KONUŞTU
CHP'li Muharrem İnce, partisinin Seferihisar Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlediği mitingde halka hitap etti. Mitinge, CHP İzmir milletvekillerinden Tacettin Bayır, Mehmet Ali Çelebi, Eskişehir Milletvekili Gaye Usluer, CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Tunç Soyer ve eşi Neptün Soyer'in yanı sıra çok sayıda partili katıldı. Mitingin açılış konuşmasını CHP Seferihisar Belediye Başkan Adayı İsmail Yetişkin yaptı.
Tunç Soyer ve İsmail Yetişkin'e destek isteyen Muharrem İnce ise dünyayı tarım devrimi, sanayi, iletişim ve bilişim devriminin çok derinden etkilediğini belirtti. İnce, "2030'a kadar yapay zekanın geliri 13,7 trilyon dolar olacak. 7 trilyon dolarını ABD, 3,7 trilyon dolarını da Çin alacak. Türkiye'nin pastadan payı henüz yok. Geliri olmayacak, harcamaları olacak" dedi.
Sanayi, tarım, turizmin 10 yıl içinde değişeceğini söyleyen Muharrem İnce, "Japonya'da pazarların hemen yanı başında marul yetiştiriyorlar. Yüzde 97 suyu az kullanıyorlar. Böcek ilacı kullanmıyorlar, nakliye masrafı yok. Seneye hedefleri 500 bin marul. Osmanlı sanayi devrimini anlayamadı ve çöktü. Türkiye yeni dünyayı anlayamazsa, tarımın değişimini, akıllı fabrikaları, endüstri 4.0'ı anlayamazsa olmaz. ABD'deki robotların payı üretimde yüzde 10, bu telefonlarla değil, sokaklarda ekranlar olacak. Bütün bunlar olacak. Her şey büyük değişimin içinde olacak. Türkiye'yi yönetecek insanların bu vizyonda olması lazım" diye konuştu.
'NİYE BEKA SORUNU OLSUN?'
Siyasette tartışma konusu olan 'beka sorunu'na da değinen İnce, "Yerel seçimde belediye başkanı seçeceğiz. 1850'lerden beri belediye var. İlk kez 1930'da seçim yapmışız. Bu 19'uncu belediye seçimimiz. Belediye başkanı bize rahat bir kent sunacak, yaşamımız kolaylaştıracak. Yolumuza, yoksulumuza, kültür, sanat faaliyetlerimize bakacak. Bizi mutlu edecek işler yapacak. AK Partililer de, MHP'liler de, İYİ Partililer de, CHP'liler de bizim kardeşimiz. Niye beka sorunu olsun? Tunç Soyer İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda Türkiye'ye kötülük mü yapacak? Niye beka sorunu olsun?" dedi.
BAHÇELİ'Yİ ELEŞTİRDİ
Konuşmasını bir bölümünü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye ayıran Muharrem İnce, şunları söyledi:
"Meydanlarda bir de Bahçeli konuşuyor. 'CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı İnce, Demirtaş'ı ziyarete gitti' diyor. Gittim, ben saklı gizli bir şey yapmıyorum ki. Milletin gözünün önünde gittim. Erdoğan'ı ziyaret ettim. Çayını içtim, 'Canını sıkma, emekli cumhurbaşkanlarının maaşına zam yapacağım' dedim. Bunu dedim. Akşener'e gittim, Karamollaoğlu'na gittim. Demirtaş hapiste olduğu için, oraya da gittim. Bunda ne var? Ben Cumhurbaşkanı olacağıma inanıyordum ve kimseyi ayırmayacağım için böyle davrandım. Bahçeli buradan bana laf çakacağına, sen cesaret edip aday olsaydın sana da gelecektim ama sen yardımcılığa soyundun."
'BEN BU MİLLETİN FERASETİNE GÜVENİYORUM'
Türkiye'yi karış karış gezdiğini anlatan İnce, "Bu seçim büyük sürprizlere gebe. Aman ha bir oy bir seçimdir. Biliyorum Seferihisar'da, İzmir'de sorun yok. Yüzde 65 ile olacağına 75 ile 75 ile olacağına 85 ile olsun. Aman küskünlük, kırgınlık olmasın. Aman o gün işin çıkmasın, hastalanma. Aman ne olursun. Bunu başaracağız. Ben bu milletin ferasetine de güveniyorum. Türkiye'yi 2023 istikametinde markasını üretmiş, gençlerini iyi yetiştiren, tarlalarından bereket fışkıran, insanların yüzleri gülen, geleceğe umutla bakan hale getirmeliyiz. Gençler beni anladı. Kuantumu, yapay zekayı, uzay madenciliğini anladı" dedi.
Miting, konuşmaların ardından sona erdi.

Görüntü Dökümü
--------------
-Muharrem İnce'nin alana gelişi
-Muharrem İnce'nin halkı selamlaması
-Muharrem İnce'nin konuşması
-Genel ve detay görüntüler
+++
-Meydandan görüntü
-Muharrem İnce'nin açıklaması
-Genel ve detay görüntü

Haber-Kamera: SARUHANLI(Manisa) - İZMİR,(DHA)

==============================

CHP'li Özel: Birileri artık umut siyaseti yerine korku siyasetine sarıldı

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, "Birileri artık umut siyaseti yerine korku siyasetine sarıldı" dedi.
CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, partilerinin Malatya İl Başkanlığı tarafından Emeksiz Meydanı'nda düzenlenen mitinge katıldı. Meydanda toplanan kalabalığa seslenen Ağbaba, 8 Mart'ta bir ezan tartışmasının başladığını belirterek, şunları söyledi:
"Buradan söyleyelim; ne burada, ne Malatya'da, ne 82 milyon içerisinde ezan yuhalama, ezanı ıslıklamak isteyen bir tek kişi bulamazsın. Ezanı bile kullandılar, ezan bu milletin ortak değerdir. Hiç kimse ezanı yuhalayamaz. Bu seçime 'savaş' dediler, bu bir savaş mı? Savaşsa düşmanımız kim? Düşmanımız yok. Buradan söyleyelim; CHP'ye oy veren de, AK Parti'ye oy veren de, MHP'ye oy veren de, İYİ Parti'ye oy veren de, HDP'ye oy veren herkes bizim kardeşimizdir, canımızdır, ciğerimizdir."
'BİRİLERİ KORKU SİYASETİ YAPIYOR'
CHP'li Özgür Özel ise korku siyaseti yapıldığını ileri sürerek, "Çünkü umudu tüketmiş o, çünkü verdiği sözleri tutmamış. Ne yapacaktı? Birileri 24 Haziran'da 3 bin 600 ek gösterge diye polislere, öğretmenlere, din görevlilerine söz verip onu yüzükoyun bıraktığını ya da emeklilikte yaşa takılanlara söz verip onları bir kenarda unuttuğunu, 'enflasyona ezdirmem' dediği emekliyi, memuru yüzde 40'lık enflasyonu yüzde 20 yapıp yüzde 10'luk zamla perişan ettiğini unutturmak için artık umut siyaseti yerine korku siyasetine sarıldı. Bir beka sorunundan bahsediyor ve diyor ki 'benim adaylarımı seçmezseniz siz mahvolursunuz' diye tehdit ediyor, korkutuyor ve bunun üzerinden oy toplamaya çalışıyor. Malatya son Cumhurbaşkanını duydu. Eğer bir Cumhurbaşkanına kulak verecekse her gece dinlediği sonuncuyu değil de, bir de 1'inciyi hatırlasın. Ne diyor? 'Benim naçiz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır. Ancak Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır" diye konuştu.

Görüntü Dökümü:
-------
- Katılanlar
- Kalabalıktan görüntü
- CHP'li Veli Ağbaba'nın konuşması
- CHP'li Özgür Özel'in konuşması
- Adaylarla selamlama
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Taha AYHAN / MALATYA,(DHA)

=======================

Kullandığı traktörün altında kaldı, 24 saat sonra kurtarıldı

Gaziantep'in Nizip ilçesinde, devrilen traktörün altında kalan sürücü Barış Öztürk (44), yaklaşık 24 saat sonra Orman Müdürlüğü ekipleri tarafından bulunarak kurtarıldı.
İlçeye bağlı Gökçeli Mahallesi'ndeki ormanlık alanda odun kesmek isteyen Barış Öztürk, 27 JB 004 plakalı traktörle önceki gün sabah saatlerinde tarlasına gitti. Akşam saatlerinde eve dönmek için yola çıkan Öztürk'ün kullandığı traktör, sürücüsünün direksiyon kontrolünü yitirmesi sonucu devrildi. Şarampole devrilen traktörün altında kalan Öztürk'ü yaklaşık 24 saat sonra Orman Müdürlüğü'ne bağlı ekipler buldu. İhbar üzerine olay yerine gelen jandarma ve sağlık ekipleri tarafından sıkıştığı yerden kurtarılan Öztürk, Nizip Devlet Hastanesi'ne kaldırıldı. Tedaviye alınan Öztürk'ün sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

Görüntü Dökümü
-------
- Hastanedeki traktör sürücüsü ile röp.

Haber-Kamera: Metin İLİKSOY / NİZİP(Gaziantep),(DHA)

=========================

İş yerinin tapusu için tartıştığı eşini zincirle boğdu

Aydın'ın Efeler ilçesinde, boşanma aşamasında oldukları öğrenilen 1 çocuk babası Ercan Ö. (49), iddiaya göre iş yerinin tapusu için tartıştığı eşi Zeynep Ö.'yü (45) zincirle boğarak öldürdü. Daha sonra sağlık ekiplerini arayan Ercan Ö., yardım istedi.
Olay, dün saat 18.00 sıralarında Efeler Mahallesi 2. Sanayi Sitesi'nde cıvata satılan iş yerinde meydana geldi. Şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşanma aşamasında olduğu öğrenilen Zeynep Ö., Ercan Ö.'nün cıvata satılan iş yerine geldi. Ercan Ö., iddiaya göre iş yerini boşanma aşamasına gelmeden önce eşi Zeynep Ö.'nün üzerine yaptı. Ancak boşanma aşamasına gelindiği için iş yerini eşinden geri istedi. Zeynep Ö.'den olumsuz yanıt vermesi üzerine aralarında tartışma çıktı. Tartışmanın kısa sürede kavgaya dönüşmesiyle iddiaya göre ikili birbirine bıçakla saldırdı. İki tarafta ellerinden yaralanırken, Ercan Ö., eline aldığı zinciri Zeynep Ö.'nün boğazına dolayarak sıktı. Zincirden kurtulamayan Zeynep Ö., yere yığıldı.
Olayın ardından Ercan Ö., sağlık ekiplerini arayarak durumu bildirdi. Ekipler polise bilgi vererek olay yerine geldi. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde Zeynep Ö.'nün hayatını kaybettiği belirlendi.
Ercan Ö., gözaltına alınırken, olayda kullanılan 2 bıçak ve zincire de el konuldu. Zeynep Ö.'nün cansız bedeni ise olay yerinde yapılan incelemenin ardından Adnan Menderes Üniversitesi Uygulama ve Araştırma Hastanesi Morguna kaldırıldı. Soruşturma sürüyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
---------
Zeynep Öztürk'ün cenazesinin çıkarılışı
Olay yerinden genel ve detay görüntüler;
Zeynep Öztürk-Ercan Öztürk'ün fotosu

Haber-Kamera: Burhan CEYHAN / AYDIN,(DHA)

==========================

Öğrenci evinde çıkan yangında 5 öğrenci dumandan etkilendi

Edirne'de bir öğrenci evinde çıkan yangında, 5 öğrenci, dumandan etkilendi.
Kocasinan Mahallesi'ndeki Buluş Apartmanı'nın ikinci katında, öğrencilerin kaldığı dairede, gece yarısı sıralarında yangın çıktı. Uyandıklarında evi saran dumanı fark eden 2 öğrenci, balkona çıkarak itfaiye ekiplerini aradı. Gelen itfaiye ekipleri, öğrencileri balkondan indirdi. Ekiplerin müdahalesi sonucu yangın, söndürüldü.
Evde oturan 2 öğrenci, Edirne Sultan 1'inci Murat Devlet Hastanesi'ne götürüldü, üst katta kalan ve dumandan etkilenen 3 öğrenciye de ambulansta müdahale edildi.
Evdeki eşyaların kullanılmaz hale geldiği yangının çıkış nedeninin belirlenmesi için çalışma başlatıldı.

Görüntü Dökümü
-------
Apartmandan genel
İtfaiye ekipleri
Apartmandan detay
Yangını anlatan öğrenciler
Farklı açılardan detaylar

Haber-Kamera: Ali Can ZERAY / EDİRNE,(DHA)

=========================

Depoda çıkan yangın bina sakinlerini sokağa döktü

İZMİT'te bir apartmanın deposunda odunları tutuşması sonucu çıkan yangına müdahale etmeye çalışan apartman yöneticisi elinden hafif yaralanırken, 2 kişi de dumandan etkilendi.
Olay, İzmit Kuruçeşme Yeni Mahalle Gönül Sokak üzerindeki bir binada meydana geldi. Binanın deposunda bulunan odunlarım bilinmeyen bir sebeple yanması sonucu bina bir anda dumanla doldu. Bina içerisindeki dumanı fark eden yönetici Doğan Çetin, tüm dairelerin zillerine basarak bina sakinlerinin dışarıya çıkmasını sağladı. Bu sırada itfaiyeye de haber veren Çetin, itfaiye ekipleri gelene kadar yangına tek başına müdahale etmeye çalıştı.
Yaklaşık 10 dakika içerisinde olay yerine ulaşan itfaiye ekipleri, alevleri kısa sürede söndürdü. Sokağa dökülen bina sakinlerinden 2 çocuğun dumandan etkilenerek ambulansta tedavi edildiği öğrenilirken, alevlere tek başına müdahale etmeye çalışan Doğan Çetin de elinden hafif şekilde yaralandı.
Yangını binanın dumanla dolmasından anladıklarını söyleyen apartman yöneticisi Doğan Çetin, "Bir baktık ki odunluklarda yangın çıkmış. Bilmiyoruz kimin yaptığını, çocuklardan olduğunu tahmin edebiliyoruz. Ben yukarıdan aşağıya indim. Herkesin ziline bastım. Sonra nereden yanıyor diye bakayım dedim. Bir baktım odunluklar tarafında yanma var. Müdahale etmeye çalıştım. Yangından etkilenen benimle beraber 3-4 kişi falan var. O kadar fazla etkilenen yok. Komşuları dışarı çıkarttık" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Yangın çıkan binanın görüntüsü
-İtfaiyenin çalışmaları
-Sokağa çıkan vatandaşlar
-Dumandan etkilenen çocuk
-Alevlere müdahale eden yönetici Doğan Çetin ile röp.
-Detay

Haber-Kamera: Dinçer AKBİR - Alişan KOYUNCU / İZMİT(Kocaeli),(DHA)

=========================

Tekirdağ'da aynı gece 2 ev yandı, ev sahibi iş makinesiyle evini yıktırdı

Tekirdağ'ın Malkara ilçesinde, gece iki evde yangın çıktı. Kimsenin yaralanmadığı olayda evler kullanılamaz hale geldi. Evi yanan ev sahibi Ahmet Bayırlı, olay yerine çağırdığı iş makinesiyle evini yıktırdı.
Malkara'da ilk yangın Pirinçeşme Mahallesi'nde Ahmet Bayırlı'ya (60) ait evde, şiddetli rüzgar nedeniyle kopan elektrik kablosunun düşmesi sonucu çıktı. Çevredekiler, evden çıkan dumanı görüp ilk müdahaleyi yaparak, ardından durumu Malkara Belediyesi itfaiye ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını kontrol altına alarak söndürdü. Yangında ev kullanılmaz hale gelirken ev sahibi Ahmet Bayırlı yanan evi çağırılan iş makinesiyle yıktırdı.
Rüzgardan dolayı kopan elektrik kablosunun evin üzerine düşerek şase yapması sonucu yangın çıktığını belirten Ahmet Bayırlı, "Ev kullanılmaz hale geldi. Zaten biz bu evde oturmuyoruz. Öyle fazlalık eşyalarımızı koyduğumuz bir evdi. Allah'a şükür yangın başka bir eve sıçramadan söndürüldü. Yangın sonrası ev kullanılmaz hale gelince bizde çağırdığımız iş makinesiyle evi komple yıktırdık. Çok şükür kimseye bir şey olmadı" dedi.
Malkara'da ikinci yangın ise Kozyörük Mahallesi'nde Mehmet Kurt'a (47) ait tek katlı evde henüz belirlenemeyen nedenle çıktı. Evden çıkan dumanı görerek ilk müdahaleyi yapan çevredekiler, durumu itfaiyeye bildirdi. Olay yerine gelen itfaiye ekipleri yangını kontrol altına alarak söndürdü. Yangında ev kullanılmaz hale gelirken, itfaiye ekipleri yangınların çıkış nedenini araştırıyor.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Her iki yangından detay
-İtfaiye ekiplerinin yangınlara müdahale
-Yangın söndürme çalışmaları
-Ev sahibi Ahmet Bayırlı'nın olayı anlatması
-Düşen elektrik kablolaları
-Detaylar

Haber-Kamera: Murat YAYIN / MALKARA(Tekirdağ),(DHA)

Evini ateşe verdi, 4 kişi dumandan etkilendi

Çorum'da, psikolojik sorunları olduğu öne sürülen Sefa T., oturduğu evin oturma odasını ateşe verdi. Alevler kısa sürede tüm evi sararken, itfaiyenin müdahalesi ile yangın söndürüldü. 1'i sağlık görevlisi, 4 kişi dumandan etkilendi.
Dün öğle saatlerinde Akkent Mahallesi 8'inci Cadde üzerindeki 5 katlı apartmanın 2'nci katında yangın çıktı. Psikolojik sorunları olduğu öne sürülen Sefa T., evin oturma odasını ateşe verdi. Sefa T. evden kaçarken, büyüyen alevler, evi sardı. Yangını fark eden apartman sakinlerinin ihbarı üzerine olay yerine itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. İtfaiyenin müdahalesi ile yangın söndürülürken, dumandan etkilenen Sevim T. ile komşuları Satı E. ve Kadriye E. ile bir sağlık görevlisi, Hitit Üniversitesi Erol Olçok Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Sefa T. ise polis tarafından gözaltına alındı. Yangınla ilgili soruşturma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Binadan görüntü
-Mahalle sakini Röp.
-Mahalle Muhtarı Röp
-Evi Yanan Yetiş D., Röp.
-İtfaiye ,polis ve olay yeri inceleme
-Detaylar

Haber-Kamera: Yusuf ÇINAR / ÇORUM,(DHA)

=======================

2 çocuk babası inşaat işçisi 5 katlı binadan ölüme atladı

Adıyaman'ın Besni ilçesinde, inşaat işçisi 2 çocuk babası Yusuf S. (28), 5 katlı binanın terasından atlayarak yaşamına son verdi.
Olay, dün öğle saatlerinde Yeni Besni Mahallesi'nde meydana geldi. Evli ve 2 çocuk babası Yusuf S., iddiaya göre henüz bilinmeyen nedenle 5 katlı binanın terasına çıkarak kendini attı. Beton zemine düşen Yusuf S.'yi görenler durumu sağlık ve polis ekiplerine bildirdi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri yaptıkları kontrollerde Yusuf S.'nin hayatını kaybettiğini belirledi.
Polisin olay yerindeki incelemesinin ardından Yusuf S.'nin cansız bedeni, otopsi için morga götürüldü. Acı haberi alıp, olay yerine gelen ailesi ve yakınları sinir krizi geçirdi.
Polis, intiharla ilgili soruşturma başlattı.

Görüntü Dökümü
-------
- Olay yeri
- Yusuf Sağır'ın cansız bedeni
- Polisin güvenlik şeridi çekmesi
- Olay yeri inceleme
- Ailesinin olay yerine gelmesi
- Yakınlarının ağıtları
- İntihar eden Yusuf Sağır'ın cenaze aracına konulması
- Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mustafa ÖNDOĞAN / ADIYAMAN,(DHA)

=============================

Hafif ticari araç, tünel üstünden aşağı uçtu: 3 yaralı

Kocaeli'nin Derince ilçesinde, iddiaya göre önüne çıkan cipe çarpmamak için sürücüsünün manevra yaptığı hafif ticari araç, tünel üzerinden aşağı uçtu, 3 kişi yaralandı.
Kaza, dün gece saatlerinde D-100 yolu Deniz Mahallesi Derince Tüneli üzerindeki Hürriyet Caddesi üzerinde meydana geldi. İzmit istikametine giden Mohammad Alsırrı (28) yönetimindeki 41 BA 546 plakalı hafif ticari araç, iddiaya göre aniden önüne çıkan Ümit Esgin yönetimindeki 41 B 3269 plakalı cipe çarpmamak için direksiyon kırdı. Bu sırada sürücüsünün kontrolden çıkan hafif ticari araç, önüne çıkan cipe çarptıktan sonra tünel üzerindeki bariyerleri aşarak yaklaşık 10 metrelik yükseklikten D-100 yolu Ankara istikametine düştü.
Kazayı görenlerin haber vermesi üzerine bölgeye polis, itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Hafif ticari aracın sürücüsü Mohammad Alsırrı ve arka koltuktaki Enes Canlı (28) araçtan kendi imkanlarıyla çıkarken, olay yerine gelen itfaiye ekipleri araçta sıkışan Rüştiye Atılır'ı (20) bulunduğu yerden çıkararak sağlık ekiplerine teslim etti. Yaralılar ambulanslarla çevredeki hastanelere kaldırıldı. Polis ekipleri, cipin sürücüsü Ümit Esgin'i ifadesini almak üzere polis merkezine götürdü.
Kaza sırasında kırılan demir korkuluk, D-100 yolu üzerinde asılı kaldı. Olay yerine çağırılan iş makinesi yardımı ile korkuluk bulunduğu yerden alınırken, iş makinesinin çalışması sırasında D-100 yolu Ankara istikameti kısa süreliğine trafiğe kapatıldı. Polis olayla ilgili soruşturma başlattı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
-Aşağı uçan aracın görüntüsü
-Aracın uçtuğu yerden görüntü
-Tünel üzerinde polisin önlem alması
-Tünel üzerindeki cipin görüntüsü
-Kırılan demir korkuluğun görüntüsü
-Demir korkuluğun bulunduğu yerden kaldırılması
-Detay

Haber-Kamera: Dinçer AKBİR / DERİNCE(Kocaeli),(DHA)

========================

Kahramanmaraş'ta uyuşturucu uygulamasında 33 gözaltı

KAHRAMANMARAŞ'ta jandarmanın yaptığı uygulamada, 17'si uyuşturucu ticareti yapmak suçlamasıyla, toplam 33 kişi yakalandı.
İl Jandarma Komutanlığı, Pazarcık, Türkoğlu ve Dulkadiroğlu ilçelerinde uyuşturucu uygulaması yaptı. 217 askerin katılımıyla gerçekleştirilen uygulamada, oluşturulan kontrol noktalarında durdurulan araçlarda arama yapıldı.
Gaziantep-Kahramanmaraş karayolunun Narlı mevkiindeki uygulama noktasındaki uygulamada narkotik köpeği Atos ile bomba arama köpeği Aşil de kullanıldı. Atos, araçların koltuk, bagaj, motor bölümü gibi yerlerine saklanmış uyuşturucuları anında buldu. 4 saatlik uygulamada eroin, metamfetamin, esrar, bonzai gibi uyuşturucu madde ile yakalanan 17 kişi, kaçak sigara ile yakalanan 2 kişi, tarihi eserlerle yakalanan 3 kişi ile çeşitli suçlardan aranan 11 kişi gözaltına alındı. Şüpheliler, sorgulanmak üzere İl Jandarma Komutanlığı'na götürüldü.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:
-------------------------------
Atos ve Aşil'in araçta arama yapması
Uyuşturucu ve kaçak sigaralardan görüntü
Gözaltına alınanların araçlara bindirilmesi
Genel ve detaylar

Haber-Kamera: Ömer KOÇ / KAHRAMANMARAŞ,(DHA)

=======================

Evinde ölü bulunan kadının katili 14 yıl sonra yakalandı

ANTALYA'nın Kepez ilçesinde, evinde bıçaklanarak öldürülen Filiz Gökkurt'un (26), katil zanlısı D.K., 14 yıl sonra yakalanarak tutuklandı.
İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesi Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Kepez ilçesi Yenidoğan Mahallesi Menzil Sitesi'nde oturan bir çocuk annesi Filiz Gökkurt'un, 16 Mart 2005 tarihinde evinde bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında, olayın şüphelisi olabileceği değerlendirilen D.K. gözaltına alındı. Emniyet Müdürlüğü'ndeki sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen D.K., çı

Mynet Youtube


En Çok Aranan Haberler